En Sıcak Konular

'Boyun eğmeyeceğiz'

23 Temmuz 2013 23:36 tsi
'Boyun eğmeyeceğiz' "Hükümetle olan meselesini Türkiye ekonomisini çökermek suretiyle halletmek isteyenler, 76 milyonun içindeki gemisinin tabanına delik açmaya çalışan zavalların, kemirgenlerden hiçbir farkı yoktur"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun (TESK) Gölbaşı'ndaki Vilayetler Evi'nde verdiği iftara katıldı.

Erdoğan, iftarın ardından yaptığı konuşmada, ramazanın yarısının bugün geride kaldığını belirterek, bu ayın tüm İslam alemine hayırlı olması dileğinde bulundu.

"Ramazan-ı şerifin bereketinin evlerimizi, sofralarımızı olduğu kadar dükkanlarımızı, tezgahlarımızı, atölyelerimizi de bereketlendirmesini özellikle temenni ediyorum. Tuttuğunuz oruçların, yaptığınız ibadetlerin Allah katında kabulünü niyaz ediyorum" diyen Erdoğan, yaklaşık 3 ay önce 30 Nisan'da esnaflarla bir araya gelerek hasret giderdiklerini anlattı.

Erdoğan, esnafın Türkiye için, millet için, toplumsal yapı ve kardeşlik için önemli olduğunu daha önce de söylediğini belirterek, şöyle konuştu:

"Bizim kültürümüzde, bizim, kadim medeniyetimizde esnaf ekonomik boyutunun ötesinde bir medeniyet inşa eden, bir medeniyet tasavvuru olan kesimdir. Esnaf, bizim tarihimizde 12. yüzyıldan bu yana kadar ahlakın, disiplinin, dayanışmanın adeta yapı taşıdır. Bizde esnaf öyle bir kesimdir ki gönül yapmayı, kar etmeye tercih eder. Bizde esnaf, insanların kalbinde edindiği mertebeyi kasa defterindeki rakamların önünde tutar. Bizim esnafımız, akşam ne kadar para kazandığından çok ne kadar gönül kazandığının muhasebesini yapan kişidir. Bizim esnafımız sadece kendisini kar ve zararına değil, sokağının mahallesinin, şehrinin, ülkesinin ve milletinin de kar ve zararına hassasiyetle dikkat eden, ülkesinin ve milletinin karını kendi kazandığının çok çok üzerinde gören bir insandır."

Fatih Sultan Mehmet'in Edirne'de tebdili kıyafet gezerken, bir iş yerine girip yağ, bal ve peynir istediğini, dükkan sahibinin yağ tarttıktan sonra onu bal ve peynir almaya başka bir iş yerine, bal ve peynir almaya gittiği yerde ise esnafın peynir için başka bir iş yerine yönlendirmesini anlatan Erdoğan, "Bu ülkenin esnafı böyle bir yüksek ahlakın, böyle derin bir medeniyetin taşıyıcısıdır" değerlendirmesini yaptı.

Esnafın dürüstlüğüne bir başka kıssa anlatarak örnek veren Erdoğan, "Yabancı bir esnaf geliyor.  Osmanlı esnafından bir top kumaş almak istiyor. Osmanlı esnafı tüccara, seçtiği kumaşın hatalı olduğunu, onu satamayacağını söylüyor. Yabancı tüccar, ne kadar ısrar etse de bu ayıplı malı satmıyor. 'Siz bu ayıplı malı kendi ülkenizde satarken belki ayıplı olduğunu söylemeyi unutursunuz, böylece sizin müşterilerinize ayıplı malı ben satmış olacağım. Neticede, Osmanlı'nın gururu,  şeref  ve haysiyeti rencide olacak. Ben buna izin veremem' diyor. Bizi millet olarak bugünlere ulaştıran, emin olunuz işte bu yüksek ahlaktır. İşte bu dürüstlük anlayışıdır" diye konuştu.

Esnafın, sosyal dayanışmanın  öncüsü, toplum içinde edebin, terbiyenin koruyucu ve yaşatıcısı olduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Esnaf ahidir yani kardeştir, yani eli açıktır, yani cömerttir. Bizim kültürümüzde, bizim kadim medeniyetimizde, ahilik teşkilatımızda esnaf olmak öyle kolay değildir. Dükkan açan, alım satım yapan öyle kolay kolay esnaf sayılmaz. Esnaflığın yani ahiliğin uzun bir temel ilkeler listesi vardır. İyi huylu olacak, güzel ahlaklı olacak, ahdinde, sözünde, sevgisinde vefalı olacak. Gözü gönlü kalbi tok olacak. İçi dışı bir olacak. Sözü bir olacak her zaman her yerde Allah’a güvenecek. Alimlere dost olacak. Dostlara danışacak. Söz söylerken elbise giyerken, evden çıkarken, yürürken, mahallede pazarda, alışverişte ahiliğin yani esnaf olmanın temel ilkelerine harfiyen uyacak. Esnaf olmanın, ahi olmanın afetleri de var. Nedir o? Gammazlık, kibir, haset ahinin falaketidir. Yalancılık, hırsızlık, haram yemek ahinin aynı şekilde afetidir, felaketidir. Esnaf yani ahi, ahiliğin üç açık şartını yerine getirecek. Nedir o? Elini açık tut, kapını açık tut, sofranı açık tut. Yine esnaf yani ahi, ahiliğin şu üç kapalı şartını da yerine getirecek: Dilini bağlı tut, gözünü bağlı tut, belini bağlı tut. İşte biz böyle teşkilata sahip milletiz. Biz köklerinde, medeniyetin kaynağında bütün nesillerinin damarında böyle bir kültürü, böyle bir ahlakı, böyle bir edep ve hayayı taşımak zorunda olan bir milletin mensuplarıyız."

