En Sıcak Konular

Kılıçdaroğlu: Sağduyuya davet etmek benim görevim

7 Haziran 2013 08:37 tsi
CHP lideri Kılıçdaroğlu, "(Başbakan'ı) Sağduyuya davet etmek, 'toplumla inatlaşma, gençlerin sesine kulak ver, o gençler bu ülkenin geleceğidir' demek, benim görevimdir" dedi.

Hilton Otel'de düzenlenen "CHP İş Dünyası Diyalog ve Dayanışma Birimi İzmir Buluşması"na katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, ülkeyi yönetmeye talip siyaset adamının, sorumluluğunun bilincinde olayları çözmeye çalışması gerektiğini söyledi.
 
"Gezi Parkı olayı"nın sıradan olmadığının herkesin farkında olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, bu olaylarda ilk kibriti çakan bir avuç gence, tüm Türkiye'nin sahip çıktığını savundu. Kılıçdaroğlu, 3. sınıf demokrasiyi reddettiklerini, Türkiye'nin 1. sınıf demokrasiye layık olduğunu kaydederek, toplumla inatlaşmanın, "toplumun dediğini değil, kendi düşündüğünü yaptırmanın" demokrasilerde yer alamayacağını belirtti.
 
Toplumun huzurunu inşa etmeyi, siyasetçinin temel görevi olarak gösteren Kılıçdaroğlu, bunun hayata geçirilememesi durumunda, yurtta ve dünyada barışın sağlanamayacağını bildirdi.
 
Kılıçdaroğlu, gençlerin Gezi Parkı'ndaki ağaçların kesilmesini istemediğine değinerek, şunları ifade etti:
 
"Oraya 'Topçu Kışlası yapacağım, otel yapacağım' diyor. Kime söz verdin? Huzur istiyorsanız inatlaşmayacak, sokağı hareketlendirmeyeceksiniz. Dayatmayla düşünceyi kabul ettirmek mümkün değildir. 'Kadının kaç çocuk, nasıl doğum yapacağına ben karar vereceğim' diyor. Bunlar nereden çıktı? Türk siyasetinde böyle bir anlayış, dayatma yoktu. Sağduyuya davet etmek, 'toplumla inatlaşma, gençlerin sesine kulak ver, o gençler bu ülkenin geleceğidir' demek, benim görevimdir. Demokrasilerde karşıt düşünceye saygı vardır. Siyasetçinin görevi dinlemektir, 'sus' demek değildir. Vatandaş derdini anlatamazsa sorun çıkar."
 
Kemal  Kılıçdaroğlu, siyasetçi kadar kamu görevlilerinin de sorumlulukları bulunduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
 
"Sivil kıyafetli, eli çivili sopalı polis görevlileri olamaz, böyle bir şeyi kabul etmiyoruz. Temel kural, silahsız ve saldırısız herkesin eylem yapmasının serbest olduğudur. Polis eğer eylemde bulunan, kimseye zarar vermeyenlerin üzerine çivili sopalarla giderse bu olmaz. Gezi Parkı'nın belleğimizde yarattığı, oluşturduğu fotoğraflar var. Yüzüne biber gazı sıkılan kırmızılı kadın, ellerini açmış göğsüne su sıkılan kadın... Gezi Parkı, Türk kadınının baskıya direncini gösterdi."

aa



 

Bu haber 574 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,437 µs