En Sıcak Konular

"Liberaller AK Parti'yi bırakmaz"

25 Şubat 2008 11:56 tsi
Milliyet Gazetesi yazarı Taha Akyol, kamuoyunda liberal diye bilinen demokrat aydınların AK Parti'yi eleştirmesinin liberal-İslamcı ittifakının sonu olarak okumanın erken olduğunu söylüyor. Akyol'a göre bu ittifak ancak bir şartta biter. İşte o koşul...

Taha Akyol/Milliyet

Liberaller AKP'yi bırakır mı?

MUHAFAZAKÂR STV'de Hüseyin Gülerce'nin Pazar Sohbeti programını izliyorum. Fethullah Gülen'e yakınlığıyla bilinen Gülerce'nin konukları Etyen Mahçupyan ve Ferhat Kentel; "liberal" sanılan iki aydın. 'Sanılan' diyorum, çünkü Mahçupyan da Kentel de "liberalizm"i benimsemiyor. Başörtüsü yasağına ve çağdaş demokrasiye aykırı tüm yasaklara karşı çıkıp 'resmi ideoloji'yi eleştirdikleri için 'liberal' sanılıyorlar.

Sosyolog Ferhat Kentel konuşmasında liberalizm ile kapitalizm arasındaki ilişkileri sorgulayarak liberalizmi eleştirdi mesela. Kentel'e "özgürlükçü sol" demek mümkün.

Mahçupyan da kitaplarında liberalizmi eleştiriyor; liberalizmin, insanı soyut "birey"e indirgeyip kişilik özelliklerine önem vermediğini iddia ediyor.

Gerçek "liberalizm"i savunanlar, Liberal Düşünce Topluluğu çevresindeki aydın ve akademisyenlerdir.

Murat Belge ve Ahmet İnsel gibi isimlere ancak "özgürlükçü sol" denilebilir. Mehmet Altan ise "İkinci Cumhuriyet"çidir.

Bu aydınların ortak yanı, "liberal" değil, "demokrat" olmaktır.

İki siyasi felsefe
Bu tür aydınların muhafazakâr AKP'ye de, cumhuriyetçi CHP'ye de bakışlarına ışık tutacak bir analizi, cumhuriyetçi filozof Regis Debray yapmıştır. Fransız Debray'ye göre, cumhuriyetçilikte 'kamusallık' esastır, demokraside ise 'bireysellik' önceliklidir. Debray, başörtüsünden de örnek verir; mealen şöyle:

"Sınıfa girerken başörtüsünü vestiyere bırakan kız, cumhuriyetçilere göre, alkışlanacak bir 'erdem' sergilemiştir. Demokratlara göre ise, bu kız baskı karşısında 'özgürlükler'inden birini bırakmaya zorlanmıştır."

Gerçekten cumhuriyetçi gelenekte, devletin 'kamusal' felsefesine göre standart bir "vatandaş" oluşturulur. Rousseau'dan Türkân Saylan'a uzanan söylemde, "cumhuriyette asıl vatandaşlar" bu vatandaşlardır. Buna uymayan vatandaşlar "kamusal"ın dışında tutulur.

Demokrat felsefede ise vatandaşlık ideolojik değil hukuki bir terimdir; "birey"ler eşit hak ve özgürlüklere sahiptir; başını örtse de örtmese de mesela...

Boşanma olacak mı?
Türkiye'deki tablo da bu analize uyuyor:

Cumhuriyetçi kanatta CHP var, "asıl vatandaşlar" var, kurumlar var, 'üniversel' olamayan üniversite var, "kamu erki"ne sahip "devlet iktidarı" var. Söylemlerinde 1930'ların kavramları, korkuları özlemleri egemen.

Öbür kanat daha geniş ve heterojen: "Faso fiso vatandaşlar" olarak görülen halk çoğunluğu burada. Liberal aydınlar, özgürlükçü sol aydınlar, muhafazakâr aydınlar var. Ortak söylemleri "devlet iktidarı"nın sınırlanması, "seçilmişler"in ve "özgürlükler"in etkinleştirilmesi, yani 'demokrasi'dir.
Piyasa ekonomisi, dışa açılma, AB sürecinde gelişen hukuk anlayışı gibi etkenler "demokrat" kanadı güçlendiriyor; artık üniversite de eskisi kadar 'tek sesli' değil. Yargı bazen 'özgürlükçü' karar verebiliyor.

Bu ikili tabloda 'liberaller' ya da 'demokratlar' AKP ile çatışabilir ama destek verecekleri başka parti şimdilik yok. CHP ancak 1970'lerdeki gibi "demokratik sol" bir yenilenme geçirirse bu aydınların bir kısmı için ilgi odağı olabilir ama CHP, aksine, gittikçe katılaşıyor.

CHP'de "özgürlükçü sol" bir yenilenme olmadığı sürece, 'liberal' ya da 'demokrat' aydınlarla AKP'nin ilişkileri, 'boşanma'ya varmadan, 'çekişmeli evlilik' gibi sürecek galiba.



Bu haber 211 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,773 µs