En Sıcak Konular

Ak Parti'nin tezkere ile sınavı

0 0 0000 00:00 tsi


Meclis'te yapılan tezkere müzakerelerini izlediyseniz, ya da televizyon haberlerinde özetine göz atabildiyseniz, konuşmaları nasıl buldunuz?

Ben kendi cevabımı vereyim: Kürsüde konuşurlarken gözlerimi kapadığımda CHP sözcülerinin zihnimde Ak Parti sözcülerine dönüştüklerini gördüm; Ak Parti adına konuşanlar da, yine aynı yöntemle, CHP sözcüsü halini aldılar zihnimde. CHP'lilerin yalnız söylemleri değil, söylediklerini ifade etme üslupları bile değişmiş, Ak Partilileşmişti; Ak Partililer de çok-yönlü ve olağanüstü hassasiyet gerektiren bir konuya sosyal-demokrat serinkanlılığıyla yaklaşıyorlardı.

Müzakere akşamı sıcağı sıcağına bu gözlemimi paylaştığım dostlar, "Zaten hep öyle olmaz mı?" dediler. Gerçekten de hep böyle oluyor bizde; muhalefetteyken iktidarın her yaptığına itiraz ediliyor, iktidar olunca da eleştiregeldikleri selefleri gibi davranıp konuşuyor siyasîler...

O gün Meclis'te muhalefet partilerinden sonra kürsüye çıkan bir Ak Parti sözcüsü şu yaklaşımı benimseyemez miydi: "Bu oturumun başından itibaren yapılan bütün konuşmaları dikkatle izledim. Bize sataşmak için sarf edilmiş cümleleri söylenmemiş saydığımda bir şeyi hayretle fark ettim: Hepiniz aslında bizim de düşüncelerimizi dile getirdiniz; dikkat çektiğiniz duyarlılıklar bizim de duyarlılıklarımız... Bölgedeki dengelerle ilgili uyarınız da, İsrail'in tavrına dönük eleştirileriniz de hiç kuşkusuz yerinde... Hele dünyamızın belli bir çevre tarafından dinlerarası savaşa sürüklenmek istendiği tespitlerinize katılmamak mümkün mü?

"Müzakereler sırasında söz alma lütfunda bulunan bütün muhalefet sözcülerine samimi görüş, tavsiye ve temennileri için hararetle teşekkür ediyorum. Tezkere vesilesiyle medyada dile getirilen, miting meydanlarında ifade edilen uyarıları da not ettiğimizin bilinmesini isterim.

Ve tabii şu vurucu hüküm cümlesi: "Ancak, bizim baktığımız noktadan, ülkenin çıkarları, Lübnan için oluşturulan BM askerî gücünde ülkemizin mutlaka yer almasını gerektiriyor. Asker göndereceğiz, ama emin olun, tek bir Mehmetçiğin burnunun kanamaması için de bütün tedbirleri alacağız. Bize güvenin."

Bu tür bir yaklaşım hem bir 'ilk' teşkil edeceği için iktidar partisine yakışırdı doğrusu, hem de Ak Parti milletvekillerinin "Evet" derken içlerinde kopan fırtınaları yetkili bir ağızdan dışa vurmuş olurdu. Böyle davranmış olsaydı Ak Parti, benzer ortamlarda sırf muhalefet yapmak için söz almak zorlaşır, belki de bu sayede Meclis kürsüsü samimi duygu ve görüşlerin dile getirildiği bir platform haline dönüşürdü...

Bir şeyi anlamalı Ak Parti önderleri: Partinin birlik ve beraberliği, milletvekillerinin her önlerine getirileni otomatik tasdik etmeleriyle gerçekleşmez; her haklı itiraz partilerin bütünlüğüne ölümcül bir darbe teşkil etmez. 1 Mart tezkeresi reddedildi diye Ak Parti bölündü mü? Geçmişte kaç kez tanık olunduğu üzere, milletvekili iradesi üzerinde uygulanan baskılarla nokta sonuçlar alabiliyor partiler; ancak yanlışsa o nokta, uygulanan baskılar yüzünden parti sadakatini zayıflatan bir süreç başlayabiliyor...

Ak Parti önderleri herhalde farkındadır: Lübnan'a Türk askeri gönderilmesi konusu tezkereyi Meclis'te reddettirme amacıyla ele alınmadı muhalefet tarafından; herkes gibi muhalefet de Ak Parti'deki itirazcı sayısının bu kez sınırlı kalacağının farkındaydı. Müzakereler boyunca değişik bir taktik izledi muhalefet partileri; özellikle CHP sözcülerinin konuşmaları, Ak Parti'nin 'birlik ve beraberliği' için birer bubi tuzağıdır. Bir yanlış adım, Lübnan'da öngörü dışı bir gelişme, iç siyasette çok farklı sonuçlara yol açabilir. Kürsüde kendi söylem ve üsluplarında dile getirilmiş her düşünce aylar sonra dönüp Ak Partili vicdanları vurabilecektir.

Lübnan'a asker gönderme tezkeresi Meclis'ten geçti, ama Ak Parti'nin tezkereyle sınavı henüz sona ermedi. Son Türk askeri o bölgeden dönünceye kadar da sınav devam edecek...



Bu haber 158 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,686 µs