En Sıcak Konular

Yeni Türkiye'yi hep birlikte inşa ediyoruz

16 Kasım 2013 16:01 tsi
Yeni Türkiye'yi hep birlikte inşa ediyoruz Başbakan Erdoğan ve Barzani'den tarihi mesajlar!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kantar Köprülü Kavşağında düzenlenen toplu açılış törenine katıldı ve halka hitap etti.

"Kardeşlik şehri Diyarbakır, sizi yürekten selamlıyorum, sizleri hasretle selamlıyorum" diye sözlerine başlayan Erdoğan, Diyarbakır'ın tüm ilçelerini, Türkiye'yi ve Diyarbakır'ın kardeş şehirleri olduğunu söylediği Mekke, Medine, Kudüs, Şam, İstanbul ve Erbil'i selamladı.

Hakkari Şemdinli'den, sınırdan 81 yıl önce 21 Haziran 1932'de çok önemli misafirler geldiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Toprakları uçaklarla bombalanmıştı, köyleri yakılmış, yıkılmıştı. Eşleri, dostları, akrabaları katledilmişti. Yerlerinden, yurtlarından, yuvalarından kopmuş, sürgüne hüküm giymişlerdi. Şemdinli'den kardeşlerinin yurduna, kardeşlerinin yuvasına, hanesine Türkiye'ye geldiler. Buradaki kardeşleri onları muhabbetle kucakladılar. 'Hoşgeldiniz, burası sizin evinizdir' dediler. Tarih boyunca yaptıkları gibi sofradaki ekmeklerini onlarla paylaştılar. Gelenlerden bir tanesi şunu söylüyordu: 'Biz Türkiye'de asılmayı bekliyorduk, idam edilmeyi bekliyorduk zira Türkiye üzerinde bizi tutuklamak ve asmak için ağır baskı vardı ama biz Türkiye'ye seve seve geldik. Çünkü ölsek de Türkiye'de ölmek istiyorduk. Türkiye'de beklediğimiz akıbet bizi karşılamadı, çok iyi muamele gördük.' Evet, bunu söyleyen Molla Mustafa Barzani'ydi.

Merhum Kadı Muhammet'in dediği gibi Allah'a, dine, İslam dininin önderine inanmış Müslüman milletinde nasıl ki doğruluk dürüstlük ve sadakat varsa bütün bu özellikler Molla Mustafa Barzani'de de vardı. İşte o Barzani 81 yıl önce kardeşlerinin ülkesi Türkiye'ye misafir oldu. Bugün de Molla Mustafa Barzani'nin oğlunu, değerli dostum Mesud Barzani'yi Diyarbakır'da misafir ediyoruz. Ankara'da İstanbul'da defalarca ağırladığımız Sayın Mesud Barzani'yi bugün bir kez de Diyarbakır'da ağırlıyoruz. Tıpkı babanız, amcalarınız gibi kardeşlerinizin toprağına ve onların ülkesi Türkiye Cumhuriyeti'ni Diyarbakır şehrimize hoşgeldiniz. Sizi, sizin şahsınızda Kuzey Irak Kürdistan Bölgesi'ndeki değerli kardeşlerimizi muhabbetle selamlıyorum."

Keşke bugün biri daha aramızda olsaydı...

Diyarbakırlı şair, düşünür Sezai Karakoç'un " Diyarbakır sadece Türklerin değildir,Diyarbakır sadece Kürtlerin değildir. Diyarbakır sadece Arapların değildir. Tıpkı Erbil gibi Diyarbakır hepimizindir" sözlerini anımsatan Erdoğan, "Biz, Erbil'de kendimizi kendi şehrimizde hissettik, siz de kendinizi şehrinizde hissedin diyorum" ifadelerini kullandı.

