En Sıcak Konular

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a tavsiye

8 Ocak 2013 15:05 tsi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, dün yaşan maden ocağı faciasından Kürt Sorunu'na kadar çeşitli konularda hükümete yüklendi.

İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları:

-Biz barışa heryerde her koşulda destek vermeye hazırız. Yeterki huzur olsun, barış olsun.

MADEN OCAĞI FACİASI

-Bu dileklerde bulunuyorum ama dün yine iş facia yaşandı. İş kazasında Avrupa'da birinciyiz. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Bu insanlar alınterleriyle çalışıp evlerine ekmek götürmeye çalışıyor. Bu insanların güvenliğini sağlamak siyasi otoritenin görevidir. Türkiye'yi neredeyse işçi mezarlığına çevirdik. Terörden daha fazla iş kazalarına kurban verdik. Bundan birkaç yıl önce yine böyle bir kazada 30'a yakın işçi hayatını kaybetmişti. Başbakan şunu söylemişti. Bu işe giriyorsan bunun sonunu düşüneceksin, ölüm de var demişti. Biz bunu kabul etmemiştik. Neden Avrupa'da olmuyor bu? Sonra bakan gitti "çok güzel öldüler" dedi. Siyaset sorumluluk ister.

Sayıştay'ın TTK raporu

-Elimde Sayıştay raporu var. Bütçe geldi Sayıştay raporları gelmediler. AKP oylarıyla kabul edilen bütçe gayri meşru bütçedir. Sayıştay raporları neden gelmedi? Yolsuzlukların üstünü kapatmak için mi gelmedi? Sayıştay Türkiye Taşkömürü Kurumu'nu denetledi. Şu an elimde bu denetlemenin Sayıştay raporu var. Denetim sonucunda şuna varılıyor: Firma iş yerlerinde yapılan denetleme sonucu, düzenlenen tutanaklardan firmanın iş güvenliği konusunda alınması gereken önlemlere dikkat edilmediği, vahim bir olay olmadıysa bu tesadüften ibarettir.

-Yine bu raporda, bu madendeki şu eksiklikler tespit edilmiş: Çok sayıda uyarıda bulunulmasına rağmen madenci baş lambalarının kullanılmadığı, kömüre iki metre yaklaşıldığı tespit edilmesine rağmen, metan gazı olmasına rağmen önlem alınmadığı, enerji kablolarının uçlarının açıkta bırakıldığı...

-Onlarca tutanacak var bu iş yerinde. Her türlü uyarıya rağmen kurum bildiğini okuyor. Çalışanlar taşeron, asgari ücrete çalışıyor. Çocuk işçiye soruyor: Babam nerede? Bu dramı hangi siyasetçi göremez. Bunlar ortadayken Çalışma ve Sosayl güvenlik Bakanlığı ne yapıyor?

-Raporda yine taşeron firmanın uyarılması, daha sık denetlenmesi, noksan işlerin tamamlanması, sözleşmenin feshine kadar uyarılması yer veriliyor. Bu bakanlığın istifasını gerektirir. Zonguldak milletvekillerim burada, hakkını sonuna kadar arayın bu insanların. CHP olarak bu sorunun sonuna kadar arkasındayız.

ZAMLAR

-3 temel sorunu var bu ülkenin. Terör, işsizlik ve yoksulluk. Büyüme var diyorsunuz, adama sormazlar mı? Bu işsizlik niye? Zam milletin belini bükmeye başladı. Zamlarla halk uyanıyorsa, o zaman bir sorun vardır.

-2012'de net memur maaşına yüzde 13.7 zam yaptım diyor. Kamu işçisine yüzde 7 civarında zam yaptım diyor. Ama zammı taksitle yapıyor. Ama zammı taksitle yapmıyor hemen veriyor. Arkadaşlar yeni yılda asgari ücret açıklandı. 733 lira olarak belirlendi. Malatya'da işçi bana sordu, asgari ücret ne kadar olmalı. Uzmanlar oturup bunu belirlemli dedim. Bütün asgari ücretlilere sesleniyorum: Size bu zammı değer gören AKP iktidarı arkasında hala gidecek misiniz? Kaldıki sayın maliye bakanı açıkladı 10 milyonu aşkın asgari ücretli var. 10 milyonu aşkın yurttaş çalışıyor. Peki yoksulluk sınırı ne: 2010 lira. Herkes tahlil etsin bu olayı. Neden günde 33 lira veriliyor diye düşünsün hepsi. 10 milyon insan neden perişan durumda? Bunun hesabının sorulması gerek. Peki ne yaptı sendikalar? Haklarını aradılar mı? Asgari ücret niye düşük diye meydanlara mı çıktılar? Onların başındakilerin altında Mercedes var. Onların umrunda bile değil.

