En Sıcak Konular

Kuzu kılığında kurt: Tohumlarımız kime emanet?

0 0 0000 00:00 tsi
Kuzu kılığında kurt: Tohumlarımız kime emanet? TBMM'de Tohumculuk Yasa Tasarısı görüşmeleri bugün devam edecek. Yasa tasarısına göre, Türk tohumculuğu TÜRKTED'e emanet edilecek. %80-90 yerli şirketlerden oluştuğu söylenen dernekte uluslararası tohum ve GDO devleri de var!

GDO'ya Hayır Platformu'nun kamuoyuna yaptığı açıklamada TÜRKTED'in yapısı ve yabancı ortakların uluslararası "marifetleri" yer alıyor:

Tarım Köyişleri Bakanlığı, Tohumculuk Yasa Tasarısı hazırlık aşamasında çeşitli kurum ve kuruluşlara katkı ve öneriler için bilgi başvurusunda bulundu. Ege Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü ile Tarla Bitkileri Bölümü de tasarıya katkı verdiler. Fakat, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semih Erkan, tasarının son halinde önemli derecede değişimler ve ayrıcalıklar olduğunu  gözlemlediklerini belirtmiştir. Prof. Erkan'a göre yeni tasarıda, kamu kurumlarını, üreticileri, biyolojik çeşitliliği ve ülke ekolojisini olumsuz yönde etkileyebilecek maddeler bulunurken; özel sektörü, GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizma)'lu üretim materyalini ve bazı şahısları ya da şirketleri kayırabilen nitelikte konular da yer almaktadır.

Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği nedir, kimlerden oluşmuştur?

1986 yılında kurulan ve kısa adı TÜRKTED olarak geçen dernek, tohum yetiştiriciliği, ıslahı, depolama, paketleme, sertifikasyon, ithalat ve ihracatı yapan 77 üye şirkete sahiptir. (http://www.turkted.org.tr/ sitesi "üyeler" )

Bu şirketler ağırlıklı olarak ayçiçeği, tahıllar, çim, çiçek, kolza, mısır, pamuk, patates, sebze, silajlık ve yemlik bitkiler, sorgum, soya, sudan otu, pancar ve yonca tohumlarının üretim, ihracat ve ithalatını yapmaktadırlar.

Türkiye'nin yıllık 20 milyon dolar olan tohum ihracatına karşılık 80 milyon dolara varan tohum ithalatında büyük payı olan TÜRKTED, üyelerinin  % 80-90'ının Türk şirketlerinden oluştuğunu gururla söylemektedir.

TÜRKTED içinde %10-20 gibi azınlıkta kalan (!) uluslararası tarım ilacı ve tohum şirketleri ise bugün dünya üzerinde 100 milyar dolarlık tohum ticaretinin başında bulunmaktadırlar. Bunların büyük çoğunluğu aynı zamanda Terminatör genlerinin mucitleri, transgenik bitkilerin dünya üzerindeki üretimlerini 90 milyon hektarlara çıkarmış olan GDO'lu tohum tüccarlarıdır.

Tohumculuk Yasa Tasarısı nasıl hazırlandı?

TÜRKTED yönetim kurulu başkanı Dr. Mete Kömeağaç, Tohumculuk Yasa Tasarısının hazırlanış aşamasını şöyle anlatmaktadır;

"Yeni Taslak ile sektörün yeniden yapılandırılarak tohumculuk sanayinin geliştirilmesi ve özel sektör ağırlıklı bir yapı oluşturulması hedeflenmiş bulunmaktadır. Bu hedeflere ulaşabilmek için AB'nin tohumculukta en çok gelişmiş iki ülkesi olan Hollanda ve Fransa'daki tohumculuk sektörünün işleyişi Bakanlık ve TÜRKTED (Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği) tarafından incelenmiş ve yeniden yapılandırmada Fransa'da Tohum ve Fide Birliği (GNİS) ve Hollanda'da Tohum Denetim Vakfı (NAK) modellerinden esinlenerek Türkiye Tohumcular Birliği oluşturulması kararlaştırılmıştır. (http://www.turkted.org.tr/ sitesi"Haberler"bölümü )

Görüldüğü üzere bu tasarıda ana çalışmayı  T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'ndan ziyade, tohum endüstrisi şirketlerinin yaptığı ve bunların esas amaçlarının, Türkiye Tohumcular Birliği resmi sıfatıyla tohum işini tamamıyla özel sektörün kontrolüne sokmak olduğu açıktır.

Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği'nde kimler var?

Derneğin yüzde 80-90 oranında yerli şirketlerden oluştuğu iddia edilse de, bu şirketlere detaylı bakıldığında yabancı ortaklar ve uluslararası tohum devleri de görülebiliyor. Örnek olarak, Yavuz Batur'un Anadolu Tohum Şirketler Grubu'nun ilişkiler ağı gösterilebilir.

Anadolu Tohum Şirketler Grubu'nun kendi internet sitesinde, 250 yıllık geçmişi olan Fransız Vilmorin Şirketi ile eşit paylaşımlı ortak olduğu yazılıdır.

Vimorin'in  1987 yılında  bağlı olduğu Limagrain Holding'in ABD'de yerleşik firması olan Ferry Morse Seed Co. firması ile dağıtım sözleşmesi imzalaması sonrasında bu firma daha sonra 1999 yılında yine bir ABD firması olan Harris Moran firması ile birleştirilmiş ve böylece Anadolu Tohum A.Ş. her iki markanın da Türkiye temsilcisi olmuştur. (http://www.anatoh.com )

Limagrain (ki şirket olarak TÜRKTED üyesidir) grubunun CEO'su Daniel Chéron;  "Vilmorin'le birlikte oluşturduğumuz küresel birlik, Hindistan'daki yeni büyüme potansiyelini arttırmamızı hızlandıracak; GDO'lu tarla bitkileri denemelerini de içine alan biyoteknolojik ar-ge programları için fırsatlar yaratacaktır"  demiştir. Yani görüleceği üzere, yayılabildikleri ve giriş imkanı buldukları her ülkede biyoteknolojiyi kullanarak GDO'lu tohumların kullanımı yönünde tüm yabancı şirketler hemen hemen aynı emelleri gütmektedirler.

Monsanto yetkilisi Phil Angel'in 1998'de New York Times'a verdiği demeçte de ilginç açıklamalara rastlıyoruz; "Monsanto'nun  biyoteknolojik gıdaların güvenilirliğini ispatlamak gibi bir yükümlülüğü olmamalıdır, zira bizim işimiz satabildiğimiz kadar ürün satmaktır. Güvenilirliği sağlamak FDA (ABD Gıda ve  İlaç Dairesi)'nın görevidir.

Dünya biyoteknolojik tohum devi Monsanto'nun da TÜRKTED üyesi şirketlerden biri olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Kendisiyle yapılan röportajlarda Yavuz Batur'un görüş ve yaklaşımları ilginçtir:

"Biz genleriyle oynanmış tohumlar konusunda ne durumdayız?"
— Mesela mısır; dünyada en yaygın kullanılan, transgenik mısır. Dane mısır giriyor. Bunun tamamına yakını Amerika ve Brezilya kaynaklı; herhalde yüzde doksanı transgenik. Ancak, 1960'larda suni gübreler ortaya çıkmamış olsaydı, dünya bu nüfusa varamazdı. Yarın da transgenik bitkiler olmazsa, insanoğlu kendini doyuramayacak... "
"Dünyayı bekleyen bir kuraklık konuşuluyor. Dünyada iki derecelik bir ısınma şu gün kullandığımız buğday çeşitlerinin hepsini çöpe atıyor. Bir anda biz de açlıkla karşı karşıya kalırız. Böyle ortamlarda yaşayabilecek buğdaylar yetiştirmek için foklardan, kuzeyde yaşayan balıklardan alınan dayanıklılık genleri üzerinde çalışıyorlar..."
"Bizim böyle ürünlere ihtiyacımız var mı?"
— İhtiyaç yok ama kaçınılmaz bir şekilde Türkiye'ye de, Avrupa'ya da girecek. Geçen senenin sonunda 17 mısır çeşidine Avrupa da izin verdi. (http://www.sabah.com.tr/2006/03/28/cp/gur103-20060325-101.html)

