En Sıcak Konular

Füzede öncelik Çin'de

6 Aralık 2013 12:31 tsi
Füzede öncelik Çin'de Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, canlı yayında soruları yanıtladı.

Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, Uzun Menzilli Hava Savunma Sistemi ile ilgili ihale sürecinin tamamlandığını ve önceliğin Çin'de olduğunu söyledi. Bayar, Çin'le sonuç alınamazsa diğer firmalara geçeceklerini söyledi.
    
Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, NTV canlı yayınında soruları yanıtladı.

Uzun Menzilli Hava Savunma Sistemi ile ilgili ihalede Çin ilk sırada yer almıştı. Bayar, "Tekliflerin güncel tutulması için süre uzatılmıştı. Bu anlamda bir temas gerçekleşti mi?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"İhale sürecinde yaptığımız şu. Bu ihtiyaca cevap verecek en iyi çözümü bulmak. Biz iyi bir ihale oluşturduk. Bu alanda dünyadaki 4 çözümde ihaleye girdi.

Çin dışında ABD ve Fransa-İtalya ortaklığından henüz resmi bir teklif gelmedi. Bizim açımızdan aslında ihale süreci tamamlandı. Bundan sonra o sıralamaya göre görüşmeleri yapıyoruz. 2. ve 3. sıradaki firmalara teklifimiz şu; teklifinizi güncel tutun, birinciyle sonuç alamazsak size geçeceğiz. Yeni teklifler sunulabilir ama bugün sunulmuş yeni bir teklif yok.

Birinci sıradakiyle sonuç alamazsak diğerlerine geçeceğiz. Rekabet ve ihale süreci devam ediyor demek doğru olmaz. Bu süreç tamamlandı. Bundan sonra teklif iyileştirilirse birinciyle sonuç alamazsak diğerlerine geçeceğiz."

Uzun Menzilli Hava Savunma Sistemi ile başlayalım. Bu ihale Türkiye'ye ne gibi yetenekler kazandıracak?

Hava savunma sistemleri diyince tabi silahlı kuvvetlerin temel yeteneklerinden biri olması gereken bir alan bu. Bunu alçak, orta, yüksek irtifa diye de ayırabiliriz. Burada konuştuğumuz yüksek irtifa hava savunma sistemi. Türkiye hava sahasının düşman unsurlarından korunması tabi önce bunların tespit edilmesi ve gerekirse müdahalede bulunması birinci görevi. İkinci görevi de balistik füzelere karşı koruması ancak bu daha sınırlı bir yetenek. TSK envanterinde şu anda artık miadını doldurmuş sistemleri yenilemek için yaptığımız ihaleler. Bizim için son güncel gelişmelere bakılarak gelişen bir süreç değil en az 10 senelik bir geçmişi var.

Türkiye bunu yerli imkanları ile üretme şansı var mıydı?

2006-2007 yıllarında bu ihale başlamadan önce bir fizibilite yaptırdık ve bütün sanayimizin katılımıyla gerçekleştirdik. Alçak ve orta irtifa sistemlerini Türkiye kendi teknolojileriyle yapabilir sonucu çıktı. Bu iki projede başladı. Yüksek irtifada bizim uluslar arası çözüm ihtiyacımız olduğunu ortaya çıkardı.

Çin'le yapılan müzakerelerin devam ettiğini biliyoruz ama bu tepkiler doğrultusunda bir yavaşlatma ya da durma söz konusu oldu mu?

Bu ihtiyaca cevap verecek en iyi çözümü bulmak ve bunu da en rekabetçi şekilde bulmak bizim görevimiz. Bizim için başarı, biz iyi bir ihale oluşturduk. Aynı ihalede batıdan doğudan sitemlerin birlikte yarışması çok olağan bir durum değil.

Tekliflerin güncellenmesi için 31 Ocak'a kadar bir süre tanınmıştı. Çin dışında Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa-İtalya ortaklığından size dönük yeni bir teklif bir girişim oldu mu acaba?

Resmi bir teklif gelmedi henüz. Bizim açımızdan ihale süreci aslında tamamlandı. Şimdi o sıralamaya göre bir sözleşme görüşmeleri yapıyoruz. Bizim dediğimiz tekliflerinizi güncel tutun birinciden sonuç alamazsak size geçeceğiz. Ama henüz bize ulaşmış yeni bir teklif yok.

