En Sıcak Konular

Hello Tel Aviv! Are you OK?

19 Ekim 2007 12:14 tsi
Hello Tel Aviv! Are you OK? Türkiye’de ‘tezkere’ daha taze oylanmış, İran’da ‘Hazar Beşlisi’ bir araya gelmiş, özel bir savunma anlaşması imzalanmış, ABD Dışişleri Bakanı Rice Ortadoğu’da tur üzerine tur atıyor, Suriye çoluk çocuk AnkaraR

Evet o ülkenin sesi çıkmıyor hatta görüntüsü bile yok bu olayların harmanlandığı resmin içinde ama, “yüzünün bembeyaz” olduğunu söylemek için sıfatını görmeye de gerek yok.

İsrail’in Irak ve Kuzey Irak ilgisi ne yeni ne de bilinmeyen bir şey. Bununla ilgili binbir sayfa yorum ve haber herkesin hafızalarında. Tel Aviv’in hem Kuzey Irak’la ilgili hem de Irak’la ilgili özel beklenti ve planları olduğunu biliniyor.

Esasen bizi çok ilgilendiren Kuzey Irak bir kenara, Irak’ın bölgenin İsrail’in güvenliğini sağlayacak dinamikleri açısından önemi vazgeçilmez. Hele İran söz konusu ise. İsrail temel ve genel olarak Irak stratejisini İran’a göre basamaklandırıyor.

Yani tüm bu gelişmeler olurken İsrail’İn sessiz veya umarsız davranması elbette imkansız. Öyle de değil zaten!

İsrail sıkışıyor mu?

Ankara’nın Kuzey Irak’a yönelik siniri her ne kadar terörist PKK üzerinden olsa da, sadece İsrail’in değil ABD ve AB’nin bakışı bu hamlenin kartları hayli karıştıracağı yönünde. Oysa kartlar çok önceden dizilmişti.

Dünyada sessizliği hayra yorulmaması gereken tek ülke varsa o da kuşkusuz İsrail’dir. Bu, bir şey yapacak anlamına gelir. Tarih örneleriyle dolu.

Ama önce İsrail’in rahatsızlığının gerçek olup olmadığına bakalım. Tablo şu; Türkiye, Kuzey Irak’a gireceği konusunda bütün dünyayı ikna etmek üzere. Bunun işaretleri geliyor.

Birkaç saat öncesine kadar, “burası egemen bir ülke, topraklarımıza giremezsiniz” diyen Bağdat yönetimi bile, “ama hava akını yapıp bombalayın” noktasında. Hatta PKK’ya bile “terk et ülkeyi” mesajları veriyor.

Yani dananın kuyruğu koptu kopacat. Üstelik tüm dünya Kuzey Irak’a odaklanmış durumda. Mesele bununla kalsa iyi.

İsrail’in ezeli ve ebedi düşmanı Suriye’nin devlet başkanı “çoluk çocuk” Türkiye’de. Kuzey Irak ve PKK konusunda verdiği mesajlar herkesin gözlerini yaşartıyor, “Türkiye’nin tamamen arkasındayız, sınırlarımız kapalı, PKK’lılar bize gelirse yakalar Türkiye’ye teslim ederiz, Türkiye’nin bu hareketi gereken karşılığı bulmazsa biz de politikalaramızı gözden geçiririz vs vs.”

Bu olay bile başlı başına bir mesaj ve İsrail için kaygı nedeni iken, daha beteri de oluyor. Suriye Devlet Başkanı Esad’ın zarif eşi Ankara’da “gözleme açarken”, Tahran’da garip ve denge oynatan bir toplantı yapılıyor.

Hazar Beşlisi!

Rusya, İran, Türkmenistan, Azerbaycan, Kazakistan bir araya gelip, “birimizden birine saldırılırsa, diğerleri hemen destek çıkacak” diye anlaşma imzalıyor. Yetmezmiş gibi İran’ın nükleer çalışmalarına da destek veriyorlar.

