Geçtiğimiz hafta başında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlunun kritik Irak ziyaretine eşlik ettik. Önce Bağdat, sonra Necef ve Kerbela. Buradaki notlara geçmeden önce daha önce yapılan kritik bir görüşmeyi hatırlayalım.
Tarih 29 Mart 2011. Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan, Irak ziyaretinin Necef ayağında Şiilerin yaşayan en büyük dini otoritelerinden Ayetullah Sistaniyi ziyaret ediyor. O günleri şöyle özetlemiştim:
Başbakanın ziyaretinde en çok dikkatimi çeken, Necefte Şiilerin Iraktaki en büyük otoritesi Ayetullah Ali El Sistani ile görüşmesi oldu. Nedeni şu. Birincisi, Sistani bir hayli hasta ve neredeyse çok az görüşme yapıyor. İkincisi bu görüşmelerin içinde siyasi olanı çok az. Üçüncüsü, Sistani, Şii bir din adamı, ancak İranla arasında hayli mesafeli bir ilişki var. Bir dördüncüsü, Türkiyede yaşayan Şiilerin arasında Sistaniye bağlı hatırı sayılır bir kitle var.
Peki bu görüşme, Ankaranın bir Şii kartı açtığına mı işaret ediyor? Kısa vadede bu çok zor; ama geleceğe baktığınızda Irak Şiilerinin İran parantezinde yer almaktan sanıldığı kadar hoşnut olmadığı hesaba katılırsa, gelişmeler çok farklı bir yön kazanabilir. (Star, 31 Mart 2011)
Erdoğanın bu ziyaretinde gündeme ayrıntıları yansımayan bir talep vardı. Sistani, Başbakandan Bahreyndeki Şiilere yönelik, özellikle Suudi Arabistan rejimi eliyle yapılan zulümle ilgili yardımcı olmasını istemişti. Başbakan bu notu hemen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğluna iletti. Davutoğlu Bahreyne giderek bu konuda önemli temaslarda bulundu.
Bu kez tarih 11 Kasım 2013. Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, beraberindeki heyetle Sistaniyi ziyaret etti. Davutoğlu, görüşme sonrasında Daha çok ilmi konuları esas alan bir görüşme olduğunu ifade etse de, başbaşa geçen bir yarım saatlik bölümde neler konuşulduğunu öğrenemedik.
Peki bu görüşmeden sadece birkaç gün sonra basına yansıyan şu habere bir bakalım.
Habere göre Ayetullah Sistani, hem Irak Başbakan Nuri El Malikiye, hem de Suriye Devlet Başkanı Beşar Esada mezhep çatışmalarının son bulması için çekilme çağrısında bulundu.
Sistani, Beşar Esadın iki buçuk yıldır devam eden şiddete rağmen iktidarda kalmaya devam etmesinin doğru olmadığını belirtti. Sistani ayrıca, Irakta da toplumun tüm kesimlerine hitap eden, herkes tarafından kabul edilebilen bir başbakana ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Bakalım bu gelişmeler bölgede nasıl bir yankı bulacak. Kimleri ne kadar rahatsız edecek. Türkiyenin gücünden ve nüfuzundan rahatsız olanların uykusunu kaçırmak istemezdim ama, Davutoğlu-Sistani görüşmesinin hemen ardından bunların gündeme gelmesini birlikte okumak yararlı olabilir diye düşündüm.
Nasuhi Güngör / Star (ilgili kısım)
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle