En Sıcak Konular

Amerikan rüşveti: ‘Biraz toprak verelim!’

30 Ekim 2007 12:11 tsi
Ok yaydan çıktığından beri, yani Kuzey Irak’a yönelik bir operasyonun tüm şekil şartlarını oluşturan süreç “diş macunu-tüp” ilişkisindeki gibi geri dönülmez bir noktaya doğru ilerlediğinden bu yana, pek konuşulmayan, konuşulmaması bir ke

Şimdi bu senaryo, ileri bir boyuta doğru ivmelenmiş görünüyor. Ama önce senaryoyu söyleyelim. Sonra da bu senaryoyu somuta getiren gelişmeyi.

Bu incelikli ve derinlikli senaryonun fiziki şartları basit. ABD herkesin bildiği üzere Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesini istemiyor. İstemiyor ama gireceğinin de farkında. Çünkü Türkiye’deki havanın da farkında.

Aynı derecede bilinen bir bağlı nokta da, ABD’nin “operasyon olursa” bunun belli bir sınıra kadar ve az sayıda askerle yapılması. Bu da eski ve tekrarlanmış bir bilgi.

Yeni senaryonun ayakları ise geleceğe yönelik bir projeksiyona dayanıyor. Operasyon yapılacak. Ve ABD ile ortaklaşa. PKK ortadan kaldırılacak. Ancak bu, işin en basit yönü!

Doğal olarak Türk hükümetinin elini en çok zora sokan kamuoyu reaksiyonu gerilerken, aynı zamanda Amerikan aleyhtarlığı da dizginlenecek. Bu da ikinci sonuç.

Bu ortaklık aynı zamanda Kuzey Iraklı Kürtleri de üzmeyecek. Zira ABD’nin işin içinde olduğunu bildiklerinden ve Washington “rahat olun biz de buradayız” dediğinden, bölge Kürtleri kendini güvende hissedecek.

Ancak yine hemen söylemek gerekiyor ki, bu sonuçlar da projeksiyonun doğal ve basit sonuçları. Asıl önemli sonuçlar ve planın diğer parçaları ise şunlar. Türkiye bölgede kalacak.

Kalacak derken, “o sınırda”. Yani şu ana kadar belli olmayan, kaç kilometrelik bir derinlikte durulacağı ve burada güvenlik önlemlerini, hatta yeni karakolların kurulacağı sınır.

2 Kasım, 5 Kasım?

İşte bu derinlik ve mesafe resmi ağızdan olmasa da, aslında ABD diplomasi geleneğine uygun biçimde duyurulmuş durumda.

Neden uygun, çünkü 2 Kasım’da ABD Dışişleri Bakanı Rice bu konuyu görüşmek için Ankara’ya gelecek. 5 Kasım’da da Washington’da bir araya gelecek Başbakan Erdoğan ve Başkan Bush görüşmesinde de meseleyi bir karara bağlamak üzere toplantılar olacak.

Uygunluk burada. Bu görüşmeler öncesinde klasik bir yöntem olarak ya Washington Post’u veya New York Times üzerinden mesaj iletilmesi neredeyse bir gelenek.

Bu sefer de böyle oldu ve New York Times, sınırı söyledi! Hem de oldukça ileri giden ifadelerle.

Bakın NYT ne diyor; “Güneydoğu Anadolu bölgesinin Irak’a bakan tarafı yer yer 3 bin metreyi geçen sarp ve dik kayalıklardan oluşuyor. Bu sarp kayalıklar, kontrol imkanı sağlamayan vadi ve mağaralarla dolu. Vadiler, uçak ve helikopterlerin havadan kontrolü sağlamasına izin vermeyecek kadar dar ve yüksek. Mağaralar ise PKK’lı teröristlerin saklanması için büyük imkan sağlıyor. Buraya yapılan top atışlarının etkili olması da çok zor. Bölge 24 saat nöbet tutan askerin başarılı olmasına da imkan vermiyor. Çünkü gündüz dürbün, gece termal kameralarla yapılan izleme sarp kayalıklar yüzünden sağlıklı olmuyor. Güneydoğu sınırının 4-5 kilometre güneyinde ise Irak’ın dümdüz ovaları yer alıyor. Buralarda önlem alınması halinde kontrolü sağlamak son derece kolay. Çünkü karakola görülmeden yaklaşmak mümkün değil. Türk ordusunun elindeki imkanlar burada yapılacak gözetlemede kusursuz kontrol sağlar. ABD’de aynı nedenle Irak’taki askeri üslerini düz yerlerde kurdu.”

NYT üzerinden dökülen bu sözler açık biçimde sınır değişikliği öneriyor. Ancak büyük bir derinlik önermiyor. Yani eğer Türkiye’nin sorunu PKK ise, düzlüklerin bu meseleyi halledeceğine ilişkin analiz yapılıyor.

Yani kısaca, “girin, düzlüklere ulaşın, PKK’yı durdurun ve orada kalın!” deniyor. Kağıt üzerinde gayet parlak duran bu öneri ya da benzeri muhtemelen önümüzdeki bir hafta içinde iki ülke tarafından değerlendirilecek.

Muhtemelen bir sonuca da varılacak. Ancak bu gerçekleşirse başka neler olabilir? Zira, bu planın uygulanması demek, aslında küçük de olsa Türkiye’ye toprak verilmesi demek. Zira sınırların yeniden çizilmesi önerileri Türkiye’den de duyuluyor.

Bu plana dayalı operasyonun tali faydaları da var! Türkiye’nin Kuzey Irak’ta kalması İran’ın bölgeye müdehalesini imkansızlaştıracak. Önümüzdeki bir yıl içinde İran’ı vurma planları yapan ABD için bu çok önemli.

Çünkü planlarına göre bir hava saldırısı olacak ve Tahran’ın buna mukabil bir kara harekatı yaparak-PJAK’ı da bahane ederek-Kuzey Irak’a girmesini istemiyor.

Şimdi çok ses çıkaran Kuzey Irak Kürtleri de bu durumdan memnun kalacak. İran müdehalesinden korundukları gibi, ABD yönetimi bölgeden ayrıldıktan sonra çıkabilecek bir iç savaşta (bunun olacağını söyleyen çok fazla görüş var) bölge bir Arap saldırısından da korunmuş olacak.

Bu analizlerin hepsi müspet. Menfi yönleri yok mu? Yok. Çünkü bu önerileri tersinden okuduğunuzda zaten menfi oluyorlar. Türkiye, İran’la ve Araplarla karşı karşıya kalma tehlikesine düşebilir.

Oysa Ankara, Tahran’la kötü olmak istemiyor. Bundan korktuğu veya çekindiği için değil. Buna ihtiyaç yok. Belki de bu yüzden, İran’la imzalanacak enerji (elektrik) anlaşmasının tarihi, dün, 9 Kasım olarak deklare ediliyor!

www.iyibilgi.com ankara



Bu haber 2,692 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,606 µs