"Keşke bugün biri daha aramızda olsaydı. Bu toprakların bir başka sesi, bir başka nefesi daha aramızda olaydı" diye konuşan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Diyordu ki: 'Üzülme sen üzülme, başını öne eğme, gün olur kavuşuruz dert etme Diyarbakır. Ağlama sen ağlama, kanlı bezler bağlama, bu yangın söner bir gün ağlama Diyarbakır. Ey fırtınalı bayır, ey mazlum Diyarbakır, dağlarında kızıl ateş, alnımda kızıl bakır, çiğdemler solar gibi anneler yanar gibi dizlerine döküldüm ağlama Diyarbakır', 'Ben yandım siz yanmayın Allah aşkına' diyordu. 'Şimdilik hoşçakalın çözüm' diyordu. 'Hoşçakal ey sevgilim Türkiye' diyordu. Ne var ki vatana hasret, dosta hasret, kardeşe hasret şekilde tam 13 yıl önce bugün, bir 16 Kasım'da gurbette hayata veda etti. Ahmet Kaya'yı Diyarbakır'ın, Malatya'nın evladını, Türkiye'nin sesini, nefesini sevgili dostum Ahmet Kaya'yı vefatının 13. seneyi devriyesinde rahmetle yad ediyorum."

''Dağdakilerin indiğini, cezaevlerinin boşaldığını''...

Başbakan Erdoğan, şiddetin hiçbir sorunun çözüm yöntemi olmadığını, acıdan, ölümden, kandan, gözyaşından başka hiçbir şeyi getirmediğini ve getirmeyeceğini vurguladı.

Erdoğan, "İşte onun için Diyarbakır'ın bu sürece sahip çıkmasını istiyorum. Diyarbakır'ın tehditlere, sabotajlara, kışkırtmalara karşı tek yürek olmasını özellikle diliyorum. Çocuklarımızın canı üzerinden, kanı üzerinden hesap yapanlara, Diyarbakır'ın 'yeter artık' demesini istiyorum. 'Yeter artık' demeye var mıyız? Artık hiç kimse yoksul Kürt çocuklarının, yoksul Türk çocuklarının kanı üzerinden rant hesabı yapmasın. Hiçbir devlet, hiçbir çete, hiçbir lobi bizim çocuklarımızı kullanarak, çıkar hesabı içine girmesin. Allah’ın izniyle milletin hayır duasıyla, Allah ömür verirse inşallah gelecek çok daha iyi olacak. Dağdakilerin indiğini, cezaevlerinin boşaldığını, 76 milyonun kucaklaştığını, bir olduğunu, beraber olduğunu, birlikte büyük Türkiye, yeni Türkiye olduklarını göreceğiz hiç endişeniz olmasın" diye konuştu.

Bu yeni süreçte Diyarbakır'ın hakem olmasını istiyorum

Diyarbakır'ın bölgenin kutup yıldızı bir şehir olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, "Diyarbakır, mürşit yani yol gösterici bir şehirdir. Diyarbakır, Zülküf ve Elyesa Peygamberlerin, Asabı İkram'ın, evliyanın şehridir. Diyarbakır Mekke, Medine, Kudüs ve Şam'ın ardından İslam coğrafyasının beşinci Haremi Şerif'i sayılan bir şehirdir. Şunu bilin ki, eğer Diyarbakır huzurlu olursa Erbil daha huzurlu olur, eğer Diyarbakır huzurlu olursa Kamışlı daha da huzurlu olur, Diyarbakır refah içinde, barış içinde olursa hem Türkiye refah, barış ve huzur içinde olur. Unutmayın sizin sorumluluğunuz büyük. Bu yeni süreçte Diyarbakır'ın hakem olmasını, mürşit olmasını, sürece yol göstermesini, sürece ışık tutmasını istiyorum" diye konuştu.

Bir sefer de Diyarbakır'a eski rakamla, 880 trilyonluk yatırım kazandırdık

Bugünkü törenle Diyarbakır'a toplamda, eski rakamla, 740 trilyon liralık yatırım kazandırdıklarını bildiren Erdoğan, yarın Bismil'e ardından da Ergani'ye geçeceğini ve burada açacakları eserlerle bir seferde Diyarbakır'a 880 trilyonluk, Dicle Üniversitesi'ne de 18 trilyonluk liralık yatırım kazandırdıklarını açıkladı.

