En Sıcak Konular
AB faiz lobisinin kuşatmasında
13 Nisan 2014 09:33 tsi
Faiz lobisinin AB'nin de altını oyduğu tescillendi.
CEO adlı kuruluşun raporuna göre; JP Morgan, Citigroup, Goldman Sachs gibi devlerin etkili olduğu finans lobisi, AB kurumlarını etkilemek için yılda 123 milyon euro harcıyor.
Corporate Europe Observatory (CEO) adlı düşünce kuruluşunun 9 Nisan'da yayımladığı rapora göre; finans lobisi, Brüksel'de Avrupa Birliği kurumlarını etkilemek amacıyla yılda 123 milyon euro harcıyor. Finans lobisi için Brüksel'de çalışan uzmanların toplamı bin 700'e ulaşıyor. Bu sayı da AB kurumlarında finans alanında çalışan memurların tam dört katı.
İLKE: HER ŞEY SANDIK DEĞİL
AB seçimleri öncesinde yayımlanan rapor "finans lobisinin ateş gücü" başlığını taşıyor. JP Morgan, Citigroup, Goldman Sachs gibi finans devlerinin etkin olduğu lobi, AB kurumlarının yıllar önce almış olduğu borsa işlemlerini vergilendirme kararlarını durdurmayı başarmış durumda. Avrupa Parlamentosu'nun ezici bir çoğunlukla almış olduğu mali vergilendirme kararı böylece unutuldu. "Herşey sandık değildir" ilkesiyle hareket eden faiz lobisi, yasal olarak görünen 123 milyon euronun yanısıra masa altından ödediği milyarlarla karar vericileri satın almayı başarıyor.
TOPLUM DİKKATE ALINMIYOR
Avrupa Birliği'ndeki sendikaların ve insancıl kurumların desteklediği CEO'nun raporu, Türkiye'de kendini sosyal demokrat olarak adlandırıp da bu lobilerin varlığını bile inkâr edenleri utandıracak nitelikte. AB'nin finans konusunda danıştığı 906 kurumdan yüzde 55'i faiz lobisine ait. Yüzde 12'si sanayi, dağıtım vb. gibi diğer sektörlerde. Toplumsal dernek, sendika ve tüketici kurumların oranı sadece yüzde 13. Bu da toplumsal çıkarların sadece yüzde 13 oranında dikkate alındığı anlamına geliyor.
Halkın çıkarlarını savunan kurumların Brüksel'de yaptıkları harcamanın yıllık bütçesi sadece 4 milyon euro; yani finans lobisinin bütçesinin 30'da biri.
DEMOKRASİ İÇİN DAHA AZ LOBİ
Finans lobisi Brüksel'de büyüklü küçüklü 700 kuruluşa sahip. Bunların da 140'i İngiliz kökenli. Doğrudan ABD'den gelen lobiciler de var. Türkiye'deki kimi solcu çevreler bu gerçeğe gözlerini kapatırken Avrupalı demokratlar 2008'de başlayan krizi kastederek "Bu kadar zarara yol açan kurumların bu denli etkileme gücüne sahip olması tehlikeli, demokrasi için daha fazla sandık ve daha az lobi gerekli" demekteler.
Bu haber 1,502 defa okundu.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle