En Sıcak Konular

“Yakacağız” diyorlar ve yakıyorlar

24 Temmuz 2013 09:26 tsi
“Yakacağız” diyorlar ve yakıyorlar "Şunu da çok iyi bilin sadece belleri kırıldı, hala ayaktalar ve en küçük bir zaafımızda daha büyüklerini organize etmek için bekliyorlar!"

Son günlerde bir görüş her kanaldan yayılmaya çalışılıyor; Türkiye’de organize hiçbir hareket yok, her şey doğal gelişiyor ve her hareket doğal tepkilerden oluşuyor...

Bu noktada daha önce de paylaştığım bazı bilgileri aktarmak ve özellikle geçmişe meraklı olanlara tavsiye etmek istiyorum; Madımak’ta çekilenleri izleyin!

Sevgili dostlar, medyada dolaşanların haricinde bir dostum yıllar önce bir çekim getirdi, amatör bazı kamera görüntüleri bir araya getirilmiş... Arkadaşım o dönemde aynen bana şöyle demişti; madem konuyu araştırıyorsun, al esas bunu izle!

Açık söyleyeyim; Sözünü dikkate aldım ve sonuna kadar seyrettim, başa sardım bir daha seyrettim... Peki ne gördüm? Baktıklarıma bir daha baktım ve inanın sadece görmedim içimden idrak ettim; olay gerçekten vahim ve tek kelimeyle “korkunç”, baştan sonra “organizasyon ve derin güçler” kavramlarının için dolduran cinsten!

Sevgili dostlar, görsellik kadar aktaramam ama kafamda “yerleşen sahneleri” paylaşmayı deneyeceğim;

Sahne 1: İlk dalga otelin önünde... Kalabalık çok büyük değil, kolluk güçleri tarafından engellenebilir ama “engelleme” derdinde kimse yok! Olaylar bu boyuttayken daha önce de yazdığım gibi Vali Bey, telefonla dönemin en yetkili iki isminden biri olan Erdal İnönü’ye ulaşıyor! Çok heyecanlı, acil yardım istiyor ve devletin tepesinden yardım beklemeye başlıyor! Verilen cevap yeterli; GEREKEN HER ŞEY YAPILACAK, siz de elinizden geleni yapın!

Sahne 2:
Olay büyüyor, kalabalık oteli sarıyor, polis yetersiz kalınca Vali, “herhalde anlamadılar, ne talimat, ne de yardım geliyor” diyerek bu kez Başbakan Çiller’i arıyor... Cevap yine aynı; merak etmeyin, oradayız, gerekirse asker de müdahil olacak, siz elinizden geleni yapmaya çalışın!...

Sahne 3: Bu telefon konuşmasını takiben küçük bir askeri birlik yürüyerek otele doğru ilerliyor! Vali “Ankara devrede” diye düşünerek derin bir nefes alıyor! O dönem şimdiki gibi değil, Valilerin asker üzerinde hiçbir etkisi-yetkisi yok! Hatta ildeki en rütbeli asker “fiilen Vali üstünde” değerlendiriliyor!

Sahne 4:
İnanılmaz bir olay oluyor! Göstericiler yollarını keserek askeri “geri dönmeye”, otele varamadan “işi bırakmaya” ikna ediyorlar. Çekilen video öyle gösteriyor ama bana göre Ankara’dan “emir almadan” dönmeleri imkansız! Bu arada meydanda atılan slogan “asker Bosna’ya ve en büyük asker bizim asker”!

Sahne 5: Birlik meydana giremeyip, sırtını dönünce otelin önündeki ilk araba yakılarak patlatılıyor... Arabalar tek tek patlarken “askeri birlik ve polisler” seyrediyor! Vali çaresiz, Ankara konuya hakim ama ortada devlet adına kılını kıpırdatan yok!

Sahne 6:
Sonrası felakete adım adım dönüşüyor... Arabalar yanıyor, patlıyor, alevler otele sıçrıyor ve askerin 50 metre ilerisinde, polisin 10 metre önünde 34 kişi diri diri yanarken, yaralı kurtulan bir kişinin daha hayatını kaybetmesiyle sonuç “Hitler fırınına” doğru adım adım ilerliyor!

Sahne 7: “Başbakan Çiller, Başbakan Yardımcısı İnönü’nün bilgisi, askeri birliklerin-polisin bizzat şahitliğinde, Vali’nin feryatları” arasında Türk vatandaşları “fırına atılıp” yakılıyor! Kimse, Türk Devletini yöneten kimse “yetkilerini kullanıp”, emir vererek bu gelişimi durduramıyor...

Sonuç: Bu yaşananlar “salaklık, basiret bağlanması” falan değil! Buna inanan varsa; saflık derecesine erişmiş olabilir! Olay “organize” ve son derece BİLİNÇLİ! Düzenleyen, ENGELLEYEN, “ellemeyin” diyenler “kim, kimler” ise, ülkenin Başbakanı, Valisi, Genelkurmay Başkanı ve oradaki Askeri temsilcisinden daha güçlü! Tekrar ediyorum; arkada hangi güçler varsa, ülkenin Başbakanı, Valisi, Genelkurmay Başkanı ve oradaki Askeri temsilcisinden daha güçlü!

Son söz:
Türkiye’de bunun gibi “onlarca” hatta küçükleri de alırsak yüzlerce ORGANİZE olay var! Madımak sadece bir örnek; “Yakacağız” diyorlar ve YAKIYORLAR! Sivas, Maraş, Taksim, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Eşref Bitlis ve daha birçok irili ufaklı “katliamın” arkasındaki güçler ve onları “iç ve dış yerleşik uzantılarının” beli kırılmasaydı, bugün Sivas’ı hatırlamak yerine “yeni gelişen olayları” haber yapardık! Ama şunu da çok iyi bilin sadece BELLERİ KIRILDI, hala ayaktalar ve en küçük bir zaafımızda DAHA BÜYÜKLERİNİ ORGANİZE etmek için bekliyorlar! Yoksa “bekliyorlardı” demem daha mı doğru! Sanki bekleyişleri “31 Mayıs sonrası” biraz duraksadı, kıpırdanmayı denediler gibi! Denediler ve Türkiye’nin “eskisi gibi olmadığını” gördüler!

Önemli Not:
“31 Mayıs 2013” tarihinden itibaren yaşananlara lütfen bir daha yukarıdakileri okuduğunuz gözle bakın ve GÜÇLÜ DEVLET ile Derin Güçlere teslim olan Devlet arasındaki farkı sorgulayın! Son dalgada Başbakan, Hükümet ve Devlet sağlam duramasaydı Türkiye çok ciddi “kara tabloları” yaşamak zorunda kalabilirdi...

Yiğit Bulut / Star



Bu haber 1,737 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,052 µs