TERÖR

-Üçünü büyük sorunumuz kim ne derse desin: Kürt Sorunu. Siyasetin görevi zor sorunları çözmektir. Ortak aklı bulmaktır. Sorunları çözmesi gereken iktidardır. Ana muhalefetin sorumluluğu yok mu? Elbette var. Biz sorunlardan beslenen bir parti değiliz. Şehitler gelsin biz de bundan faydalanalım diye düşünmek akıl dışıdır. Ülkeme ve insanıma hizmet etmektir bizim görevimiz. Hangi inan, mezhepten olursa olsun tüm yurttaşları kucaklayacağız. Biz şunu biliyoruz: Fırat'ın suyu ile Sakarya'nın suyu arasında fark yok. Mademki bu ülkeyi beraber kurduk, bu topraklarda beraber olacağız. Bizim acımız da sevincimiz de bir. Anayasanın en sevdiğim sözü şu: Tasada ve kıvançta beraber olmak. Biz CHP'yiz, başka partilere benzemeyiz. Başka partileri ayırır, inanç bağlamında, kimlik bağlamında ayırır ama biz ayırmayız. Gittiğim heryerde, şehit anneleri babaları gelir, bu sorunu çözün diye bize söylerler, daha öncede söylemiştim. Balıkesir'deki, Ankara'daki şehitlerin anne ve babası gelip bana bu sorunu çözün diyor. CHP'lilere sorunlara teslim olmak yakışmak, çözmek yakışmaz. Artık kan ve gözyaşı olmasın diyor anneler. O anne şimdi torununun askere gitmesini istemiyoruz diyor. Yol haritasını en akılcı biz belirledik. Bu sorunun çözüm yeri TBMM'dir dedik. Toplumsal uzlaşma sağlanmalı dedik. Yoksa çözülmez dedik. Çözülseydi 30 yıldır çözülürdü. Yol haritamızı aldık Başbakan'ın kapısını çaldık. Partiler bir araya gelsin, dedik. Birileri gelmiyor dediler. O zaman şehit haberlerinden onlar sorumludur dedik. Önerimizi götürdük, sonraki gün BDP'ye, MHP'ye sölemediğini bırakmadı. Bu anlayışla nasıl çözülür? AKP ile CHP'nin oyu yüzde 75 çözün bu sorunu diyor. Geri kalanının görüşü nolacak. Anayasayı değiştiriyoruz, bir toplumsal uzlaşmayla çözüyoruz. Meclis iç tüzüğünde yazmadığı halde biz komisyon kurduk. Anayasa yaparken hepsinden görüş aldık. Bu sorunu çözerken neden bunu yapmıyoruz. Sorun çözmek siyasal birikim işidir, kişisel çıkarlardan arınma işidir. Toplumsal mutabakat yapalım da zor" diyorlar. Kolay olduğunu kim söyledi ki. Siyasetin görevi zor işi çözmektir. Bu yüzden toplumsal mutabakat istiyoruz. Sorun oy çokluğu, vekil çokluğu değil, sorun yaşanan sorunları sağlıklı çözememe sorunudur. Olayların arkasından sürüklenen bir siyasal iktidar var. Bir stratejisi, öngörüsü yok. Sorunu nasıl çözecek? Bizden 3 arkadaş gelsinler otursunlar konuşsunlar diyor. Hala toplumsal uzlaşmayı anlamayan birine demokrasiyi nasıl anlatacaksınız?

-Siyasetçilerin çok sevdiği bir söz: Analar ağlamasın. Bu sloganik sözler siyasetçiye yakışmaz. Senin görevin bunun olmamasını sağlamak. Her açıdan tutarlı politika izliyoruz. CHP'nin yol haritası var. Ama sizin var mı? Biz millete açıklıyoruz. Siz neden açıklamıyorsunuz? Biz saydam politika izliyoruz, biz halkına yalan söylemeyen siyasal gelenekten geliyoruz. Terörde tarihi rekorlar yaşatan AKP değil mi? Biz ise sorumluluğunu bilen siyasi gelenekten geliyoruz. Ülkemiz, vatanımız için çalışırız. İnsanımızın yaşamı önce gelir. Çalışırsak bu ülke için emek harcıyoruz. Bizim asla kişisel hesaplarımız olmaz. Topluma bakarız, insanımıza bakarız. Geleneğimiz budur bizim. Biz seçim önce müzakare edip seçim sonrası silahla gezmeyiz. Biz elimizde iple gezip sonrasında masaya oturmayız. Bizim adımız CHP, halkın partisiyiz.

Erdoğan'a tavsiyeler

-Olay ciddi, sorun kroniktir. Tayyip Erdoğan'ı aşan bir sorundur. Buradan kendisine yine iyi niyetimle bazı tavsiyelerde bulunacağım:

-Diline sahip ol, hırsını bir kenara bırak kibirli olmaktan vazgeç, hoşgörülü ol.

"Kredi" polemiği

-Parti meclisinde bir konuşma yaptım. Bu konuşma medyada tahminden daha fazla yer aldı. Biz her zaman toplumsal barışa destek veriyoruz. Çünkü insanımızı seviyoruz. Barış, huzur istiyoruz. Başbakan'a bu sorunun çözümü için, yeni bir kredi açacağız, ama bunun için 4 önemli koşulun var dedik:

1: Samimi ve dürüst ol.

2: Gizli ve kişisel ajandan olmayacak.

3: Millete izah edemeyeceğin angajmanlara girmeyeceksin.

4: Ana muhalefete ve millete birşeyler gizlemeyeceksin.

Biz daha öncede Erdoğan'a kredi verdik. Milletvekili seçilemedi, yasaları değiştirik milletvekili ol dedik. Geldi başbakan oldu. Sonra noldu, kibirden, tek adamlıktan yola çıktı, egosu o kadar şiştiki, bugün demokrasiden şikayet eder hale geldi. Demokrasi adına açtığımız kredi koşulsuz krediydi. Şimdi sana güvenmiyoruz, o yüzden şart koşuyoruz. Ya adam gibi davranır sorunu çözersin ya da her şehit cenazesinin sorumlusu sen olursun!
 Haber7



Bu haber 640 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,374 µs