En Sıcak Konular

DTP neden terörist demiyor

1 Ekim 2007 15:06 tsi
DTP'nin Meclis'e girmesini olumlu bulanlardanım. Baraj sebebiyle yüzde 5-6'lık oyunun Meclis dışında kalması, Doğu – Güneydoğu'da onca belediye yönetimini ellerinde bulunduruyor olmasına rağmen Meclis'te yer almayışını hep yadırgadım.

DTP, 22 Temmuz'da Meclis'e grup kuracak bir sayıyla girdi ve bu garabet ortadan kalktı; ama şu anda da DTP'nin duruşundaki çarpıklığı konuşuyoruz.

Çarpıklık, DTP ile PKK ilişkisi noktasında ortaya çıkıyor ve bu, her çatışma haberinden sonra, kamuoyunu sarsıcı bir habere dönüşüyor.

İşte, 12 kişinin hunharca katledildiği Beytüşşebap cinayeti ve ardından gelen DTP tavrı...

Vahşet haberlerine DTP'nin PKK'yı terörist olarak tanımlamayacağı haberi eşlik ettiğinde kamuoyunun nasıl sarsıntı geçireceğini tahmin etmek zor değil.

Ne demiş DTP Grup başkanvekili Selahattin Demirtaş: “Sizin terör dediğinize bir terör demeyiz. Dersek sizleşiriz.”

Sırrı Sakık, DTP'nin en deneyimlilerinden, belki en barışçıl simalarından. Ama oda “Dağdakiler”i “Kardeşlerimiz” sözcüğü ile kuşatmaya yöneliyor. “Biri vatan diyor, diğeri velat. Biri asker diğeri PKK'lı. İkisi de aynı toprağın altına gömülüyor.” (Vatan, Mine Şenocaklı ile yapılan mülakattan) Sırrı Sakık'ın dünyasından “vatan” ile “velat”ın ayrı ayrı “vatanlar” anlamına geldiğinin yadırganmadığını anlıyorsunuz.

Aysel Tuğluk, Radikal-2'deki yazısında “Empati yapalım, demişti, Türk toplumundaki duyguları anlayalım.”

DTP'nin tavrı pek bir şeyin anlaşıldığı gibi bir his uyandırmıyor.

Şöyle bir soru var:

Acaba DTP, bölgedeki PKK etkisini gözardı edemediği için mi PKK'yı incitmek istemiyor, yoksa PKK'nın siyasi hedefleriyle buluştuğu için mi?

İstanbul'da dinlediğim bir belediye başkanı “Biz burada PKK'nın aleyhinde konuşursak bölgeye dönemeyiz” dediğinde, PKK yandaşı gözükmenin, politik hesaba dayandığını düşünmüştüm.

Oysa son duruşlar, “PKK'nın siyasi hedeflerine sahip çıkan bir DTP görüntüsü” veriyor.

Siyasi hedef ne?

Bunu, Süleyman Demirtaş'ın Diyarbakır'da düzenlenen Kürt Konferansı'nda yaptığı konuşmadan anlıyoruz: DTP Grup başkanvekili diyor ki:

“Kürtler Ortadoğu'nun en ilerici hareketini yürütüyor şu anda. Eğer bu kaleleri AKP'ye terk ettiklerinde nelerle karşılaşacaklarını da görecekler. “Azınlık” lafı, meselenin kültürel yanını çözebilir ama siyasal yanını çözemez. Kürtler azınlık tanımına itiraz ederler, çünkü Kürt sorunu siyasal bir problemdir, aynı zamanda hem merkezi devlet yönetimine ortak olmak istiyorlar hem de kendi kendilerini yönetmek istiyorlar.”

İşin özeti bu. Hem merkezi devlete ortak olmak, hem de kendi kendilerini yönetmek...

Türkiye'yi ayrı etnik gruplar halinde yeniden yapılanmaya yöneltmek.

Neresi gibi?

Irak'ta olduğu gibi.

PKK bunun silahlı mücadelesini veriyor, DTP siyasi mücadelesini...

Onun için dağda ölenlerin cenaze törenlerinde yer almaya başladılar, onun için PKK'ya terörist diyemiyorlar.

Böyle bir durumda, Türkiye sathında DTP'nin meşruiyyet beklentisinin hiçbir karşılığının olmaması gayet tabii.

DTP'lilerin medyaya boy boy demeç verip, anlayış görme talepleri ve meşruiyyet alanı açma çabaları, bu kötü hesaba bakıldığnıda anlamsız kalıyor.

“PKK'ya tavır koyarsak nasıl bir uzlaşma unsuru haline geliriz” söylemi de sadece bir kaçış söylemi haline dönüşüyor. PKK'nın varlığına sırtını dayayan, o dağda var oldukça içerde kuvvetli olacağını düşünen bir siyasi hareket görüntüsü bugün ne yazık ki DTP'nin başat görüntüsüdür.

Burada önemli bir soru şudur:

DTP acaba, seslendirdikleri Irak türü bir siyasi hedefe ulaşılabileceğini düşünüyor mu?

Bunun, bugünkü Türkiye yapısında asla söz konusu olamayacağı açık.

Irak'taki yapının da, ancak bir Amerikan işgalinden sonra gerçekleştiği açık.

Irak'taki Amerikan işgalinin nasıl emperyalist bir abanma olduğu Aysel Tuğluk tarafından dile getirilmiş ve Türkiye'de yürütülen çalışmanın bu tarz gelişme ihtimalinin “Türkler” tarafından göreceği tepki ifade edilmişti.

DTP'nin dile getirdiği siyasi hedefin Türkiye'de nasıl bir savaşı göze almak anlamına geldiğini acaba DTP'liler bilmezler mi? Böyle bir gerilimin Türkiye'nin Türklerine, Kürtlerine nasıl kanlı bir bedel ödeteceği bilinmez mi? Irak'ın bölünmesine sırf bu sebeple karşı çıkan Türkiye'nin, kendi bünyesine yönelik bir operasyonda bir varlık savaşı vereceği görülmez mi?

Açıkça söylüyorum: DTP, şu andaki görüntüsü ile PKK uzantısı bir kukla parti görünümündedir. Onları en mazur gösterecek hadise, “Güçsüzlük” tür. “Güçsüzlük”ten öte giden ve PKK ile siyasi hedef birliği ortaya koyan her davranış, cinayete ortaklıktır. Dağdaki çatışmaları besleyen, daha çok ölüm getiren bir sürece monte oluştur. “Bekleyin sizi kurtaracağız” tarzındaki her mesaj, daha çok çatışma demektir. Hele Beytüşşebap katliamı...

DTP nasıl çıkar ki bunun içinden?

Ahmet Taşgetiren / İnternet haber



Bu haber 420 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,716 µs