En Sıcak Konular

Derin devletin işine yarayan eylemler

3 Ekim 2007 15:44 tsi
Derin devletin işine yarayan eylemler    
"PKK, neden “derin devletin” böylesine işine yarayacak bir politika izliyor?" zor soruya polemik çıkartacak bir yanıt. Ahmet Altan yazıyor...

Ahmet Altan/Gazetem.net

Kürtler ve PKK

Kürt siyasetçiler hep aynı açmazla sıkıştırılır:

“PKK’nın terörist olduğunu söyle.”

Bir Kürt siyasetçi kolay kolay bunu söyleyemez.

Neden söyleyemeyeceğini anlamak için bu örgütün ortaya çıktığı dönemi iyi hatırlamak gerekir.

1980’li yıllarda askeri bir cuntanın gölgesi Türkiye’nin üzerindeyken, Kürtçe konuşmak, Kürtçe şarkı söylemek, Kürt çocuklarına Kürtçe isimler koymak yasaklanmışken, Diyarbakır Hapishane’sinde Kürtler tarihte eşine az rastlanır bir zulmün hedefiyken ve seslerini duyurmanın hiçbir yasal yolu yokken çıktı PKK ile Öcalan sahneye.

Televizyonda konuşmasını bizzat dinlediğim, istihbarat dünyasını yakından izlediği anlaşılan bir akademisyen, “12 Eylül cuntasının, Amerika’nın önerisiyle Kürtleri dağa çıkmaya zorlamak için böyle bir baskı yöntemini bilinçli bir şekilde seçmiş olduğunu” söylemişti. Onun söylediğine göre Amerika, “dağa çıkanları rahatça yakalarsınız” demişti. Bunun için baskılar, işkenceler artırılmıştı. Kürtler çaresiz bırakılmıştı.

Bir daha da kimseden bu iddianın yalanlandığını duymadım.

Bu şartlarda doğdu PKK.

Kürt çocukları bu şartlarda dağa çıktı.

O günlerde durumun ne olduğunu anlarsanız, Kürtlerin büyük çoğunluğu için “Öcalan ve PKK” kavramlarının da ne anlama geldiğini de anlarsınız.

Kürtlerin geçmişinde Öcalan ve PKK kutsal değerler olarak vardır.

Ama soru şudur:

Kürtlerin geleceğinde Öcalan ve PKK var mıdır?

Bugün şartlar çok değişti çünkü.

Türkiye, Avrupa Birliği üyeliği yolunda zar zor da olsa yürüyor.

Ülkenin üstündeki baskıların önemli kısmı kalktı.

Sadece Kürtlerin değil bütün Türkiye’nin özgür ve zengin olabileceği bir hedefe doğru yavaş da olsa ilerleniyor.

PKK ise şartlar hiç değişmemiş gibi davranıyor.

Anlamını kimsenin çözemediği eylemler yapıyor.

Yollara mayınlar döşeyip askerleri öldürüyor, minibüsleri tarıyor.

Öcalan, askerlerin koruduğu bir adada mahkumiyetini çekerken “gerginliğin sürdürülmesi” için emirler veriyor.

Mayınlarla askerleri öldürmenin, minibüsleri taramanın, Kürtlere özgürlük ve zenginlik getireceğine inanan kimse var mı bu ülkede?

Kürtler, gerginliğin hem kendileri hem de ülke için mutluluk yaratacağına inanıyorlar mı?

Buna inananlarının çok fazla olduğunu sanmıyorum.

Yollara mayın döşemek, pusu kurmak, gerginlik yaratmak, iktidarını sürdürmek isteyen “derin devlete” yarıyor sadece.

PKK, neden “derin devletin” böylesine işine yarayacak bir politika izliyor?

Hem Kürt gençleri hem de Türk gençleri ne için ve kim için ölüyor?

Eğer “derin devletin” iktidarı bu gerginliğin yardımıyla sürerse, Türkiye AB’den ve demokrasiden uzaklaşırsa, Türk ve Kürt aydınları yeniden hapishanelere doldurulursa, işkenceler başlarsa, bu gelişme, Kürt ve Türk gençleri için çok olumlu bir sonuç mu verecek?

Kürtler çok acı çekti, çok eziyet gördü, çok haksızlığa uğradı.

O günleri yeniden geri getirmeye çalışmanın kime ne yararı olacak?

Eğer hesap, “bir darbe ortamı yaratılır, bir cunta iktidara gelir, baskılar, eziyetler artar, dağa çıkan çocukların sayısı yeniden çoğalır ve biz eski gücümüze kavuşuruz” hesabıysa, bu çok gaddarca bir hesap.

Üstelik de tutmaz.

Kendi zalimine yardım ederek mutluluğa ulaşmış bir halk yok tarihte.

Bundan sonra da olmayacak.

Şu gerçeği herkes kabul etmek zorunda: Şartlar değişti.

O çok bilinen ifadeyle söylersek, “aynı suda iki defa yıkanılmaz.”

Yıkanılmasın da… İçinde yıkandığımız su, su değil kandı çünkü.

Kendi çocuklarımızın kanı.

Kürtlerin de Türklerin de geçmişinde kimlerin olduğunu biliyoruz.

Geleceğinde kimlerin olacağını ise…

Bu kanı durduracaklar belirleyecek.

Kanı durdurmanın imkanı var çünkü artık, tarih bize bu şansı bağışladı.

Çocuklarımızı kurtarma şansını verdi bize.

Bu şansı yok etmeye çalışanlar, mazlumluktan zalimliğe geçerler.

Ve zalimlere yer vermez gelecek.

 



Bu haber 519 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,088 µs