En Sıcak Konular

'Ödemeyi yapmayı gerekli görmüyoruz'

13 Mayıs 2014 14:32 tsi
'Ödemeyi yapmayı gerekli görmüyoruz' "AİHM'in Kıbrıs tazminatı kararını, uygulanan yöntem ve devletlerarası hukuk bağlamında Türkiye'nin tanımadığı bir devleti muhatap alması noktasında kesinlikle bağlayıcı da görmüyoruz, bu ödemeyi de bu anlamda yapmayı gerekli görmüyoruz"

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Kıbrıs'la ilgili tazminat kararına ilişkin "Uygulanan yöntem ve devletlerarası hukuk bağlamında Türkiye'nin tanımadığı bir devleti muhatap alması noktasında kesinlikle bağlayıcı da görmüyoruz, bu ödemeyi de bu anlamda yapmayı gerekli görmüyoruz" dedi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Liberya Dışişleri Bakanı Augustine Kpehe Ngafuan, Dışişleri Bakanlığı'ndaki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Davutoğlu, AİHM'nin kararına ilişkin olarak Türkiye'nin tazminatı ödeyip ödemeyeceğiyle ilgili soru üzerine, Türkiye'nin Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olduğunu ve AİHM'nin kararlarına saygı gösterdiğini ancak söz konusu karanın hukuk açısından ve AİHM'nin yetkileri bağlamında ciddi çelişkileri bünyesinde barındırdığını söyledi.

"Bu yönüyle bizim açımızdan ödeme bağlamında, kesinlikle bizi bağlayacak veya bizim ödememizi gerektiren bir durum olduğu kanaatinde değiliz" diyen Davutoğlu, AİHM'nin ilk defa iki devlet arasındaki siyasi sorunlar ve bu çerçevede ortaya çıkan bir durumla ilgili bir karar aldığına dikkati çekti. Davutoğlu, "Biz, AİHM'nin taraflardan biri olarak gördüğü devleti hukuken tanımıyoruz. Tanımadığımız bir devletle ilgili herhangi bir mahkeme dönüp de bize bağlayıcı bir karar empoze edemez" diye konuştu.

Söz konusu kararın kayıp şahıslarla ilgili olduğunu hatırlatan Davutoğlu, kayıp 1492 kişiyle ilgili oluşturulan komitenin çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Davutoğlu, söz konusu kararın, daha önce ilan edilen ve karara mesnet teşkil eden birçok işin de kayıp şahıslar ilgili olmadığını ortaya çıkardığını ifade etti. Davutoğlu, "Yani kararın dayandığı zemin hala netliği, berrak olmayan bir zemin" dedi.

AİHM'nin, siyasal sorun bağlamında devletlerarası bir soruna müdahil olarak yetkisini aştığını belirten Davutoğlu, AİHM'nin, kayıp şahıslarla ilgili olarak yapılan teknik çalışmalar sürerken konuyla ilgili hüküm verme yoluna gittiğini ve bunun da doğru olmadığını söyledi.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

AİHM kararının, Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan doğan garantörlük hakkını kullandığı müdahaleyle ilgili olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Eğer (AİHM) bir karar verecekse kayıp şahısların tümüyle ilgili, kayıp olan KKTC Türkleriyle ilgili de bir karar verilmesi ve aynı kriterlerin onlara da uygulanması beklenir. Bu anlamda biz, kararı uygulanan yöntem ve devletlerarası hukuk bağlamında Türkiye'nin tanımadığı bir devleti muhatap alması noktasında kesinlikle bağlayıcı da görmüyoruz, bu ödemeyi de bu anlamda yapmayı gerekli görmüyoruz. Bunun hukuk bağlamında da bir karşılığının olmadığını düşünüyoruz. Bizim hukuki değerlendirmemiz budur. "

Kararın siyasal sonuçları itibariyle de Davutoğlu şunları söyledi:

"Yıllardan sonra adada bir momentum oluşmuş, kapsamlı çözüme doğru gidiş süreci başlamışken ve taraflarda ve uluslararası toplumda bu konuda bir duyarlılık, farkındalık oluşmuşken ve çok önemli bir ortak bildiri zemininde ki, bu konuda hepimiz çok çaba sarf ettik, BM Genel Sekreteri, BM Özel Temsilcisi, bizler aylarca adada çalıştık, böyle bir zemin etrafında bir görüşme trafiği başlamışken Türkiye'yi sanki Kıbrıs sorununun sorumlu tek tarafıymış gibi ilan eden bir mahkeme kararının iyi niyetli olduğuna da objektif olduğuna da inanmıyoruz. Bu kapsamlı çözüm sürecine de en büyük darbeyi vurduğuna inanıyoruz. Eğer adada kapsamlı çözüm isteniyorsa herkesin sorumluluklarının farkında olması lazım."