Peki sözleşme konusunda Savunma Sanayi Müsteşarlığı imza yetkisine sahip ama eğer sözleşme imzalama aşamasına gelirse yeniden toplanıp icra komitesinde görüşülür mü yoksa yeniden Başbakan'ın onayına mı sunulacak nasıl bir süreç izlenecek acaba?

Bizim aldığımız yetki alınan teklife göre sözleşmenin oluşturulması. Ama bunu sonucunda alınan teklif ve oluşan sözleşmede bir takım zorluklar görürsek icra komitemize geri gidip tekrar arz edeceğiz. O zaman ikinci, üçüncüye geçiyoruz diye bir bilgi sunmamız gerekir. Ama süreç olarak icra komitesi bize bu yetkiyi vermiş bulunuyor.

Ne kadarlık bir süre öngörüyorsunuz? Çin'le birlikte gerçekleştireceğiz dediğimiz tarih hangi tarih olacak?

Birkaç aşamadan geçerek bu sonuca varacağız. Birinci aşama bu değerlendirmeyi yaptığımız taktirde bunu bir iki ay içinde bitirmeyi hedefliyoruz. Ondan sonra sözleşmenin detayı yine çalışılacaktır tabi bunu da 2014'ün ilk yarısında tamamlarız imzaları atmak üzere. Ondan sonra bu proje kredi finansmanıyla yapılacak bu kredinin de müzakeresini hazine müsteşarlığımız yapacak. Orada da o kredi anlaşması onaylandıktan sonra bizim sözleşmemiz yürürlüğe girecek. Bu adımlarda bir sıkıntı yaşanırsa yine ikinci üçüncüye dönülebilir.

Çin firmasının adı ortaya çıktığından beri özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nden ve NATO'dan tepkiler yükseldi. Sizce bu tepkiler ticari mi yoksa siyasi temele dayanan eleştiriler mi?

Biz NATO üyesi bir ülkeyiz ve müttefiklerimizin hassasiyetlerini dikkate almak durumundayız. Zaten bu sistemin entegrasyon konuları gerek bizim savunma sistemimize, gerek NATO ile irtibatlı olması gereken kısımları zaten projenin kriterlerinden biri. Bununla ilgili de bizim nasıl yapacağımız belli. Bundan sonrasında istişarelerimiz devam edecek. Onların hassasiyetleri bilgi güvenliği konusunda teknoloji konularında muhakkak bize dikkate alacağız bunları.

Çin ismi ortaya çıktığında böyle tepkiler geleceği göz önüne alınmış mıydı?

Muhakkak. Batı sistemi olmayan bir sistem yani Rus sistemi de seçilse bu hususların dikkate alınması gerekeceği biliniyor. Bizim açımızdan bu siyasi bir karar değil. Türkiye'nin ihtiyaçlarına menfaatlerine en uygun çözümü seçiyorsunuz.

Tepkiler geldi ama somut bazı adımlar da gelmeye başladı. ASELSAN'ın bir Amerikan şirketinden danışmanlık teklifi ve bu teklifin de bu ihale gerekçesi ile reddedildiğine ilişkin haberler yer aldı. Buna benzer başka adımlar da gelebilir mi?

Biz burada siyasi bir adım atmıyoruz ama Türkiye burada bu türden bir yaklaşımla karşı karşıya kalırsa şu an erken ama diyelim öyle bir noktaya doğru gittik. Türkiye'nin aslında savunma sanayi alanında yatırımları, çalışmaları ve iradesini şekillendiren başlangıç malum 1974 Kıbrıs Harekatı'nın arkasından gelen ambargodur. Türkiye bir yola çıktı savunma sanayisinde kuracak geliştirecek. Şimdi böyle bir tavırla karşı karşıya kalırsa, bu çalışmalarımızı hızlandırır ancak. Savunma sanayisini de biz barış ve huzur dönemleri için kurmuyoruz. O taktirde böyle bir şeyle karşılaşırsak bize etkisi böyle olacaktır. Türkiye eğer tankını, insansız hava aracını, savaş gemisini, helikopterini, uçaklarını yapmaya başlamışsa bunu düşünüyorsa bunu yarım yapamazsınız. Bunlar yapılabilir bunu gördük.

Çin'le bu iş biter şeklinde bir oran vermeniz mümkün mü?

Bizim açıkçası daha önceki projelere bakarsak ikinci teklife geçtiğimiz pek bir projemiz yok. Ama her zaman bir kapıyı aralık bırakmak lazım.

