En Sıcak Konular

Akustik müdahale

0 0 0000 00:00 tsi


Milliyet yazarı Hasan Bulur nihayet aklı başında ve gayet önemli bir açıklama yaptı:
Yeni Şafak'tan Mehmet Gündem ile konuşan Pulur, 28 Şubat (1997) dönemi hakkında şöyle diyor:
"Gazetecileri alıp orduları tanıtma amacıyla kışlalara götürdüler. Kışlada yatırdılar gazetecileri ve geceleyin korksunlar diye de dışarıdaki nöbetçilere havaya ateş emri verdiler. Bunları bana (dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral) Çevik Bir anlatmıştı."
Ama durun, bu anekdot bana başka bir 'korkutma' olayını hatırlattı.
Bundan bir süre önce emekli korgeneral Altay Tokat, Aktüel dergisinden Semih Gümüşel'e verdiği ve medyada geniş yankı uyandıran bir röportajda, "Benim zamanımda, ben de biriki kritik noktaya bomba attırdım. Benim meselem mesaj vermekti. Batıdan gelen memurlar, hakimler işin ciddiyetini anlamıyor. İşi basite almaya çalıştılar, rast gele dolaşıyorlar. Oraya buraya gidiyorlar. Hizaya gelsinler diye evlerine yakın iki yere attırdım" dememiş miydi?
Altay daha sonra bunların ses bombası olduğunu da açıklamıştı.
Türkiye'de sık sık Silahlı Kuvvetler'in 'halkın gözbebeği' olduğu söylenir. "O bizim gözbebeğimizdir" diye açıklamalar yapılır. Ayrıca 'en güvenilir kurum' anketlerinde de, gayet yüksek bir oranla Silahlı Kuvvetler çıkar.
Doğrudur bu anketler.
Çünkü TSK sadece şu Ortadoğu ortamında ülkenin güvenliğini sağlamakla kalmaz... Aynı zamanda 'kurumsal süreklilik' de gösterir. Yani sık sık yalpalamaz; çizgisi, siyaseti, topluma ve dünyaya bakış açısı uzun süre aynı kalır.
Ancak yukarıya aldığımız olaylar, TSK'nin sadece halkın gözbebeğine değil, kulak zarına da hitap ettiğini gösteriyor. Acaba geçenlerdeki konuşmasında, "Demokratik değerlere ve demokratik hakların kullanılmasına hiç kimse karşı değildir ve olamaz da" diyen Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, bu akustik müdahaleler hakkında ne düşünüyor?
Not: Halkımız 'kakofoni' (ses düzensizliği) kelimesini merak edip Türk Dil Kurumu internet sitesine girmiş. 'Akustik'i de merak edenler zahmet etmesin, 'sesin yankılanması', 'yankıbilim' demek.



Bu haber 268 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,286 µs