Davutoğlu, kararın zamanlamasıyla ilgili olarak da davayla ilgili müracaatın 1994 yılında yapıldığını, 2001'de ihlal kararı verildiğini, uzun bir bekleme sürecinden sonra tazminat müracaatı yapıldığını ve davanın şimdi karara bağlandığına dikkati çekti.

AİHM'in yoğun gündemine ve bekleyen birçok dava olmasına rağmen söz konusu davayla ilgili böyle bir zamanlama içinde karar alınmış olmasına işaret eden Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bizatihi kararın zamanlaması bağlamında talihsizliktir ve bizim açımızdan gerçekten bu kapsamlı çözüm sürecine, son derece iyi beklentilerin oluştuğu bir dönemde vurulmuş bir darbe olarak telakki ederiz. Türkiye, hiçbir zaman Kıbrıs bağlamında veya herhangi bir konuda, mahkemeler veya başka yollar üzerinden uygulanacak baskıyı kabul etmez. Böyle bir baskıya direncini her zaman göstermiştir. Bütün Avrupa kurumlarının, Kıbrıs meselesine taraf olan bütün çevrelerin de bilmesi gereken şudur ki: Eğer bütün bu sorunlar çözülecekse masa Kıbrıs'tadır. O masaya iyi niyetle gelinmelidir ve orada aynen 2004'te Türkiye'nin ve KKTC'nin gösterdiği iyi niyetin devamı mahiyetinde herkes iyi niyetini ortaya koymalıdır. Başka yollara tevessül etmek faydadan çok zarar getirir."

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Liberya’nın uluslararası üyelikler konusunda Türkiye'ye verdiği destekten dolayı müteşekkir olduğunu belirtirken, "2015-2016 Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) için yaptığımız başvuruya güçlü destek vermekteler ve bu desteğe ilişkin yazılı teyitlerini bize iletmiş oldular" dedi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Liberya Dışişleri Bakanı Augustine Kpehe Ngafuan, Dışişleri Bakanlığı’ndaki görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Ziyaretin tarihi olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Türkiye ile Liberya arasında ikili ilişkiler anlamında anlaşmalar imzaladık. Bu üç anlaşma ile güzel bir başlangıç yapıyoruz, hem eğitim alanında hem Diplomasi Akademileri arasındaki ilişkiler bağlamında hem de diplomatik pasaport sahibi görevlilerimizin vize muafiyeti çerçevesi anlamında" diye konuştu.

İki ülkenin gelecekteki işbirlikleri anlamında ön görüşme yaptıklarını söyleyen Davutoğlu, “İkimizin de mutabık kaldığı ve bir eylem planı çerçevesinde harekete geçeceğimiz süreçte, önümüzdeki dönemde uluslararası anlaşmaların devreye girmesi için yoğun çaba sarf edeceğiz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde çifte vergilendirmenin önlenmesi, yatırımların teşviki, uluslararası havacılık ve ekonomik işbirliği başta olmak üzere birçok anlaşmayı aramızda tamamlayıp en geç önümüzdeki BM Genel Kurulu marjında imzalanmak üzere ama mümkünse eğer Türkiye’den Liberya’ya bir ziyaretimde veya başka bir karşılıklı ziyarette, bu anlaşmaları imzalayacağız" diye konuştu.

Liberya'nın Türkiye ve Afrika kıtası için önemli bir ülke olduğunu söyleyen Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Liberya, Afrika’da devlet geleneğine ve bağımsızlık bilincine sahip çok eski ve köklü geçmişe sahip bir ülke ve önümüzdeki dönemde de mutlaka çok önemli roller alacak. Çok uzun süren bir iç savaş sonrası sağlanan barış ile Liberya’da kalıcı demokrasinin inşa edilmiş olması, istikrarın sağlanmış olması, hem Afrika kıtası için hem de Türkiye gibi Liberya’nın dostu olan ülkeler için önemli bir gelişmedir.

Biz Liberya Cumhurbaşkanı Ellen Johnson-Sirleaf’in, sadece Liberya’da değil, Liberya’yı aşan faaliyetlerle ve 2011’de aldığı Nobel Barış Ödülü dolayısıyla da Liberya için gurur duymuştuk. Önümüzdeki dönemde bu ilişkiler daha da ivme kazanacak. Diplomatik temsilcilikler kurulması için de karşılıklı iradeye sahibiz. Bu konuda önemli gelişmeler bekleyebiliriz."

- 2015 BMGK adaylığı -

Liberya'nın Türkiye'ye 2015 BMGK adaylığı için destek verdiğinin altını çizen Davutoğlu, "Afrika Birliği üyesi ülkelerle uluslararası işbirliğimiz sürüyor. Liberya’nın uluslararası üyelikler konusunda bize verdiği destekten dolayı müteşekkiriz. Önümüzdeki dönem 2015-2016 BMGK için yaptığımız başvuruya güçlü bir destek vermekteler ve bu desteğe ilişkin yazılı teyitlerini bize iletmiş oldular. Ayrıca, G-20 zirvesi başta olmak üzere Afrika ve Liberya’yı ilgilendiren her konuda Türkiye’nin desteği dost ülkelerin yanında olacaktır" dedi.

- Biden'ın Kıbrıs ziyareti -

Davutoğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden Kıbrıs'ı ziyaret edecek olmasıyla ilgili olarak da söz konusu ziyaretin son derece önemli olduğunu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Ankara'ya ilk ziyaretinde bu konuyu ele aldıklarını hatırlattı.

Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunabilecek uluslararası aktörlerin gösterdikleri ilgiyi olumlu olarak değerlendiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

"1962'deki ziyaretten bu yana, çok uzun bir süreden sonra ABD'nin Kıbrıs sorununa bu bağlamda ilgi göstermesini olumlu değerlendiriyoruz. Her konuyu Türkiye ve KKTC bütün açık yüreklilikle konuşmaya hazırdır ancak Kıbrıs'ın çözüm parametreleri bellidir. Çok uzun bir müktesebatla oluşmuş geniş bir müzakere platformu vardır. Bu çerçevede iyi niyetli yapılacak Biden'in ziyaretini bu çerçevede önemli bir adım olarak görüyoruz, her girişimi, taraflara eşit muamelede bulunulacak her ziyareti tabii çok önemli adımlar olarak değerlendiririz."

Liberya Dışişleri Bakanı Augustine Kpehe Ngafuan, Asya ve Avrupa arasında önemli bir ülke olan Türkiye’nin yaptığı davetten mutluluk duyduklarını belirterek, "Türkiye yıllar içerisinde hem küresel politikada hem de siyasette önemli bir aktör haline geldi. Türkiye’ye IMF toplantısında katılmak için geldiğim 2009 yılı ile şimdi arasında değişmeyen tek şey, Türk misafirperverliği ve bunun için Sayın Davutoğlu’na teşekkür ediyorum" dedi.

Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi adaylığını desteklerini belirten Ngafuan, "Tüm büyükelçilerimize gerekli adımları atmaları için bilgilendirdik. Sizin BMGK’da bulunmanız sadece Türkiye’ye yarar sağlamayacak, hepimizin faydasına olacak. Savunmasız toplumların üzerinde zaten büyük etkiniz varken daha fazla desteğiniz olacaktır" dedi.

Ngafuan, Türk firmalarını Liberya'ya davet ettiği konuşmasında, "Liberya olarak THY uçuşlarının başlamasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Tüm dünyada hayranlıkla bilinen THY’nin, Monrovia'ya uçuş başlatmasını bekliyoruz" dedi.

Liberya Dışişleri Bakanı Ngafuan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bildiğiniz gibi Liberya’da uzun yıllar süren bir iç savaş yasadık. Şimdi ise toplumumuzu yeniden inşa etmeye çalışıyoruz. Halkımızın beklentilerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Birçok başarıya rağmen hala önümüzde zorluklar olduğunu görmekteyiz. Bu çerçevede Türk iş adamlarından Liberya’da daha fazla yatırım yapmalarını istiyoruz. Özellikler deniz ve hava limanlarımızın inşaatı ve rehabilitasyonları alanlarına Türk iş adamlarının yatırımlarını bekliyoruz. TİKA ile yaptığımız görüşmede de TİKA’nın Liberya’da uyguladığı programını genişletmesine karar verdik. Halihazırda Liberya’da birçok faaliyet gerçekleştiren TİKA, yaptığımız anlaşma ile ülkemizdeki hayatın dönüştürülmesine daha fazla katkıda bulunacak."

AA



Bu haber 637 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,051 µs