En Sıcak Konular

''Kıbrıs sorunu süre tanımakla çözülemez''

13 Aralık 2013 20:38 tsi
''Kıbrıs sorunu süre tanımakla çözülemez'' Dışişleri Bakanı Davutoğlu, “Türkiye ve Yunanistan, Kıbrıs konusunda ortak bir perspektife yaklaştıkça bu, adaya da barışın gelmesini kolaylaştıracaktır" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ve Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos, Atina'da ikili ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Dışişleri Bakanlığında yapılan görüşmenin ardından basının karşısına geçen iki bakan, görüşmelerin olumlu geçtiğini ve Türk-Yunan ilişkilerinde yeni bir sayfanın açıldığını belirtti.
 
Davutoğlu, başta Kıbrıs ve Türk-Yunan ilişkilerini ele aldıklarını ifade ederek, "Yunanistan'la son yıllardaki ilişkimizi her yerde ve her uluslararası zeminde örnek bir ilişki biçimi olarak takdim ediyorum" dedi.
 
Kıbrıs'ta son haftalarda yoğunlaşan bir müzakere ivmesi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Türkiye ve Yunanistan olarak, yani garantör ülkeleri olarak da Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum halklarının güven unsurları olan iki ülke olarak da bu sürece katkı verme iradesine sahibiz. Türkiye ve Yunanistan, Kıbrıs konusunda ortak bir perspektife yaklaştıkça eminim bu, adaya da barışın gelmesini kolaylaştıracaktır”  dedi.
 
Türkiye ve Yunanistan olarak Doğu Akdeniz’de barış istediklerini söyleyen Davutoğlu, Doğu Akdeniz'deki barışın en önemli kilidinin Kıbrıs’ta barış olduğunu vurguladı. Davutoğlu, Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilerin gelişmesinin iki ülkeyi Avrupa kıtası içerisinde daha güçlü kılacağını belirterek, Ege konusunda sürdürülen istikşafi görüşmeler de dahil olmak üzere barış perspektifine sahip olduklarını ifade etti.
 
Davutoğlu, “Kıbrıs’ta yürütülen müzakerelerde yerleşmiş parametreler çerçevesinde iki toplumlu, iki kurucu devlete dayalı bir barış içinde bir Kıbrıs inşası konusunda bundan sonraki çabalarımızı da sürdüreceğiz“ dedi.
 
KKTC'yi yarın ziyaret edeceğini ifade eden Davutoğlu, barış sürecine katkıda bulunmak için istişareleri sürdürme kararı aldıklarını aktardı. Davutoğlu,  Yunanistan'ın AB dönem başkanlığını Türkiye için bir fırsat olarak telakki ettiklerini belirterek, “Son dönemde AB-Türkiye ilişkilerinde bir ivme var. Bir fasıl açtık, tabiri caizse damarlarda bir yol açtık. Önümüzdeki hafta Ankara'da imzalayacağımız vize muafiyet mutabakatıyla geri kabul anlaşmasını da imzalayarak, Yunanistan'ın AB dönem başkanlığına böyle altın tepsi ile imkan sunarak, yeni bir dönem, ivme kazandıracak yeni bir çerçeve oluşuyor “ diye konuştu.
 
Davutoğlu, Yunanistan’ın AB dönem başkanlığında mümkün olan en fazla faslın açılması, vize müzakerelerinin bugünkü ivmeyle sürmesinin sadece iki ülkeye değil aynı zamanda AB'ye de büyük katkı sağlayacağını vurguladı.
 
Kıbrıs sorunu süre tanımakla çözülemez
 

Kıbrıs müzakerelerinde son birkaç haftadır üzerine yoğunlaşılan açıklama metni konusunda Türkiye’nin yapıcı katkı sağlamaya gayret ettiğine değinen Davutoğlu, KKTC tarafının da birçok konuda esneklik gösterdiğine işaret etti. Davutoğlu, müzakerelerde yeni tartışmalar oluşturmaya ihtiyaç olmadığını belirterek, var olan anlaşılmış zeminde hareket ederek bir an önce müzakerelere geçilmesi gerektiğini söyledi.
 
Davutoğlu şöyle devam etti:
 
“Ama artık Kıbrıs sorununun süre tanımakla çözülemeyeceğini herkes biliyor. Kıbrıs sorunu bundan sonra siyasi iradeyle çözülür. Her şey tartışıldı, ortak bir zemin var. Biz bu iradeyi görmek istiyoruz. Ve bunun için de ben dün BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'la görüştüm, ilgili taraflarla görüşüyoruz. Yunanistan'la çok yapıcı istişareler içerisindeyiz. Önemli olan burada artık bir çözüm noktasında güçlü ve sağlam bir irade sergilemektir. Eksik olan budur. Ortada güzel bir metin vardır. Bu metin üzerinden doğrudan müzakerelere geçmenin vakti gelmiştir."
 
Bakan Davutoğlu, Türkiye'deki azınlıkların durumuna ilişkin bir soru üzerine, Türkiye'nin bu konuda yaptığı büyük reformların herkes tarafından takip edildiğini düşündüğünü belirterek, şöyle konuştu:
 
"Gayrimüslim vakıflara mülkiyet transferi konusunda hiçbir ülkenin yapmayacağı ölçüde geniş bir reformla 1 milyar doları aşan bir mülkün bu vakıflara iadesi sağlandı. Çok açık söylüyorum; başka hiçbir ülkede eski Osmanlı, Türk, Müslüman vakıflarıyla ilgili benzer bir evrensel hukuk uygulaması olmadı. Buna rağmen biz bu adımı atmakta hiçbir beis görmedik. Yine benzer şekilde San Sinod meclisinin oluşumunda Rum Ortodoks Patrikhanesi için de Türkiye'den ne talep edilmişse var olan anlaşmaları da gerektiğinde revize ederek evrensel hukukun gereği neyse onu yaptık."
 