"ESNAFIMIZ MAĞDUR EDİLDİ"

Erdoğan, son günlerde başta İstanbul ve Ankara olmak üzere bazı şehirlerde yapılan eylemlerde esnafa çok zarar verildiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Esnafımız mağdur edildi hatta maalesef esnafımız hedef alındı. Sokakların terörize edilmesi neticesinde çok sayıda esnafın işleri bozulurken bazı sokaklarda dükkanlara saldırıldı. Masa, sandalyeler parçalandı, cam çerçeve kırıldı. Dükkanlar yağmalandı. Bazı dükkan sahipleri bizzat hedef alınmak suretiyle tehdit edildiler. Esnafın son derece duyarlı, aklıselime davet eden uyarıları, ne yazık ki dinlenmedi. Hatta hakaretlerle şiddetle karşılık buldu. Oysa Türkiye'de esnaf, ahilik geleneğinin bir tezahürü olarak gündelik siyasetin üzerinde duran, sadece ülkesinin, sadece milletinin iyiğilini düşünen, her zaman istikrardan güvenden kardeşlik ve dayanışmadan yana olan kesimdir. 12. yüzyıldan bugüne kadar Türkiye’nin esnafı, her zaman hakkın ve haklının yanında, hukukun yanında, adaletin yanında yerini almıştır. Türkiye’nin esnafı, tarihi boyunca vandallığın, barbarlığın, yağmacılığın şiddetin karşısında durmuştur çünkü esnaf öngörü sahibidir. Esnaf, hadiselerin iç yüzünü çok çabuk kavrayan, hadiselerin nereden kaynaklandığını ve nereye varmak istediğini çok çabuk  anlayan, buna göre tavrını net olarak ortaya koyan kesimdir."

"Bu son olaylarda, esnaf büyük Türkiye’nin hedef alındığını, Türkiye’nin güçlenen ekonomisinin hedef alındığını, Türkiye’de istikrarın, güven ortamının hedef alındığını görmüş, bu eylemlere karşı net şekilde tavrını belirlemiştir" ifadesini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ülkelinin yapı taşı olan, Selçuklu’nun, Osmanlı cihan devletinin olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin de adeta çimentosu olan esnafın, yıkanların değil  yapanların, gönül kıranların değil gönül kazananların yanında duracağına zaten şüphe yoktur. Bizim vazifemiz güvenliği tesis etmektir, asayişi tesis etmektir. İstikrarı tesis etmek, engelleri kaldıırmak, yolları açmaktır. Esnaf, tüccar, sanatkar, girişimci ihracatçı, hükmetten güvenli, istikrarlı bir ülke inşa etmesini bekler ama bunu sadece biz mi yapacağız? Bunu hep beraber yapacağız. Devlet milletiyle el ele yapacaktır. 10,5 yıl boyunca inanın sadece böyle bir ülke inşa etmenin mücadelesi içinde olduk."

"BUNLAR GÜÇLÜ OLMANIN ALAMETİ"

Türkiye'de esnaf ve zanaatkarın, Halk Bankasından krediyi daha önce yüzde 46-47 faiz oranıyla alabildiğini anımsatan Erdoğan, "Şu anda bunlar bakıyorsunuz 0 ila 7 aralığında. Bu aralıkta dolaşıyor. Böyle bir noktaya geldik. Yani yeniden hesabını yapacak olsanız aradaki fark kimin cebinde kaldı? Benim çiftçimin, benim esnafımın cebinde kaldı. İstikrar ve güven tesisi, düşünün şu anda reel faiz sıfırın altında. Böyle bir noktaya geldik. Dünyanın neresinde var? Şu anda 3-4 ülkede böyle bir netice var. Böyle bir konumdayız. Bunu yakalayan bir ülke, Türkiye" değerlendirmesini yaptı.

Türk Hava Yollarınının uçuşlarıyla ilgili önemli gelişme olduğunu ifade eden Erdoğan, "Geçen yılın aynı dönemlerine göre yüzde 15,5, iç ve dış hatlarda ortalama artışımız var. Bunlar güçlü olmanın alameti. 'Battık, bittik, turizm çöktü' diyorlar ya… Yine geçen yılın aynı dönemine göre, şu anda turizm gelirlerimizde yüzde 18,5 artış söz konusu" bilgisini verdi.

 Sokakların sistemli şekilde terörize edilerek esnafa, zanaatkara ve tüccara zarar verilmesine göz yummayacaklarını bildiren Erdoğan, şunları söyledi:

"Bakın İstanbul'da olaylar başladığında ne dediler? '6 ay tüketmeyelim' dediler. dediler mi? '6 ay tüketmeyelim, ekonomiyi durduralım' çağrısı yaptılar. Nasıl gözlerinin döndüğünü görüyorsunuz. Esnafı çökertirsek hükümeti deviririz anlayışı, tek kelimeyle barbarcadır. Bu ülkenin kazanımlarına, bu ülkenin değerlerine, bu ülkenin her bir ferdine nasıl bir düşmanlık, nasıl bir kin ve garaz içinde olduklarını görüyorsunuz. Hükümetle olan meselesini Türkiye ekonomisini çökermek suretiyle halletmek isteyenler, 76 milyonun içindeki gemisinin tabanına delik açmaya çalışan zavalların, kemirgenlerden hiçbir farkı yoktur Halkla hiçbir irtibatı bulunmayan, halkla gönül bağı bulunmayan, sandık sonuçlarına saygısı bulunmayan, sandıktan umudu olmayan işte bu şekilde kendi ülkesini çökertmek için çağrılar yapar. Türkiye bunların kirli girişimlerine boyun eğmeyecek kadar büyük bir ülkedir."



Bu haber 954 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,800 µs