En Sıcak Konular

Kılıçdaroğlu: Müzakere süreci devam etmeli

14 Ocak 2013 09:48 tsi
Kılıçdaroğlu Çin Komünist Partisi'nin daveti üzerine Pekin'e giderken uçakta beraberindeki gazetecilerle gündeme ilişkin açıklamalar yaptı

Terör sorununun çözümüne yönelik, hükümetin net bir stratejisinin olmadığını ileri süren CHP lideri, Fransa'da 3 PKK'lı kadının öldürülmesine ilişkin ilk kez konuştu Kılıçdaroğlu, "Bir yerde infaz oldu diye İmralı süreci aksadı demek doğru değil" dedi.

İmralı ile yapılan müzakereler konusunda umutlu konuşmayan Kılıçdaroğlu, yine de sürecin desteklenmesi gerektiğini söyledi. İşte Kılıçdaroğlu'nun sorulara verdiği cevaplar:

OLAYIN  İNFAZ OLDUĞU BELLİ

* Paris'teki suikasta ilişkin değerlendirmenizi almak isteriz, İmralı sürecini sabotaj gibi yorumlandı.

Olay kamuoyuna yansıdıktan sonra bizde dikkatle izliyoruz. Dışarıdan arkadaşlar bilgi veriyorlar. İçeriden bilgi alıyoruz. Aydınlığa kavuşturulmasını hep beraber bekliyoruz. Bu konuda asıl görev Fransız hükümetine düşmektedir. Olayın olduğu yerin Fransız istihbaratının, polisinin sürekli gözetimi altında tutuğu biliniyor. Önümüzdeki süreçte bu olayın aydınlığa kavuşacağına inanıyorum.

* İmralı sürecini etkiler mi?

Gerekçelerini bilmek gerekiyor. Bir infaz olduğu belli. Hangi gerekçeyle bu infaz yapıldı bunun ortaya çıkması gerekiyor.

* Sürece yine de destek vermek geriyor değil mi?

Elbette, bu süreç kendi içinde gelişmeli. Bir yerde infaz oldu diye süreç aksadı şeklinde bakmak doğru değil. Hükümetin kararlılığı varsa süreç kendi içinde yürümeli.

* Kredi açma sözünüz başbakanla aranızda polemik yarattı. Bir değerlendirmeniz olacak mı?

Sayın başbakanın tavrı doğrusu bende şaşkınlık yarattı. Türkiye'nin en temel sorununu çözme konusunda muhalefet partisinin olaya olumlu yaklaşımına olumsuz tepki vermek sorunu çözmemek gibi bir iradeyi dolaylı yoldan ortaya koymamak anlamına geliyor. Bu nedenle süreci büyük bir dikkatle takip edeceğiz.

* BDP ve diğer çevreler süreci olumlu görüyor.

Her toplumun yaşadığı sorunlardan kurtulması lazım. Bu sorunlar dar bir alanı bazen bütün ülkeyi ilgilendiriyor. Sorun kronikleştikçe sorunun yayıldığı alan ülke sınırlarını da aşabiliyor. 30 yıldır bir sorun çözülemiyorsa herkesin sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. CHP olarak bu sorumluluğun bilincinde hareket ediyoruz.

Bu sorunun çözülmesine katkı vermek istiyoruz. Niye çözüyorsunuz diye bir tepki göstermenin hiçbir anlamı yok. İnsanınızı ülkenizi seviyorsanız herkesin barış ve huzur içinde yaşamasını isterseniz beklentimiz ve talebimiz bu. Biz bu ülkeye barışı getireceğiz derlerse biz bundan mutluluk duyarız.

* BDP eşbaşkanı Demirtaş CHP'nin çıkışını cesur bulduğunu söyledi. İmralı görüşme trafiği CHP ye kapalı olmamalı dedi. Siz bunu nasıl değerlendirirsiniz?

CHP olarak biz o sürecin içinde olmak istemeyiz. O süreç bizim dışımızda onu yapan hükümet.

'Sen niye görüşüyorsun diye sorarsa...'

* Başbakan Erdoğan'ın Fransa Cumhurbaşkanı'na yönelik "Teröristlerle ne görüşüyorsun" sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Aziz Nesin olsaydı ona çok güzel bir yanıt verirdi. Niye onunla konuştun diyorsunuz? Sormaz mı o yarın “Sen kiminle konuşuyorsun” diye Düşünerek konuşacaksınız.

Eylemde bulunuyorsunuz, görüşme sürdürüyorsunuz sonra da bu tarafa dönüp diyorsunuz ki, ne görüşüyorsunuz. “Siz ne görüşüyorsunuz” derse ne cevap vereceksin?

Yüzde 1’lik kesim bile katkı sağlar

* Toplumun duyarlılığı farklı. Bir kesin kan dursun bir kesim savaş devam etsin diyor. Siz hangisini esas alıyorsunuz, partinizde farklı sesler var mı?