Erdoğan, şunları söyledi:

"Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımız Diyarbakır'a bu açılışta 6 köprülü kavşak inşaat etti onların açılışını yapıyoruz hayırlı olsun.  Diyarbakır-Siverek yolu bitti. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız il genelinde 168 trilyon liralık hizmet ve yatırımı tamamladı. Milli Eğitim Bakanlığımız, Diyarbakır'a yeni 265 derslik, 2 pansiyon, 1 spor salonu kazandırdı. Orman ve Su İşleri Bakanlığımız, Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Kalkınma, İçişleri, Aile ve Sosyal Politikalar, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlıklarımız çeşitli eserleri Diyarbakırımıza kazandırdılar.Diyarbakır Valiliğimiz, Vakıflar Genel Müdürlüğümüz önemli hizmetleri bitirdiler. Bilim Yayma Vakfı sivil toplum örgütü olarak Diyarbakır'a 2 öğrenci yurdu kazandırdı. Bunların hepsini bugün açıyor, Diyarbakırımıza kazandırıyoruz."

Irak Kürt Bölgesel Yönetim Başkanı Mesut Barzani'ye, Erbil'den gelerek heyecanlarına ortak olması dolayısıyla teşekkür eden Erdoğan, "Şivan Perver'e ülkesine, topraklarına, ana baba ocağına 37 yıl sonra tekrar hoşgeldin diyorum. Diyarbakır'a kazandırdığımız 880 trilyon liralık eser ve hizmetlerin hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın konuşmada öne çıkan bazı başlıklar şöyle:

"Bugün Diyarbakır'daki bu buluşma, bu muhabbet, bu hasret giderme var ya bugün Diyarbakır'da aynı gökyüzünün altına kurduğumuz şu muhabbet ortamı var ya inanıyorum ki Yunus Emre'nin, Mevlana'nın, Hacı Bektaş Veli'nin ruhunu muazzez etmiştir"

"Tam 37 yıl süren bu anlamsız, bu acı, bu kederli, hüzünlü özleme bugün artık son veriyoruz. Türkiye'nin sesini, bu toprakların sesini bugün artık vatanıyla aşkıyla sevdasıyla buluşturuyoruz. Nihayet hoş geldin Şivan Perver"

"Yeni Türkiye'de öteleme, horlanma olamaz, yeni Türkiye'de inkar, ret, asimilasyon olamaz, olmayacak. 11 yıl boyunca bunların hepsini elimizin tersiyle ittik. Bundan sonra da bu topraklarda nifak, ayrışma, nefret, ötekileştirme Allah'ın izniyle olmayacak. Bunları yanımıza yaklaştırmayacağız, tıpkı 23 Nisan 1920'de olduğu gibi"

"Yeni Türkiye'yi bu ülkedeki herkesle inşa ediyoruz. Her etnik unsurla, her inanç unsuruyla, her mezheple birlikte inşa ediyoruz. 1920'de TBMM'de, Türk, Kürt, Arap, Laz, Gürcü, Çerkez, Boşnak, nasıl bir ve beraber oldularsa İstiklal Savaşı'nı nasıl birlikte verdilerse Cumhuriyeti nasıl birlikte kurdularsa yeni Türkiye'yi de o ruh, o öz, o kardeşlik ruhuyla yeniden imar ediyoruz, ayağı kaldırıyoruz"

Aynı medeniyetin mensuplarıyız

"Biz pazara kadar değil, mezara kadar, mahşere kadar, biriz beraberiz. Biz aynı coğrafyanın aynı toprakların, aynı medeniyetin mensuplarıyız"

