En Sıcak Konular

Gül'den 'felaket senaryo' uyarısı

5 Ekim 2013 10:21 tsi
Gül'den 'felaket senaryo' uyarısı 'Önümüzde iki senaryonun olduğuna inanıyorum...'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Stratejik İletişim Merkezi (STRATİM) tarafından düzenlenen 4. İstanbul Forumu’nda yaptığı konuşmada Ortadoğu’daki gelişmeleri değerlendirdi. Küresel bir dönüşüm sürecinden geçildiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
KARARI  DESTEKLİYORUZ: Son dönemdeki belki de tek olumlu gelişme, insanların vahşice katledildiği kimyasal silah saldırısından sonra yürütülen diplomatik süreç sonucunda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin Suriye konusunda nihayet bir karar kabul etmiş olmasıdır. Alınan son kararı, her halükarda memnuniyetle karşılıyor ve uygulanmasını destekliyoruz. Bu bağlamda ABD ve İran liderlerinin başlattıkları doğrudan yapıcı temasları da önemli buluyor ve destekliyoruz.  
RADİKALLEŞME olur: Bu süreç uzun sürerse bu süreci ortaya çıkaracağı kaçınılmaz netice bir radikalleşme olacaktır. Karıncayı ezmeyen insanlar, o ortam ve iklim içinde akıllarından geçmeyecek işleri yapar hale geleceklerdir ve maalesef bugün 2,5 sene geçmiştir ve bu ortam içinde böyle bir yapı oluşmaktadır. Sürecin bu kadar uzamasına yol açan uluslararası camia olmuştur. İki sene önce gayet mütedeyyin, vatansever, kendi inançlarında olan düzgün insanlar, böyle bir ortam ve mücadele içinde büyük bir çoğunluğu bu noktaya gelmiştir. Süre uzarsa bu süre içinde hiç kimsenin rüyasında görmeyeceği gelişmeleri orada görmek mümkün olacaktır. Suriye meselesi, maalesef giderek ‘aşırı unsurların mı’ yoksa ‘Baas tarzı bir rejimin mi’ kontrolündeki Suriye ikilemi arasında sıkıştırılmaktadır.
1. CENEVRE BAŞARISIZ: Suriye krizinden çıkışın yolu diplomatik ve siyasi çözümdür. Başından beri kapsamlı bir stratejinin olmadığını görüyoruz. Bir yaptırım mekanizması olmayan ve somut takvim ve modaliteye bağlanmış bir geçiş sürecini kapsamayan 1. Cenevre Mutabakatı taktik münazaralarla yapıldığı için başarısız olmuştur. 2. Cenevre Konferansı’na ilişkin hazırlıklar şüphesiz ki olumlu gelişmelerdir. Bu süreçte Cenevre 1’de yapılan hatalar tekrarlanmamalı, diplomatik muğlâklığa yer bırakılmamalıdır.  
FETRET DEVRİ Mİ?: Bu süreç sonucunda, 21. yüzyılda, bu bölgede, istikrar, barış ve refahın hüküm sürdüğü bir Rönesans devri mi, yoksa bir kısım bölgesel rekabet hesapları uğruna, hangi mezhep veya etnik gruba mensup olursa olsun, milyonlarca insanın yeni ızdıraplara maruz kalacağı bir bölgesel ‘fetret devri’ mi başlayacaktır?
FELAKET SENARYOSU: Önümüzde iki senaryonun olduğuna inanıyorum. Birincisi, jeopolitik güç dengesi siyasetin izlendiği senaryolardır; öteki ve hasım gören etnik kimlik siyasetiyle birleştirilmesidir ki, bu İslam dünyasının Avrupa’dakine benzer bir Ortaçağ karanlığına taşınması demektir. Şu anda maalesef böyle bir dönem başlangıcındayız.
Medeniyetler çatışmasından daha vahim bir medeniyet içi çatışmaya yol açacak bu senaryo, herkesin kaybedeceği bir felaket senaryosudur. İkinci senaryo ise jeopolitik çıkarlara dayanan etnik ve mezhebi kimlik siyasetini reddetmektir.  Avrupa’nın çıkardığı derslerle hayata geçirdiği başarılı ekonomik entegrasyon ve güvenlik mimarileri, hepimizin malumudur.
MESAFE ALINIYOR: (Bir yabancı konuğun, “İsrail ve Türkiye arasındaki ilişkilerde bir gelişme görüyor musunuz? İki ülke arasındaki yakınlaşmayı sağlamak için ne yapmalı?” sorusu üzerine) Bu konuda, yavaş da olsa bir gelişme var. Bununla ilgili Türkiye’nin temel beklentileri vardı. Bu beklentilerden bazıları hemen karşılanacak gibi olandı yani özür dileme, biliyorsunuz İsrail yaptı. Diğerlerinde de heyetler arasındaki görüşmelerle mesafe alınıyor. Biraz sessiz gidiyor ama heyetler bir araya geliyorlar, konuşuyorlar ve umarım ki bir neticeye ulaşılacaktır.

AA



Bu haber 1,587 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,721 µs