İsminde "Türk" kelimesi geçen bir diğer şirketin, Turk Deltapine'ın ilişkiler ağı da son derece karmaşık… 

Turk Deltapine, ABD'de 90 yıl önce kurulan Delta & Pine Land'in (D&PL) 13 ülkedeki şirketlerinden biriydi (2006'ya kadar). D&PL şirketi Terminatör tohumların kaşifi ve artık dünyada herkes tarafından lanetlenen bu tohumların patentini ABD Tarım Bakanlığı'ndan almış olan bir şirkettir. Dünyanın en büyük pamuk tohumu üreticisi, ürettiği konvansiyonel ve GDO'lu pamuk ve soya tohumları satan 11. en büyük tohum şirketidir.

Turk Deltapine internet sitesinde; Türkiye'deki amaçlarının, D&PL tarafından ıslah edilen pamuk çeşitlerinin Türkiye şartlarına uygunluğunun test edilmesi, uygun olanların üretimi ve Türk çiftçisinin kullanımına sunmak olduğu yazılmaktadır.

22 Mayıs 2006 tarihinde D&PL, Syngenta'nın Hindistan, Brezilya, Avrupa'daki pamuk tohumu işlerini ve varlıklarını ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bazı pamuk gen havuzlarından oluşan küresel pamuk  tohumu varlıklarını satın aldığını duyurmuştur. (http://www.deltaandpine.com/press_investors/Investor_Relations_5-22-2006-12916.pdf )

D&PL, 1915 yılında başlayan ıslah çalışmalarıyla şu an dünyanın en büyük pamuk ıslah programlarından birine sahiptir. D&PL'in 5 ülkede toplam 14 adet pamuk ıslah programı bulunmaktadır. Bunlardan 9 adeti Amerika Birleşik Devletlerinde, 1 adeti Brezilya'da, 1 adeti Avustralya'da, 1 adeti Yunanistan'da ve 2 adeti Hindistan'dadır.

Türkiye'de 1999 ve 2000 yıllarında yapılan Transgenik (ağırlıklı olarak GDO'lu pamuk) Bitki Çeşitleri Alan Denemelerinde Nazilli, Diyarbakır-Harran ve Çukurova'da Turk Deltapine, Monsanto ile beraber projeler yürütmüştür. T.C. Tarım Bakanlığı'ndan bu denemelerin nerelerde, hangi büyüklük ve şartlarda yapıldığına dair bir bilgi alınamamıştır.

Küresel boyutta Delta & Pine Land ile Monsanto'nun birçok konuda ortak çalışmaları 2006 Ağustos ayında meyvesini verdi: Monsanto 1,5 milyar dolara D&PL'yi ve terminatör teknolojisini satın aldı. 1999'da Monsanto CEO'su Robert Saphiro Terminator (steril tohum) teknolojisini ticarileştirmeyeceğini kamuoyuna bildirmişti. 2005'te Monsanto, terminatör teknolojisinin yiyecek/besin mahsullerinde kullanılmayacağını/ ticarileştirilmeyeceğini açıkladı. Bu ise terminatör teknolojisinin besin maddesi olmayan ürünlerde kullanılacağı (örneğin pamuk?) imasını taşımaktadır.

Nisan 2005'te Monsanto, dünyanın en büyük 3. pamuk üretim şirketi olan Emergent genetics (Stoneville)'i almıştı böylece D&PL'yi de ordusuna katan  Monsanto, dünya pamuk tohum imparatorluğunu (% 57'lik pay ile) ilan etti.

Yukarıda adı geçmeyen ama TÜRKTED üyesi olan Syngenta, Hazera, Nunhems, Seminis (ki 2005'te Monsanto tarafından satın alındı), Pioneer şirketlerini de sayarak TÜRKTED'in % 10'unu oluşturan bu şirketlerin dünya yönetiminde hatırı sayılır bir güce sahip olduklarını bir kez daha hatırlatırız.

GDO'ya Hayır Platformu



Bu haber 760 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,504 µs