Türkiye'de her zaman 500 yıllık gelenek içerisinde bütün kiliselerin, ortak camilerin, sinagogların aynı ölçüde saygı gördüğüne dikkati çeken Davutoğlu, bundan sonra da bu ibadethanelerin saygı görmeye devam edeceğini kaydetti.
 
Davutoğlu, bu konuda Yunanistan hükümetiyle çok yakın temasın olduğunu, bazı rahatsız verici hususların iki ülke arasında aktarıldığını belirterek, şöyle devam etti:
 
"Bazı camilerdeki bu dini mekanlara uygun olmayan uygulamalar konusunda sıkıntılarımızı dile getirdiğimizde son derece olumlu tepkiler aldık ve gerekli adımları karşılıklı olarak atıyoruz. Hiç merak etmeyin. Türkiye’de de Yunanistan’da da tüm bu konuları açık yüreklilikle konuşabilecek hükümetler var ve biz her zaman bu kültürel mirası koruduk ve o mirasın bugüne kadar intikalinde Ayasofya'yı, 1600 yılında Mimar Sinan'ın yaptığı ekleme ve korunması da dahil olmak üzere nasıl koruduğumuzu nasıl gözümüzün bebeği gibi bu mirasa sahip çıktığımız herkes bilir. Bu çerçevede atılan adımların dini özgürlükler ve dini mekanlara saygı ölçüsünde değerlendirilmesi büyük önem taşır."
 
Atina hayranıyım
 
Doktora çalışmalarını Yunan felsefesi ve Atina üzerine yapmış akademisyen olarak bir Atina hayranı olduğunu söyleyen Davutoğlu, Atina’daki köklü medeniyet birikiminin hem iyi bir izleyicisi hem de hayranı olarak her Atina’ya gelişinde o köklü medeniyet izlerini görmekten büyük mutluluk duyduğunu vurguladı.
 
Aslında şehirlerin ne kadar köklü bir geçmişe sahip olduklarının şehir siluetine yansıyan farklı siluetlerle ortaya çıktığını ifade eden Davutoğlu, "Belki medeniyet bakımından en zayıf şehirler tek tip olan şehirlerdir. Tek tip mabedi, tek tip kültürel kimliği olan şehirlerdir. Oysa köklü geçmişe sahip olan şehirlerin hepsinde camiler, kiliseler, sinagoglar, farklı dini etnik unsurlar kozmopolit bir şekilde yaşarlar. Bu Atina için bir zenginliktir" diye konuştu.
 
Davutoğlu, "Bizim İstanbul’da en gurur duyduğumuz şey belli sokaklara gittiğinizde caminin, kilisenin ve sinagogun yan yana olmasıdır. Türkiye’de de bu ihtiyacı hisseden Hristiyan veya Musevi kalmadı. Ama o mimarinin orada duruyor olması, çan kulesinin cami minaresinin yan yana olması başlı başına bir onur veriyor. Bu nedenle bunları açık tutmak hem ibadet etme özgürlüğünü sağlamak adına önemlidir hem de o şehrin ne kadar zengin bir kültüre sahip olduğunu görmek bakımından önemlidir" dedi.
 
Fethiye Camisi'nin restorasyonu her şeyden önce Atina'ya katkıdır
 
İlk defa Atina'ya 2001 yılında geldiğinde Atina sokaklarını ve Akropolis'i büyük bir hayranlıkla gezdiğini ancak tesadüfen yolunun düştüğü Fethiye Camisi’nin yıkılmak üzere olduğunu görünce içini hüzün kapladığını belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Yıkılmak üzereydi, içinden otlar çıkmış, önünde bir restoran vardır. Akropolis'i ne kadar hayranlıkla seyretmişsem Fethiye Camisi'ni bir o kadar hüzünlü seyretmiştim. Atina'ya çok kültürlülük yakışır. Atina'ya ne kadar çok farklı dinden kişiler gelirse kendisine ait mekanları görmüş olmak, dolayısıyla Atina'nın o köklü geçmişini hatırlamak yakışır. O nedenle Yunanistan hükümetinin Fethiye Camisi restorasyonu konusunda aldığı karar her şeyden önce Atina'ya büyük katkıdır. Yunanistan hükümetinin bu konuda ne kadar hoş ve açık görüşlü olduğunu ortaya koyan bir katkıdır."
 
Atina'ya cami yapılmasıyla ilgili Davutoğlu, "Zaten şu anda öylesine küreselleşen bir dünya içindeyiz ki hiçbir şehir tek dinli değil. Aslında her şehirde her dini topluluk var ve o toplulukların dini ihtiyacını karşılamak da modern, çağdaş, evrensel devletin bir görevidir. O bakımdan son dönemde Yunanistan hükümetinin Sayın Samaras'ın Sayın Venizelos'un attığı adımları hem takdir ediyoruz hem de bu konuda Türkiye olarak birlikte ne yapabileceksek güzel örnekler teşkil etmek adına işbirliği yapmaya hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum" diye konuştu.

aa



Bu haber 833 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,198 µs