En Sıcak Konular

Heidi'nin ekmekleri ve maya kabarcıkları

0 0 0000 00:00 tsi
Heidi'nin ekmekleri ve maya kabarcıkları Heidi'nin çizgi maceralarında yediği küçücük ekmekler vardı. En lezzetli, en imrenilecek yemeğin o anda çiğnediği ekmek olduğunu düşündürürdü. 

Gerçekten de, bir ekmeğin elimize ulaşması, buğdayın yetiştirilmesinden tutun da, içindeki mayanın nefes ala ala hava kabarcıkları çıkarıp ekmeği kabartmasına dek, ne kadar mucizevi...

Alelacele yapılan işler arasına fırıncılığı da kattık. Nesilden nesile aktarılan nice sırlarla yapılan ekmeklerin yerini ilaç kokulu, undan çok havayla hazırlanmış gibi köpük köpük, hep bir yerlere yetişmeye çalışan ekmekler aldı. Çoğu fırının önünden geçerken burnumuza ilaç kokusu geliyor.

Aşağıda sizlere "gerçek" bir ekmek tarifi veriyorum. Tarif hem beni ekmek pişirme işine bulaştıran "Old World Breads*" isimli kitaptan, hem de Bilecik köylerinde yapılan nefis patatesli ekmeklerden izler taşıyor. Bir gece önceden maya ile temaslarınıza başlayın ki, sabah mis kokulu gerçek ekmeğinizi tereyağıyla yiyebilesiniz.

Heidi için Dereotlu Ekmek

2 orta boy patates

1 paket (42 gr) yaş maya (veya 1 yemek kaşığı kuru maya)

1 tatlı kaşığı bal

yaklaşık 1 kg tam buğday unu

1,5-2 tatlı kaşığı kaya tuzu veya deniz tuzu

2 tatlı kaşığı dereotu tohumu (Mısır Çarşısında veya baharatçılarda bulunuyor) veya bolca doğranmış dereotu

Patateslerin kabuklarını soyup bir tutam tuz ilavesiyle birlikte üstlerini kapatacak kadar suda haşlayın. Patates haşladığınız suyun ılınmasını bekleyin. 

Mayanın yarısını yoğurma kabına alın. Üzerine bal, patates haşlama suyundan 1,5 su bardağı ve 1 su bardağı kadar un koyun. Güzelce karıştırıp üstünü temiz bir bezle örtün ve ılık bir yerde 1 gece bekletin. ( 1 gece bekletme işlemi mayayı ekşitmek için yapılıyor. Hem ekmeğe süngerimsi bir doku kazandırıyor, hem de tadını zenginleştiriyor. )

Ertesi sabah mayanın diğer yarısını, unun yarısını, tuzu ve dereotu tohumunu beklettiğiniz ekşimiş mayaya ilave edin. Elinizde veya mikserin hamur yoğurma ucuyla karıştırın. Hamur top haline gelmeye başlayıncaya kadar azar azar un ekleyip karıştırmaya devam edin. 

Daha sonra üzerine bolca un serpilmiş mutfak tezgahına alın. İki avucunuzun içiyle hamuru ileri doğru bastırarak yoğurun. İki üç yoğurma hareketinden sonra hamuru 90 derece açıyla çevirin, yoğurun, çevirin. Bu sırada hamurun altını azar azar un ile besleyin. Hamur daha fazla un çekmeyinceye kadar devam edin. Hamuru geniş bir kaba alın, üzerini temiz bir bezle örtün. Hacminin iki üç katına çıkıncaya kadar dinlendirin. 

Hamuru iki parçaya bölün, biraz un ilavesiyle tekrar yoğurun. Uzun şekil verip mısır unu (veya irmik) serpilmiş tepsiye yerleştirin. Diğer parçayı da aynı şekilde hazırlayıp tepsiye yerleştirin. Yaklaşık 1 saat ılık bir yerde tepsiyi dinlendirin. (Bu dinlendirmelerde mayanın çalışması- nefes alması için biraz zaman tanımış oluyoruz. )

200 derecede ısıtılmış sıcak fırında yaklaşık 40 dakika pişirin. Ekmeğin üstü hafif kızarmış olacak, elinizle hafif bir vurduğunuzda tok bir ses duyacaksınız. 1 saat dinlendirdikten sonra yiyebilirsiniz. 

Bu güzel ekmeği bir iki günden uzun bekletecekseniz mutlaka buzdolabında saklayın.

Bir ekmeğin ortaya çıkması için o kadar çok malzeme görev alıyor ki...

Patates: Ekmeğin daha uzun süre yumuşak kalmasını sağlıyor. Mis kokulu ekmeğiniz bayatlasa bile ısıtıldığında yeni pişmiş gibi oluyor.

Bal: Maya tatlı birşeyler yemekten hoşlanıyor. Ekmeğin tadına ve kıvamına da faydası var.

Tam buğday unu: Buğdayın dış kabuğuyla birlikte çekildiği un. Beyaz una oranla çok daha besleyici, vitamin-mineral oranı yüksek ve lezzetli.

Kaya tuzu veya deniz tuzu: Sofra tuzu (!) adıyla satılan tuzdan besleyici değer bakımından daha üstün ve yemeklere kazandırdığı lezzet çok daha iyi. Doğadan elde edildiği şekliyle kaya tuzu ve deniz tuzunda 80 farklı mineral bulunur. Sofra tuzu ise doğal tuzun rafine edilmiş ve tüm zenginliği çalınmış bir müsveddesidir. Doktorların "kesinlikle yemeyin" dediği tuz sofra tuzudur.

Dereotu tohumu: Yoğun bir dereotu lezzeti verir. Ekmek piştiğinde bu tohumlardan çıkan koku inanılmaz. Bulamazsanız anason tohumu gibi başka bir tohum veya doğranmış dereotu kullanılabilir. 
 
*: Kitap isminin çevirisi "Eski Dünya Ekmekleri", yazarı Charel Scheele



Bu haber 4,770 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,210 µs