En Sıcak Konular

İran'a karşı nükleer silah kullanılabilir

9 Ekim 2007 12:25 tsi
Gerginliğin tırmandığı Ortadoğu için üç savaş senaryosu var: ABD'yle İran, İsrail'le İran veya İsrail'le Suriye arasında savaş çıkacağını savunan uzmanlar var. Dahası, İran'la savaşın nükleer savaşa dönüşmesinden korkuluyor

Ortadoğu bir dizi savaşın patlak verme tehdidi altında yaşıyor. Yıllardır böylesine bir açık ve gizli gerginlik yaşanmamıştı. Gerginlik açık çünkü tehditler, askeri yığınaklar ve hazırlıklar herkesin gözü önünde cereyan ediyor. Öte yandan gizli, çünkü kendilerini savaşa hazırlayan taraflar bu tercihe başvurma noktasında tereddüt içinde. Bu yüzden Irak'taki Amerikan projesinin gittiği felakete, bir zihin karışıklığı damgasını vuruyor. Irak'ta ufkun görülmemesi ve 'kan şelalesi'ni durdurmak için siyasi ve askeri çözümlere ulaşılamaması, güce başvurma gerekçesini ortadan kaldırıyor. Bu nedenle bu eğilimin bazı yandaşları ekonomik yaptırımlara başvurdu. Kaleyi içeriden düşürmek için etkin bir araç olarak ekonomik yaptırımlara bel bağlanılıyor.

Bugün bölgedeki diyalog imkânları azalıyor. Bu durum gerginliğin son zamanlarda hissedilir bir biçimde artmasına yok açtı. Küçük bir kıvılcım ateşin tutuşması için yeterli görünüyor. Bölgenin önündeki savaş projelerinin ilki bir ABD-İran savaşı. Bu savaş şu üç sebepten dolayı ilk sırada: ABD yönetimi Irak'ta çok sıkıştı. Çekilmeyi ve yenilgiyi kabul etmiyor, direniş eylemlerinin büyük sorumluluğunu İran'a yüklüyor. Bu nedenle, tek çözümün İran'ın Irak'taki etkisini kırmak gerekçesiyle savaşa gitmek olduğu kanaati güçleniyor. İkinci nedense, İran'ın nükleer programı ve balistik silahlanma programı düzeyindeki silahları. ABD İran'ın bu yöndeki çalışmasını sürdürerek, bölgede kendisini ve İsrail'i tehdit eden tek stratejik güce dönüşmeyi amaçladığını düşünüyor. Üçüncü nedense, İran'ın artan siyasi nüfuzu.

Amerikan karar alma çevreleri İran'ı kontrol altına almak, siyasi emellerine nokta koymak, nükleer projesini sonlandırmak ve silahlanma programını durdurmak için şu an harekete geçilmezse, iki yıl sonra İran'ı durdurmanın imkânsız olacağı görüşünde.

İkinci savaş projesiyse bir İsrail-İran savaşı. Batılı uzmanlar bunun şu üç nedenden ötürü gündeme geldiği görüşünde: İlki, İsrail'in kendi güvenliğiyle ilgili özel hesapları bulunması ve tehlikelere Batılı bakış açısıyla bakması zorunlu değil.

Bu yüzden uygun gördüğü çatışma yöntemini ve savaşın zamanlamasını belirlemesi uzak ihtimal değil. İkinci nedense, ABD'nin İran'ın nükleer projesini vurma noktasında aciz kalması veya İran'ın en azından şu dönemdeki nükleer emellerini görmezden gelerek Irak'ta İran'la anlaşmaya varma ihtimali. Üçüncü nedense şu: ABD, doğrudan savaşa girmemek için İsrail'e İran'a saldırma misyonunu verebilir.

Üçüncü savaş projesiyse İsrail-Suriye savaşı. Batılı uzmanlar bu alanda bir dizi senaryolara yer veriyor. Senaryoların çoğu, Suriye'nin İran savaşı projesiyle bağlantılı kılınmasıyla ilgili. Yani, İsrail Suriye'nin askeri gücünü vuracak ve aynı zamanda İran'a da saldırı başlatılacak. Bu saldırı, Suriye tarafının İran'ın desteğini almasını engellemeyi amaçlayacak. Diğer yandan Suriye son üç yılda askeri gücünü ve özellikle de füze gücünü somut bir biçimde geliştirdi. Birçok Batılı uzman, İsrail'in 6 Eylül'de Suriye'nin hava sahasını bölgede kapsamlı savaş hazırlıkları çerçevesinde ihlal ettiğinde hemfikir.

Her şekilde Ortadoğu'daki yeni savaşın büyük ölçüde yıkıcı olacağı ve uzun menzilli füzelerin kullanılacağı kesin. Savaşın yıkımı tek bir tarafla sınırlı kalmayacak, doğrudan ve dolaylı olarak katılan tüm taraflara uzanacak. Daha önemlisi, birçok Batılı uzman İran'ı nükleer silahlardan alıkoyma savaşının, gerçek bir nükleer savaşa dönüşmesini uzak ihtimal görmüyor. (Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Haliç, 2 Ekim 2007)

Radikal



Bu haber 544 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,781 µs