Avrupa, Türkiye için birbirine girdi!

0 0 0000 00:00 tsi
AB ile ilişkilerde gelinen nokta ve Fransa’nın sözde Ermeni soykırımı tasarısını oylayacak olması Avrupa’nın gündemine Türkiye’yi oturttu. Tartışma giderek büyüyor. Kimisi “Türkiye’ye ihtiyacımız var” derken, kimi Türkiye’den umudunu kesmiş!

Avrupa Türkiye’yi tartışıyor. Fransa’nın anlamsız tutumu Türkiye’yi Avrupa’nın gündemine oturttu. Soru şu: Şimdi ne olacak? Tartışmaya birçok kişi katılıyor. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu söylerken, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso “Türkiye'den beklediğimiz sinyaller gelmeyebilir” diyor. Fransa ise ne yapılması gerektiği hususunda ikiye bölünmüş durumda. FT’ye de “Avrupa, Türkiye'nin istenmediğini anlatmaya çalışıyor” diyerek konuya farklı bir yorum getirdi.

Steinmeier: Türkiye'ye ihtiyacımız var

Steinmeier, Bild gazetesine verdiği demeçte, bazı kişilerin Türkiye'nin AB ile yürütülen müzakere görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanacağından söz edip durduklarını, bunun da Türkiye'de AB'ye duyulan ilginin azalmasına yol açtığını belirtti.

AB'ye duyulan ilginin azalmasının da Türkiye ile yürütülen üyelik müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olabileceğini ifade eden Steinmeier, "Bazı kişiler Türkiye'yi bu konuda cesaretlendirmek yerine, müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanacağını söyleyip duruyorlar. Bu nedenle Türkiye'nin şu soruyu sormasını anlayabiliyorum: 'Bizi gerçekten istiyor musunuz?' Bizim açık bir şekilde 'evet' cevabı vermemiz gerekiyor. Türkiye'ye ihtiyacımız var. İslamiyet'e karşı bir ileri karakol olarak değil, Avrupa'yla Orta Doğu arasında bir köprü olarak" dedi.

Barroso: Türkiye'den beklediğimiz sinyaller gelmeyebilir

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ise bugün Berlin’de Almanya Başbakanı Angela Merkel ile birlikte kabine toplantısına katıldı. Barroso, "Frankfurter Allgemeine Zeitung" gazetesine verdiği demeçte, Türkiye’nin Ankara Protokolünden kaynaklanan sorumluluklarını henüz yerine getirmemiş olmasından endişe duyduğunu söyledi.

Barroso, "AB, 2005 yılının eylül ayında, üyelik müzakerelerinde gelişme sağlanmasının, Türkiye’nin Ankara Protokolündeki sorumluluklarını yerine getirmesine bağlı olduğunu belirtmiştir. Bu konuda Türkiye’den beklediğimiz sinyallerin gelmemesinden endişeliyim" şeklinde konuştu.

Türkiye’nin AB üyeliğinin "hassas" bir konu olduğunu belirten Barroso, "Ancak tüm üye ülkelerin oy birliğiyle aldığı karar gayet açıktır: Biz üyelik konusunda müzakere yapıyoruz" dedi.

Fransa ikiye bölündü

Bu arada Fransa'da "Ermeni soykırım"ı inkarını suç sayan yasa tasarısının Fransız Ulusal Meclis'i böldüğü bildirildi. Liberation gazetesi, tasarının Meclis'te ele alınmasından bir gün önce parti grupların tasarıya ilişkin tutumlarını değerlendirdi. Meclisin bu konuda bölündüğü kanısına varan gazete, sosyalist tasarının hem Sosyalist Parti'de hem de iktidardaki Halkçı Hareket Birliği'nde (UMP) yarattığı görüş ayrılıklara ve rahatsızlığa dikkat çekti.

Bu çerçevede, cumhurbaşkanlığı seçiminde en gözde aday sosyalist Segolene Royal'ın yakınlığı ile bilinen milletvekili Jean-Marc Ayrault'un "Binlerce sanayi işçisi işini kaybederken sadece 1915 yılındaki Ermeni soykırımı konuşuluyor" tepkisini yansıtan gazete, Sosyalist Parti'nin önde gelen üyelerinden Jack Lang, Arnaud Montebourg ve Dominique Strauss-Kahn'ın tasarıya itiraz ettiklerini kaydetti.
     
UMP'nin tasarı konusunda hiç de hevesli olmadığına işaret eden gazete, UMP grup başkanı Bernard Accoyer'in yönetimi eleştirdiğini ve grubun çoğu gibi oylamaya katılmayacağını yazan gazete, buna karşın UMP'de tasarıyı destekleyen milletvekillerinin de bulunduğunu, bu grubun 40-80 milletvekilinden oluşabileceğini yazdı.

Liberation, 2007 seçimleri nedeniyle milletvekillerinin Fransa'daki 500 bin kişilik Ermeni toplumunu göz ardı etmenin kolay olmadığını belirtirken de UMP milletvekili Eric Woerth'in "Bu metin bir tuzaktır. Karşı oy kullanmak Ermeni topluma olumsuz bir işaret göstermek olurdu” sözlerine dikkat çekti.
     
Fransa Dışişleri Bakanlığı ise son iki gün içinde yaptığı açıklamalarda, yasa teklifine karşı olduğunu bildiriyor. Sosyalist Partinin sunduğu yasa teklifi, ilk olarak mayıs ayında genel kurulda tartışılmış, teklife karşı çıkan Meclis Başkanı Jean-Louis Debre, "zaman kalmadığı" gerekçesiyle oylamaya geçmeden oturumu kapatmıştı. Yarınki oylamada kabul edilmesi beklenen teklifin yasalaşması için, senatonun da onayı gerekiyor. Siyasi gözlemciler, teklife karşı çıkan hükümetin, teklifi senato gündemine uzun süre götürmeyeceğini düşünüyor.

FT: Avrupa, Türkiye'nin istenmediğini anlatmak için çalışıyor

Financial Times'da yayımlanan bir makalede de ''Avrupa, Türkiye'nin artık AB'de istenmediğini anlatmak için elinden geleni yapıyor'' değerlendirmesi yapılmıştı. Makale yazarı ayrıca, Türkiye-AB ilişkilerinin 'Fransa'nın yaşlı devlet başkanı'nı aşacağını da yazmıştı.

iyibilgi haber merkezi

Bu haber 285 defa okundu.