Atak projesini konuşmak isteriz biraz. Kabul testlerinin sonuncusundan geçemedi. Takvim sarktı mı biraz ne gibi sıkıntılar var?

Bu işler hakikatten uluslar arası standartlar ve sistem neyi gerektiriyorsa o şekilde yapıyoruz. Biz yaptık oldu gibi bir yaklaşım yok. Standartlar neyse bunu talep ediyoruz. Bu zorluklar dolayısıyla yaşanır her projemizde.Haftalarla ifade edeceğimiz bir noktaya geldik diye düşünüyorum ben. Her adımda bu sorunları çözüyoruz ve ürün daha mükemmel hale geliyor. Biz bu sistemleri kullanıma verdiğimiz de bu geri besleme devam edecek. Bu aslında bizim savunma sanayi teknolojimizi geliştirme ve derinleştirmemizin en önemli dinamiğidir.

Hürkuş seri üretime geçecek ama ilerleyen dönemde silah taşıyabilir bir kapasiteye ulaşacak mı?


Ulaşacak, çünkü tasarımında bu dikkate alındı. Şu anda Hürkuş'un bir buçuk ton görev yükü taşıma kapasitesi var. Bu da dünyada yeni gelişen bir konsept.

2023 hedeflerinden birisi milli savaş uçağı. Kavramsal tasarım aşaması devam ediyor ne aşamadayız artık?

Daha çok başındayız ama önce tabi kavramsal tasarımın ortaya çıkması gerekiyor. Burada şu anda üç alternatif konsept tasarım ortaya çıkmış durumda. Önümüzdeki 6 ay içinde de bunlardan biri seçilecek. İcra komitemize bir sunum yapacağız ve sonraki aşama içinde bir planlama şekilleniyor. Bundan sonra da seçilen uçağın tasarım geliştirme aşamaları başlayacak.10 yılda ilk uçuşumuzu yapacağız ikinci 10 yılda üretip silahlı kuvvetlere vereceğiz 3 on yılda bu artık harekat yapan bir uçak olacak.

Altay tankı projesine geçelim test aşamaları nasıl ilerliyor? Bir yandan da motor tartışması var Türkiye artık kendi dizel motorunu üretme niyetinde bu çalışmalar ne seviyede?


Kara araçları alanı savunma sanayimizin aslında son derece olgunlaştırdığı bir alan. Tankta bunun en üst kademesidir. Orada 2013 ve 14 yılları projemizde son testlerin yapılacağı yıllar. Otomotiv yetenekleri, atış yetenekleri, kendisini koruması testlerini yapıyoruz ve oldukça iyi gidiyor. Bundan sonra seri üretim planlamasına önümüzdeki sene başlayacağız. Motor konusu çok önemli bir konu bundan sonraki dönemde Türkiye'nin gündemini işgal edecek konulardan biri. Dizel motorlar için bir çalışmamız var. İki yerli firmamızın teklifi var, iki ülkeden de teknik destek ama oradaki mühendislik şirketlerinden Almanya ve Avusturya bunlar. Japonya'nın da bir alternatif önerisi oldu onlarla da görüşmemiz gidiyor. Burada biz bir motorun lisanslı üretimini hedeflemiyoruz kendimize ait olacak bir motorun geliştirilmesini ve bunu yaparken bir takım teknolojik desteği almak. Şu andaki geliştirme takvimleri 5 sene civarında. Bizim belki Altay tankının ilk paketini hazır motorla vermemiz anlamına gelir devamında kendi motorumuzu koymamız anlamına gelir.

TSK'da uzun yıllardır G3 piyade tüfekleri kullanılıyor ne zaman yeni bir silaha sahip olacak Türk askeri?

En önemli konu bu aslında. Orada artık son noktadayız tüfek tamam bütün testleri geçti başarıyla. Seri üretim için bir iki yüz tüfeklik bir pilot parti üretimini yapıyoruz bu bitince seri üretime başlıyoruz. Önümüzdeki yaz aylarında ilk seri üretim tüfeklerimiz birliklerimize vermeye başlayacağız. Bütün envanteri yenilemek olarak bakarsak bir 10 sene gideriz. Hafif silahların tamamında, tabancada da çalışıyoruz Türkiye'nin marka bir tabancası da çıkacak.

ntvmsnbc

Bu haber 1,308 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,751 µs