Bizde farklı bir ses yok. Bu olayın 30 yıldır silahla çözülmediğini herkes biliyor. Bizim sorunun çözümüne ilişkin farklı düşünceler geliştirmemiz yol haritaları belirlememiz gerekiyor. Olay çok boyutlu. 'Neden bir toplumsal uzlaşmadan söz ediyoruzun' gerekçesi işte bu. Toplumun yüzde 1'lik kesiminin bile çözüme katkısı olacağını düşünüyoruz.

KATKI İSTİYORSANIZ BİLGİ VERMELİSİNİZ

* Hüseyin Çelik somut gelişme olmadan İmralı süreciyle ilgili CHP'ye bilgi verilmeyeceğini söyledi.

Bilgi verip vermemek onların takdiri. ‘İlla gelin bize bilgi verin’ diye bir talebimiz yok. Eğer CHP’den çözüm için katkı bekliyorsanız bilgi vermelisiniz. Parlamento’ya da bilgi verebilirler. Orada yine bilgilenmiş oluruz. Şu sorunun çözümünde toplumsal uzlaşma arıyor musunuz aramıyor musunuz?

Bizim çıkışımıza karşılık, hükümetin bir toplumsal uzlaşma aramadığı niyetinin olmadığı şeklinde çok farklı tepkiler geldi. Sayın Başbakan’ın tepkisiyle AKP’den diğer yöneticilerin tepkileri arasında fark var. Sorunun çözümüne dair hükümetin kafasında net bir strateji olduğuna inanmıyorum.

* Umutlu musunuz?

Bu sorunu çözeceğiz herhalde çözeceğiz bir gün. Ama yakın tarihte olacağına ihtimal vermiyorum. Nedeni de hükümetin elinde bu konuda bir strateji yok.

* CHP neye ve ne kadar kredi açıyor?

Hükümet 'Sorunu çözeceğim' diyor. Eğer sorunu çözecekse biz bundan memnunluk duyarız. Hükümete kredi açarken 4 koşul ileri sürdük. Millete hesabını veremeyeceğin angajmana girmeyeceksin, samimi olacaksın, kişisel beklentilerin olmayacak, ana muhalefet yada parlamentoya bilgi vereceksin. Bunları yaptığı taktirde elbette o görüşmelerden bizim anlayışımıza uygun bir çözüm yakalanmışsa destek vereceğiz. İçeriği belli olmayan görüşmeler hakkında 'Size destek vereceğiz' dememiz doğru değil.

* Angajmanlardan neyi kastediyorsunuz?

Halkın duyarlılığıdır. Bir siyasal iktidar Türkiye'nin en kritik sorununu çözerken halkın duyarlılıklarını dikkate almalıdır.

* O duyarlılıklar nedir?

Onu hükümet yetkilileri gayet iyi anlıyordur.

'Önce siyasal uzlaşma şart'

* Ahmet Türk, İmralı’da görüştükten sonra Öcalan’ın talepleri olarak bazı formüller söyledi. Bu öneriler CHP’nin gündeme getirdiği önerilerle örtüşür gözüküyor. Bu sorun olun mu?

Bizim görüşümüz sorunun çözümünde zeminin Parlamento olduğudur. Dolayısıyla bu görüşü kim paylaşırsa; AKP, MHP, BDP, sivil toplum, medya seviniriz.

Bu önerimizi önce Başbakan’a götürdük. Kamuoyunda da büyük destek buldu. Ama hayata geçme olanağı olmadı. Toplumsal uzlaşmanın birinci ayağı siyasal uzlaşmadır. O da Parlamento’da olur.

* Başbakan ve çevresi ‘CHP’ye güvenmiyoruz’ diyor.

Bizim söylediklerimiz galiba yeterince anlaşılmamış. Bizim talebimiz, 4 partinin Parlamento’da bir araya gelmesi ve Parlamento dışında kanaat önderlerinin bir komisyon oluşturması. Toplumsal uzlaşma oy çokluğuyla bir sorunun çözülmesi demek değildir. AKP ve CHP’nin oyu yüzde 75. Bu demokrasi değil. Sizden 3, bizden 3 kişi geldik yan yana. Neyi çözeceğiz? Toplumsal uzlaşma bu sorunun çözümünde kilit sözcüktür. 

* Bu bir başlangıç olmaz mı?

Hayır. İki parti bir araya gelip anayasayı değiştirebilir mi? O anayasayı bu ülkenin anayasası olarak kabul eder miyiz? Tek parti anayasa değiştirdi, yüzde 42 hayır var karşısında. Bu toplumun değil çoğunluğun anayasasıdır. Toplumsal uzlaşma kavramını Sayın Başbakan ve ekibinin iyi anlaması lazım. Bu sorun iki partinin bir araya gelmesiyle çözülecek olsaydı çoktan çözülürdü.

ADEM YAVUZ ASLAN - BUGÜN GAZETESİ

Bu haber 679 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,910 µs