En Sıcak Konular

Kapıdan kovduk “Kuzey”den geliyorlar!

0 0 0000 00:00 tsi
Kapıdan kovduk “Kuzey”den geliyorlar! Karineler ABD’nin Kuzey Irak’a yerleşme yolları aradığını gösteriyor. Bu adımın işaretleri puzzle severler için net. Ancak Ankara ve Tahran bu işten pek memnun değil. İşte nedenleri ve duyumlarıyla Kuzey operasyonu.

Amerika Irak’tan bir an önce kopmaktan çok tutunmanın makul yolunu arıyor. Şartlar zorlamasa Irak’tan çekilmek gibi bir isteği yok. Sıkışıklığın nedeni “tutunacak” yol bulunmadığından kaynaklanıyor. Ancak o zaman “çekilme” fikri dillendiriliyor. Bu arayış içinde bulunan en ehven-i şer ve yeni opsiyon, ABD’nin Kuzey Irak’ta “küçülerek” konuşlanması.

Bu formulasyon Washington tarafından resmi olarak onanmadı ve pratiğe yönelik bir uygulama da yok. Ancak Irak’ın tümünde bugüne değin olduğu gibi Amerika’nın varlığını sürdürmesi mümkün değil. Esasen sürdürse ve hatta hali hazırdaki 140 bin askerinin sayısını 200 bine çıkarsa da anlamlı bir çözüme ulaşması mümkün değil.

Irak’taki direnişçiler de bunun farkında ve zaman sınırı koymadan standart eylemlerini günlük olarak uygulamayı sürdürüyorlar. Rakam 200 bine çıksa da bu programın aksaması için bir neden yok.

Kuzey Irak’ta konuşlanacak Amerikan askerleri ve üslerinin yaratılması fikrine gelince. Amerikan resmi söylemi ve gerekçeleri uzun zaman önce çöpe atıldığından, artık ABD’nin bu ülkedeki varlığını şu temellere bağlayabiliriz. Petrol, Kuzey Irak’taki Kürt varlığının korunması, İsrail’i korumak ve Irak üzerinden bir güç dalgasının İran’ı da arkalayarak Tel Aviv’e yüklenmesini önlemek.

Bu üç amaç için Irak’ın bütününü kontrol etmeye ve her gün asker kaybetmeye gerek bulunmuyor artık. Petrol, Kerkük üzerinden rahatlıkla kontrol edilir, zaten Amerika’nın “un-touchable” ilan ettiği ve daha birkaç ay öncesinden Amerikan güçlerini kuzeye davet eden Kürtlerin korunması sürdürülebilir, bu halde fiilen zaten iç savaşa sürüklenmiş ve üçe bölünmek yolunda hızla ilerleyen Irak parçalanarak İsrail’in iyice rahat nefes alması sağlanabilir.

Ek olarak; asker sayısı küçültülerek Amerikan kamuoyu rahatlatılır, günlüğü milyonlarca dolara gelen giderler azaltılır, İran-Suriye ve yine Irak’a yönelik cephe ve üsler açık tutulur ve hava gücü sağlanır. Dahası İran geri kalan bölgeye konsantre olacağından gerçek sorunlarla biraz da o uğraşmaya başlar ve İran açısından önemini kaybetmese de Kuzey Irak tali bir sorun haline dönüşür.

Peki, bu avantajlara göre ABD’nin bu eyleme bakışı nasıl? Başta da söylediğimiz gibi resmi bir uygulama veya açıklama yok. Ancak karineler çok. Birincisi Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in görevden ayrıldıktan sonra basına sızan notları, Amerikan güçleri için önerdiği yeni uygulamaların bu çerçeveye oturması. Adı konulmasa da, önerilenler projeye oturuyor.

İkinci ve daha önemli delil ise yeni Savunma Bakanı Gates’in komisyonda söylediği, “ABD Irak’tan çekilirse Türkiye sessiz kalmaz” yaklaşımı. Bunu açtığınızda ortaya şu çıkıyor ki, Amerikan güçlerinin çekilmesi durumunda Türkiye ne yapar? Bağdat’ı işgal etmeyeceğine göre, baştan beri söylediği haklı gerekçelere dayanarak Kuzey Irak’a girer.

Savunma Bakanı ve diğer Amerikalı yetkililerin en korktuğu da bu zaten. Bu halde zımni ABD yenilgisi aleni hal alır. PKK kımıldayamaz hale gelir, bölgedeki Kürt oluşumlar ve bir devlet yönünde atılan adımlar kesilir, petrol istikrarsız hale gelir, tüm bölge-Kuzey Irak’a yaptığı onca yatırımdan sonra-İsrail için yeniden tehtid alanı haline dönüşür.

Bizim açımızdan ise en büyük delil, Başbakan Erdoğan’ın İran yolculuğunun ertesinde fazla kaygılanıyor havası vermemeye çalışarak “Amerikan güçlerinin Kuzey’e gelmesine gerek yok” minvalli açıklaması. Bu gerçekten de önemli. Zira Türkiye’nin bu durumdan şüphelendiğini, rahatsız olduğunu ve hatta bunun üzerine olası önlemleri almaya hazırlandığını gösteriyor. Ankara bu eğilimin farkında olduğunun işaretini veriyor ve muhtemelen Tahran görüşmelerinin kapalı kısmında dile getirilmiş olması da yüksek ihtimal. Ve elbette bu durumdan rahatsız. Çünkü bu 3 Mart tezkeresinin ret gerekçesi olarak söylenen birçok şeyin “kapıdan almadınız bacadan geldik” versiyonu.

Kuzey Irak’ta Amerika varlığı analizinin ilk aşaması bu. İkinci aşama ise bu durumun gerçekleşmesi halinde neler olacağı ve Türkiye’nin ne yapacağı. iyibilgi, Ortadoğu’yu okumaya devam edecek.



Bu haber 228 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    5,355 µs