Sabotaja adi suç muamelesi

10 Kasım 2014 09:22 tsi
Şap Enstitüsü'ne yapılan sabotaj girişiminde 10 ay geçmesine rağmen mesafe alınamadı.

Türk hayvancılığını hedef alan olayın 'adi suç' kapsamına alınmaya çalışılarak üzerinin örtülmek istendiği belirtiliyor. Kimliği belirsiz kişiler, enstitünün elektrik kablolarını kesmiş, değeri 45 milyon lira olan 30 milyon doz aşının bozulması son anda önlenmişti

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı Şap Enstitüsü'ne Şubat ayında gerçekleştirilmek istenen sabotaj aradan 10 ay geçmesine rağmen aydınlatılamadı. Başarılı olması halinde Türk hayvancılığına büyük zarar verecek olan girişimde bulunanlara ilişkin soruşturmada hala ciddi bir ilerleme sağlanamaması bakanlık yetkililerinin tepkisine neden oldu.

10 AYDIR İLERLEME YOK

Dünyanın sayılı, Avrupa'nın en büyük Şap Enstitüsü'ne yönelik saldırıda tel örgüleri keserek içeriye giren şahıslar, milyarlarca lira değerindeki aşıların bulunduğu bölümün şebeke elektriğini kesmişti. Ardından jeneratörler devre dışı bırakmıştı. 30 milyon doz aşı son anda kurtarılmıştı. Soruşturmayı yürüten savcılık 10 ayda halen dosyada bir ilerleme kaydetmedi. Türkiye'nin hayvancılığını hedef alan bir olayı 'adi suç' kapsamına alınmaya çalışıldığı ifade ediliyor.

İÇERİDEN DESTEK ŞÜPHESİ

Saldırıdan sonra ilk kez Yeni Şafak'a konuşan Şap Enstitüsü Genel Müdür Veli Gülyaz 'İçeriden destek almadan bu işin yapılması mümkün değil. Polislerin de şüphesi mutlaka içeriden destek alındığı yönünde' demişti. Eğer hainler hedefine ulaşmış olsaydı 30 milyon doz aşı çöpe atılacak ve ekonomiye maliyeti yaklaşık olarak 45 milyon lira olacaktı.

O KABLOYU KESSE ÖLÜRDÜ

Çok profesyonel olarak kabloların kesildiğini söyleyen Gülyaz, '10 tane kablo var. 6 tanesini kesiyor. Hele orada bazı kablolar var onları kesmeye kalksa ölürdü. Ama bu işi bilen biri' açıklamasında bulunmuştu.

SAVCILIK TEKNİK EKİP GÖREVLENDİRMEDİ

Savcılık, Şap Enstitüsü'nde çalışanların telefon trafiğinden içeriden hainlerin destek alıp almadığı öğrenebileceğini belirtiliyor. Ancak savcılığın çalışanların telefon trafikleri incelemediği öğrenildi. Savcılığın ayrıca kabloların kesilmesinden sonra Şap Enstitüsü'ne teknik bir ekibi görevlendirmediği ortaya çıktı.

BAKANLIĞA DOSYA VERİLMİYOR

Tarım Bakanlığı yetkilileri, savcılıktan dosyayı istediklerini ancak savcılık dosyayı göndermediğini ifade etti. Bakanlık yetkilileri, 'Sanık ile ilgili bir şey tespit edilmediği gerekçesi ile dosyanın kopyasını bakanlığa verilmedi. Soruşturma devam ediyor. Soruşturma gizlilik kararı var.Bir noktaya geldikten sonra paylaşılabileceğini şu anda paylaşamayacaklarını ilettiler. 10 ayda bakanlığa soruşturma da şuraya geldik diye bir yazıda gelmedi. Savcı şimdiye kadar bir şey yapmadı. Onun için dosyayı vermiyor' dedi.

Kablo hırsızlığı olamaz

Eskişehir Yolu üzerinde bulunan Şap Enstitüsü'ne gece yarısı tel örgüleri keserek giren saldırganlar aşıların muhafaza edildiği bölümlerin elektrik ihtiyacını karşılayan güç merkezine girdi. Saldırganlar, burada ilk önce aşıların bozulmadan korunmasını sağlayan bölümlerinin şehir elektrik şebekesi ile bağlantısını sağlayan kabloları kesti. Saldırganlar, daha sonra da yedek güç ünitesinin bulunduğu binaya girerek jeneratörlerin kablolarını kesti.

BİLİNÇLİ BİR SALDIRI

Soruşturmanın adi bir vaka anlayışıyla sürdürüldüğüne dikkat çeken Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileri, 'Saldırı amacına ulaşsaydı hayvancılık büyük bir darbe alacaktı. Böyle bir saldırının adi bir kablo hırsızlığı olamaz. Saldırı amaçlı, bilinçli ve içeriden birilerinin desteği ile yapıldı' ifadelerini kullandı.

Hayvancılık hedef alındı

Yetkililer, Türkiye'nin hayvancılık sektörü için kritik önemdeki şap aşılarının bozulmasının hedeflendiğini belirtiyor.

Yeni Şafak

Bu haber 441 defa okundu.