İsrail ve ABD’nin tüylerini diken diken edecek ne kadar laf varsa hepsini bir arada söylüyorlar.
Peki ama İsrail ne yapıyor? Eldeki tek açık bilgi ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın apar topar geldiği Ortadoğu gezisinde İsrail Başbakanı Olmert ile yaptığı görüşme. Deniyor ki, iki siyasetçi “Filistin-İsrail” konusunu ele aldı.

Belki ama tabii kimse inanmıyor. İşte bu görüşmeden sadece dakikalar sonra Türkiye’de basının ya fark edilmeyecek kadar küçük ya da hiç görmediği bir olay gerçekleşiyor. Olmert, bir uçağa atlayıp Kuzey’e doğu havalanıyor.

Olmert-Putin!

Rusya’ya giden İsrail Başbakanı burada Putin ile görüşüyor. Zamanlama uygun, hatta biraz geç kalınmış da denebilir. Zira Putin, Tahran’dan Moskova’ya yeni ayak basmış durumda.

Yarı resmi ve resmi bilgiler şunlar; Olmert, daha üstünde Tahran kokusu bulunan Putin’den, İran’a karşı yeni yaptırımları desteklemesini istiyor. Hatta bu konu için Dışişleri Bakanı’nı Çin’e gönderdiğini söylüyor.

Çünkü, BM Güvenlik Konseyi Daimi üyesi 5 ülkeden Amerika, İngiltere ve Fransa, İran’a karşı  yeni ve daha sert  yaptırımlar uygulanmasını isterken  Rusya ve Çin buna karşı çıkıyor.

Olmert’in Putin’den ne cevap aldığı meçhul. Ancak cevabın pek parlak olmadığı ve İsrail’in görüşmenin içeriğini ABD’ye yansıttığı, Başkan Bush’un yine kimsenin pek dikkatini çekmeyen final açıklamasından anlaşılıyor;

“Dünya ‘liderleri’, İran’ın nükleer silah elde etmesini önlemek için daha fazla çaba göstermemeleri halinde, üçüncü bir dünya savaşı çıkabilir!..”

Bu işin vitrin tarafı. Bu kadar hengame içinde, İsrail’in tek elle tutulur hamlesi olan Moskova ziyaretinde bir bu konu mu konuşuldu? Yani Kuzey Irak meselesi konuşulmadı mı?

Bu soruya “hayır” yanıtı vermek oldukça komik olur. Zira Kuzey Irak meselesi İsrail için, Filistin sorunundan bile önemli. Önemli ama İran’dan daha önemli değil. Olmert’in bu zamanlamayla Moskova’yı tercih etmesinin nedeni de tam bu!

Postu kuzu giyerse?

Çünkü Rusya, Türkiye’nin yapacağı harekata pek sıcak bakmıyor. Bölge dengelerinin fazla oynayacağını düşünüyor. Aslında Rusya’ya çok zararı yok. Fakat Moskova bölgeye ilişkin oyununu İran üzerinden oynadığından, Türk hamlesi ile Tahran’ın pozisyon kaybetmesini istemiyor.

İlginç olan bu konunun Tahran’da da konuşulmuş olması! İran’da Türkiye’nin hamlesinden çok memnun değil. İşte İsrail bu ince noktaya vuruyor. Türkiye’ye güncel konjonktür açısından daha yakın iki ülke eliyle Kuzey Irak konusunda kendi kartını açıyor.

İsrail'in Kuzey Irak endişesi o kadar büyük ki, bakın İsrail Cumhurbaşkanı, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'ye telefonda neler söylüyor; "Tasarı Meclis'ten geçerse İsrail'e çok büyük zararlar getirir! Bu işten ABD kadar İsrail'de zarar görür". Neyse o zarar?

Garip ama can düşmanı İran’ı Moskova üzerinde en azından bu konuda ittifaka çağırıyor. Ortadoğu’da kurtlar sofrası böyle kuruluyor.  
 



Bu haber 2,642 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,370 µs