"Diyarbakırlı kardeşim, Kürt kardeşim, Türk kardeşim, Zaza kardeşim, Arap kardeşim, bu Cumhuriyet senin Cumhuriyetindir, bu Cumhuriyet ne kadar İzmirlinin, ne kadar İstanbullunun, ne kadar Ankaralının Cumhuriyeti ise işte o kadar da senin Cumhuriyetindir"

"Cumhuriyet'in ardından olduğu gibi bir tek parti zihniyetinin, dayatmaların, zulümlerin, farklı formatlarda inkar ve reddin oluşmasına asla izin vermeyeceğiz. Doğu Anadolu'da, Güneydoğu Anadolu'da yeni bir tek parti anlayışının hüküm sürmesine müsaade etmeyeceğiz"

"Bu aydınlıktan bu huzurdan bu kardeşlikten rahatsız olanlar da var. Gençlerin yaşamasından, kucaklaşmadan, muhabbetten rahatsız olanlar da var. Uyuşturucu satamadığı için rahatsız olanlar var. Gençlerin kanını içemediği için rahatsız olanlar var. Kardeşliğimizin pekişmesinden, Türkiye'nin büyümesinden güçlenmesinden rahatsız olanlar var"

"İşte bunlar bu güzel süreci, bu baharı, bu umut ve huzuru sabote etmek için her yolu deniyorlar. Her yolu deneyecekler. Dün Nusaybin’de böyle bir sabotaj gerçekleştirdiler huzura barışa kardeşliğe kurşun sıktılar. Bunlara fırsat vermemeliyiz, bunlara imkan vermeyeceğiz"

"Zalimin değil kendi halkının, kendi kardeşlerinin, mazlumların yanında durmak esastır. Ayrılıktan, çatışmadan, savaştan yana değil her zaman barıştan, dostluktan, kardeşlikten yana olmak önemlidir. İşte onun için Kak Mesut başarılı oldu. İşte onun için Mesut kardeşim tarih yazdı"

Erdoğan ile Barzani tören alanına beraber geldiler

Başbakan Erdoğan, toplu açılış töreninin yapılacağı alana Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani ile Başbakanlığa ait otobüsle geldi. Yol boyunca halkı selamlayan Erdoğan ve Barzani, tören alanındaki platforma çıkarak meydandakileri selamladı.

Diyarbakır Kantar Kavşağındaki toplu açılış törenine  Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mevlüt Çavuşoğlu, Güldal Akşit, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala,Diyarbakır ve çevre illerin milletvekilleri, Diyarbakır Valisi Mustafa Cahit Kıraç da katıldı.

Açılışın yapıldığı alana asılan "Selahaddin'in torunları, asrın fatihini selamlıyor. Yürek yüreğe, omuz omuza yürüyerek", "Bir daha kardeş kanı akmasın diye, bir daha anneler ağlamasın diye zehirse zehri biz içeriz" yazılı pankartlarla, anlamı "gün bir olma, gün kardeşlik günü" olan Kürtçe dövizler ile Rum süresi 22. ayetindeki "Göklerin ve yerin yaratılması dillerimizin ve renklerimizin farklı olması da O'nun ayetlerindendir" ifadelerinin yer aldığı pankartlar dikkati çekti.

Gözyaşlarını tutamadılar

Sanatçılar Şivan Perver ile İbrahim Tatlıses, alana birlikte gelerek, protokoldekileri selamladı. Perver ve Tatlıses'in düetinde Emine Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı Arınç, göz yaşlarını tutamadı.

Erdoğan, konuşmasının ardından IKBY Başkanı Mesut Barzani, Başbakan Yardımcıları, bakanlar ve protokoldekiler, kurdeleyi kesmek için platforma çıktı.

Başbakan Erdoğan, "Diyarbakır'ın şahsında, tüm bölgeye, birliğimizin, beraberliğimizin ve tüm ülkemizin barışına vesile olsun diyorum. Allah yar, yardımcımız olsun diyorum. İnşallah gelecek çok daha güzel olacak, çok daha iyi olacak, aydınlık olacak" diyerek kurdeleyi kesti.

AA



Bu haber 1,322 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,342 µs