Umutların kırıldığı anda dirilmenin coşkusu

22 Haziran 2008 16:43 tsi
"Türkler, Kürtler, laikler, dindarlar, Aleviler, Sünniler, Tuzla’daki işçiler, başörtülüler, başı açıklar, savcılar, sağcılar, solcular, kaç kişi olursak olalım, bir arada sevinelim. Büyük ve güzel ülkemiz son dakikada dirilmenin coşkusunu yaşasın

Tarık Tufan/Bugün

Diriliş; umutlar kırıldığı anda

Türk milli futbol takımı Avrupa şampiyonası boyunca attığı son dakika golleriyle hayat buluyor. Tam da ölümün eşiğine gelmişken yeniden dirilmenin coşkusu sarıyor büyük ülkemizin her bir yanını.

Mesela Şam’da, Kahire’de, Beyrut’ta maçımızı anlatan bir Arap spiker kendinden geçiyor. Dualarla, çığlıklarla, haykırarak sevincimize ortak oluyor. Bir zamanların başkentinden yola çıkıp da Avrupa’ya kafa tutan çocukları sanki arkadan itiyor coşkulu bağırışlarıyla. Simon Kuper “futbol asla sadece futbol değildir” diyor. Haklı bana kalırsa da. Büyük ve güzel ülkemizde insanlar hilal ve yıldızı giyiyorlar üzerlerine.

Bosna’da, Üsküp’te, Kosova’da milli takım formaları yok satmış. Başkentimizden Viyana’ya gelen çocuklar Hırvatlar’la karşılaşacaklar çünkü. Onlar için de bir hesaplaşma anı bu. Hırvat gazeteler Viyana kuşatmasında Osmanlı’ya karşı savaşan Hırvat askerleri anlatıyorlar. “Osmanlılara geçit yok” türünden sloganlarla motive ediyorlar futbolcularını. Tarih peşimizi bırakmıyor.

Büyük ve güzel ülkemizin bütün şehirlerinde tarihi coşkular, anılar, nefretler, dostluklar, her ne varsa yakamıza yapışıyor ve birden dar sokaklardan geçip oralara, yaşanmışlıklara gidiyoruz. Milli takımımız Hırvatlar’la oynuyor. Kaleler kuşatılıyor, Viyana’ya gidiyoruz, Balkan savaşları patlak veriyor, göçler başlıyor, sancak şehirlerden şehirlere taşınıyor, umutluyuz, acılıyız, tarihin içinde yüzüp duruyoruz.

Arap spiker yine heyecanlı. Dilinde dualar. Bosna meydanlarında binlerce insan. Azeriler bayraklarını hazırlamışlar. Son dakikaya girerken Hırvatlar gol atıyor. Şehirlerimize hüzün doluyor. Arap spiker sessiz. Bosna’da, Kosova’da, Üsküp’de matem havası var. Hilal ve yıldız suskun. Büyük ve güzel ülkemizin diğer şehirleri hüzne bulanmışsa, İstanbul da hüzne bulanmıştır elbette. Ya da tam tersi.

Ne olduysa tam o esnada oldu ve hakem maçı bitirmek için düdüğü ağzına götürdüğünde bizimkilerden genç bir çocuk Allah’ına sığınıp topa vurdu. Futbol asla sadece futbol değildir. Bosnalı yüzbaşının internet sitesine bozuk bir Türkçe’yle yazdığı kazanma dileği gerçekleşti işte. İstanbul’dan gelen çocuklar, Travnik yakınlarında Hırvatlar’ın öldürdüğü seksen Boşnak gencinin intikamını aldılar ona göre. Arap spiker dua ediyor. Biz sevinelim. Türkler, Kürtler, laikler, dindarlar, Aleviler, Sünniler, Tuzla’daki işçiler, başörtülüler, başı açıklar, savcılar, sağcılar, solcular, kaç kişi olursak olalım, bir arada sevinelim. Büyük ve güzel ülkemiz son dakikada dirilmenin coşkusunu yaşasın bir kez daha. Umutların kırıldığı anda dirilmenin coşkusunu...

Bu haber 461 defa okundu.