En Sıcak Konular

Kapalı devre ihanet

23 Ağustos 2015 09:51 tsi
Kapalı devre ihanet 17-25 Aralık darbe girişimi başarısız olunca emniyet arşivini kaçıran paralel yapı, teşkilat içindeki üyeleri kanalıyla ‘kapalı devre’ yeni bir istihbarat havuzu oluşturdu.

PKK ve DHKP-C’deki muhbirlerden gelen kritik bilgileri amirlerine bildirmek yerine ‘kapalı devre’ arşive ulaştıran paralel polisler, teröristlerin kanlı eylemlerine örtülü destek verdi. Sokakta ‘devlet yok’ algısı oluşturmak için kasten Kobani eylemlerinin büyümesini sağlayan örgüt, ‘imam emriyle’ plaka tanıma sistemini çökertti, vatandaşa ‘silahlanın’ çağrısı yaptı.

Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) başta olmak üzere devlet kurumlarında onlarca yıldır kadrolaşan paralel ihanet çetesi, tırmanışa geçen terör eylemleriyle bir kez daha açığa düştü. Çözüm sürecini suistimal eden PKK'nın kentlerde kurduğu silah depolarını, örgütün içine daha önce yerleştirdiği muhbirleri kanalıyla öğrenen paralel polisler, süreç içinde kritik birçok istihbaratı devletten gizledi. Bombaları depolardan çıkaran ve düzenlediği kalleş eylemlerle güvenlik güçlerini şehit eden PKK'ya örtülü destek veren paralel örgüt, akan kanı artırmak ve kaos ortamı oluşturmak için bütün hücrelerini seferber etti.

GEZİ OLMADI KOBANİ VERELİM

Gezi olayları ve 17-25 Aralık darbe girişiminin akamete uğratılmasının ardından paralel yapı yeni büyük oyununu 6-8 Ekim 2014 Kobani olayları sırasında sahneledi. EGM müfettişlerince hazırlanan teftiş raporlarına göre Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeleri, 50'den fazla vatandaşın ölümüyle sonuçlanan olaylar sırasında akan kanın artması için her şeyi yaptı. Sivil cemaat imamlarından emir alarak MOBESE kameralarının plaka tanıma sistemini kapatan paralel polisler, bölgede terörist takibini sabote etti. IŞİD'in Suriye'deki Kobani kentini işgali bahanesiyle HDP'li Selahattin Demirtaş'ın “Sokağa dökülün" çağrısının ardından başlayan şiddet eylemleri günlerce son bulmadı.

HALKA 'SİLAHLANIN' ÇAĞRISI

Plaka tanıma sistemini kapatan ve PKK'nın şehirdeki eylemlerine ilişkin kritik bilgileri muhbirleri kanalıyla edinen FETÖ polisleri, bunu amirleriyle paylaşmak yerine kendi kapalı devre istihbarat arşivine aktardı. Sokakta devleti zaaf içinde göstermek isteyen paralel örgüt üyeleri, bir yandan amirlerinden bilgi saklarken diğer yandan PKK'lılarca saldırıya uğrayan masum vatandaşlara gidip, “Neden siz de silahlanmıyorsunuz? Kendinizi savunmak en tabii hakkınız" diyerek iç savaş çağrısı yaptı. Bunu yapan polislerden bir kısmının, halkı galeyana getirmek için devletin zırhlı araçlarıyla sokaklarda park halindeki araçları bilerek ezdiği kameralara yansımıştı. Şiddet eylemlerine özellikle başlangıçta müdahale etmeyerek olayların büyümesine neden olan örgüt, cinayetlerin perde gerisindeki baş sorumlusu oldu.

'DEVLET YOK' ALGISINA HİZMET

Pensilvanya'da yaşayan 'kainat imamı' Fetullah Gülen'den bulundukları her şehirde 'abileri' aracılığıyla emir alan ve 'pasif direniş' başlatan örgüt üyeleri, çözüm süreci boyunca PKK ve türevlerinin yol kontrolü, kimlik sorma, mahkeme kurma gibi faaliyetlerini bilerek görmezden geldi. 'Bölgede devlet yok' algısına hizmet eden her eylemi destekleyen paralel polislerin, 17-25 Aralık sonrası emniyet kurumlarından kaçırdıkları arşivin benzerlerini 'kapalı devre' hayata geçirdikleri belirtiliyor. Hem PKK hem de DHKP-C içindeki bazı muhbirlerin direkt paralel polislere çalışmaya devam ettiği, sözkonusu kaynaklardan gelen bilgilerin de 'kapalı devre' sistemde muhafaza edilerek devletten gizlendiği öğrenildi.

Abiler istedi sistemi körelttik

Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü'ndeki paralel örgüt üyelerine yönelik soruşturma, bazı polislerin doğrudan 'cemaat imamı'ndan emir aldığını ortaya koydu. Gözaltına alınan 2'si şube müdürü, 4'ü polis 7 şüpheli, Kobani eylemleri öncesi Kaçakcılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü'nün plaka tanıma sistemini kullanmak için gönderdiği resmi yazıyı kasten işleme koymadıklarını sorguda kabul etti. Üstelik sözkonusu sabote emrini, 'cemaat imamı' olduğu belirtilen ve Gaziantep'te öğretmen olarak görev yapan 'Mustafa' kod adlı Fatih K.'dan aldıklarını söyleyen şüpheliler, “Talimatı 'Mustafa' kod adlı kişiden alıyorduk. Bundan dolayı plaka tanıma sistemini kullanmalarına izin vermedik" dedi. Böylece örgüt üyesi polislerin amirlerinden değil abilerinden, cemaat imamlarından emir aldıkları iddiaları da en net biçimde kanıtlanmış oldu. Skandal eylemin oyuncularından şube müdürleri Kubilay G. ve Taner K., polis memurları Turgay P., Özcan G., Kemal K. ve Mehmet K. ile cemaat imamı olduğu öne sürülen Fatih K. gözaltına alınarak sorguları sonrası tutuklandı.

Yeni Şafak

Bu haber 1,176 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,475 µs