En Sıcak Konular
'Profesyonel' provokasyonun ipuçları
12 Ocak 2013 09:57 tsi
Küresel sermaye, 'Türkiye’nin gelecekteki rolü'nden rahatsız olabilir mi? iyibilgi özel
Kürt sorununun çözümü ve PKK'nın tasfiyesi konusunda kapsamlı bir çalışma yürütülürken; Fransa’nın başkenti Paris’te 3 PKK’lı kadının öldürülmesi, barış sürecini gölgeleyemedi keza hem hükümetin hem de Türk kamuoyunun bu konudaki "deneyimi" provokasyonun gerçekleşmesini engelledi. Şimdi en çok sorulan soru, bu suikastleri kimin işlediği. Hükümetin savunduğu gibi suikastleri PKK içi infaz olarak görmeyenler için olağan şüpheliler ise yabancı istihbarat örgütleri.
Hangi ülkeler yeni süreci baltalamak ister diye sorulduğunda ise karşımıza bir çok aday çıkıyor.
Mahir Kaynak'ın bugünkü köşe yazısında değindiği husular, sürece karşı olabilecek oyuncuların büyüklüğü açısından son derece önemli:
"Öcalan bu sürecin yapıcı değil büyük güçlerin mücadelesinde senaryoda rol alması gereken bir kişidir. Kürt sorununu büyük güçlerin dışında düşünmek yanlıştır ve bu olayı anlamak için geleceğin Türkiyesine ve bunu kimlerin destekleyeceğini anlamak gerekir. Şunu görmeliyiz: Asıl hedef Kürtlerin geleceğini tayin etmek değildir, bu olay Türkiye’nin gelecekteki rolünü belirlemek için yapılıyor ve Kürtler bu işte büyük bir role sahiptir."
Türkiye'nin geleceği dendiği zaman işin içine Rusya, ABD, AB ve hatta Çin bile girebiliyor. Bu kadar geniş bir kümede faili bulmak zor olabilir.
Ancak tartışmalarda sürekli göz ardı edilen bir önemli nokta, faillerin sadece "devlet" boyutunda düşünülmesi.
Oysa işin içinde devletlerden bağımsız "küresel sermaye" de olabilir. Örneğin barış durumunda milyonlarca dolar zarara uğrayacak silah şirketleri de bu sürece dahil olmuş olabilir. Özel sektörün çıkarlarının devlet çıkarları ile iç içe geçebildiği pozisyonları düşünmek hiç de zor değil. Mahir Hoca'nın söylediklerinden yola çıkarsak Türkiye'nin büyümesi için ihtiyaç duyduğu enerjiyi Kuzey Irak'tan temin etmesi, bazı ülkeleri rahatsız ettiği kadar Türk şirketleri ile rekabet etmek zorunda kalacak "küresel sermaye" için de sıkıntı unsuru olabilir. Dolayısıyla Kuzey Irak'taki süreçten bağımsız düşünülemeyecek PKK'nın silah bırakması durumu, devlet dışı odaklar tarafından "zamansız" bulunmuş olabilir.
Madem suikastın "profesyoneller" tarafından işlendiğinde herkes hem fikir, öyleyse neden diğer "profesyoneller" dikkate alınmıyor?
www.iyibilgi.com özel
Bu haber 3,042 defa okundu.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle