Türkiye onunla o Türkiye ile gururlu

13 Ağustos 2008 09:58 tsi
Abi asıl ben ülkemle gurur duyuyorum... Türk olmakla gurur duyuyorum... Ama mahcubum, özür diliyorum.Altın madalya almalıydım... Türkiye'me altın yakışır"

Yavuz Donat'ın köşe yazısından kesitler

Madalyalı kızımız Sibel Özkan'a "Çin medyasının gösterdiği ilgiyi" nasıl anlatsak bilemiyoruz.
Bir gazete "geleceğin yıldızı" diyor.
Diğeri "mutluluk fotoğrafını" öne çıkarıyor.
China Daily "Çin'in büyük gazetesi."
"Arka kapağın üçte birini" Sibel'e ayırıyor.

Pekin'de madalya alan "madalyayı hiç boynundan çıkarmıyor."
Pazartesi akşamı büyükelçimiz Oktay Özüye "kafilemize" bir resepsiyon verdi.
Pekin'deki "Türk spor medyası"da davetliydi.
"Teknik ekip" de.
Tabii "Sibel'imiz" de.
"Madalyan nerede" diye sorduk.
Utandı, yüzü kızardı.
Başını önüne eğdi.
"Çantamda abi" dedi.

"Çıkar çantandan" dedik.
Çıkardı ama "boynuna asmadı."
Birlikte resim çektirdik.
Madalyasını yine çantasına koydu.

Sibel, Türkiye seninle gurur duyuyor.
Duygulandı, gözleri sulandı.
- Abi asıl ben ülkemle gurur duyuyorum... Türk olmakla gurur duyuyorum... Ama mahcubum, özür diliyorum.
- O da ne demek Sibel?
- Abi altın madalya almalıydım... Türkiye'me altın yakışır.
****************************************
Çocuk Esirgeme Kurumu
Malatya'da "sözleşmeli bir temizlik görevlisi" korunmaya muhtaç bir kızımıza eziyet etti.
Malatya'nın da imajı bozuldu "korunmaya muhtaç kızı emanet ettiğimiz kurumun" da.
Ama bugün aynı Malatya'da, aynı kurumda pek çok korunmaya muhtaç kızımız "kendi evinde gibi."
"Sıcak bir aile ortamında" yaşıyor.
Ve "işin bu yönünden" kimsenin haberi olmuyor.

Çocuk Esirgeme Kurumu "Sibel Özkan olayını" çok iyi değerlendirmeli.
Parçalanmış bir aile.
Ayrılmış bir anne baba.
Daha da ötesi "anne hayatta değil."
Kız "senelerdir babası ile görüşmüyor."
"Çocuk Esirgeme Kurumu'nda" kalıyor.
O kurum ki...
Sibel'e annelik, babalık etmiş.
Her imkânı sağlamış.
Ve "6 yaşında Çocuk Esirgeme Kurumu'na sığınan" o güzel kız, Pekin'e kadar gitmiş.
Madalya almış.
Çocuk Esirgeme Kurumu "ne kadar öğünse yeridir."
******************************************
Seyirci faktörü
Türkiye "nire", Pekin "nire?"
Sağdan say, soldan say "belirli sayıda Türk."
Bir Çinli sporcu yarışıyor "alkış tufanı" oluyor.
Bir Amerikalı yarışıyor "alkış dinmek bilmiyor."
Ama bir Türk yarışınca...
Alkış "cılız mı cılız."

"Eski Spor Bakanı", şimdinin Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'le "seyirci faktörünü" konuşuyorduk.
Sibel Özkan "doğru, çok doğru" diye araya girdi.
Mehmet Ali Şahin:
- Avrupa'da Türk çok... 2012, Londra Olimpiyatları'nda hayli Türk seyirci olacak... Sibel sen hiç merak etme... Orada çok alkışlanacaksın.
Sibel Özkan:
- Efendim, tribünlerden gelen sesler sporcu üzerinde öyle etki yapıyor ki anlatamam... Bu sese, bu desteğe çok ihtiyacımız var.

"Sibel" dedik:
- Madalyayı aldıktan sonra ne yaptın?.. Heyecanlıydın... Rahat uyuyabildin mi?
Güldü:
- Hem de nasıl?.. Mışıl mışıl... Öyle rahat uyudum ki... Ah keşke altın madalya alıp, daha da rahat uyusaydım.

(Sabah)

Bu haber 505 defa okundu.