Cengiz Çandar: Tetikçi isimleri bana geldi

26 Kasım 2012 15:18 tsi
Gazeteci Çandar, "Devletin çok üst düzey bir yetkilisi bana Emniyet ve Askeri istihbaratının tetikçilerinin isimlerini verdi" dedi.

Gazeteci Cengiz Çandar BUGÜN TV'de yayına başlayan Erkam Tufan'la Analiz programında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Çandar, devletin çok üst düzey bir yetkilisi bana Emniyet ve Askeri istihbaratının tetikçilerinin isimlerini verdi diyerek çok önemli bir itirafta bulundu.

İşte Çandar'ın açıklamalarında satırbaşları:

Mezopotamya ekspresi içinde Filistin’e giderken 23 yaşındaki Cengiz Çandar’ın suratı asık mıydı?

Bütün hayatım allak bullak oldu. Çünkü ODTÜ’de asistandın ve yeni bir asistandım. Okulu yeni bitirmişim, nişanlıyım, o yıl evleneceğim, ve birden hayat projeniz değişmiş, kendinizi , ülkenizden, en yakınlarınızdan ayrılmak zorunda kalmış ve bir daha ne zaman göreceksiniz, bilmeden ..

Surat bir karış tabi

Değil, Avrupa ya gidiyor olmuş olsaydım belki olabilirdi de, ben dava adamıydım, dava doğrumuydu yanlış mıydı başka bir mesele ama bağlı olduğum bir dava vardı. Yüzümü asmadım bile, Gözlerim buğulandı dönüp Türkiye topraklarına... Dramatik ayrılışlar, vedalaşmalar oldu, bir daha görebilecek miyim duygusu ile, anneme babama, kardeşime bir elveda mektubu duygusu ile yazarken gözlerimin sulandığı durumlar oldu. Sınırı geçtikten sonra dönüm Türkiye sınırlarındaki uzak köylerin ışıkları, koca bir ülke ve benim hayatım ve hayatta bağlı olduğum herkes ve her şey orada yatıyor. O an bir hüzün duygusu yüreğimin üzerine oturdu fakat,  yüzümü öne doğru çevirdiğim zaman gittiğim doğrultu Filistin hareketiydi. Bu bana motivasyon ve heyecan verdi.  Onun için yüzüm asık durmadı.

Cengiz Çandar kendisi hakkında yapılan ‘yeni andıç’ için neden savcılığa suç duyurusunda bulunmayacak, siz neden sürekli andıçlanıyorsunuz?

Ben 28 şubatta dönemin MİT müsteşarına sorduğumda bana Turgut Özal ile Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük tabusuna birlikte dokundunuz dedi. Ben kendimi cumhurbaşkanı ile birlikteyim diye gayet rahat hissediyordum ama meğerse öyle değilmiş. Meğerse elimizi prize sokmuşuz. Ne o;  Kürt sorunu.  Celal Talabani ve Mesut Barzani ile ilişkilerin kurulmasında baş rol oynadım ben.  Bu bir sürü şeyi tetikliyor. Türkiye’nin Kürt sorunu farklı bir şekilde ele alınmaya başlıyor. Turgut Bey sahneden çekildikten sonra Türkiye’nin bazı merkezleri, bunlar çeşitli isimler alıyorlar ama bunlar aynı özün değişik uzuvları. Jitem oluyor, Özel Kuvvet oluyor, Ergenekon oluyor. Bir kere sizi kaydetmiş durumda, güvenceniz de yok sizin, ananınızı da bellemek için fırsat kolluyor. 28 Şubatta iyi bir vesileydi.  28 Şubatın arkasında da bu odaklar vardı. Ve ben 28 Şubata şiddetle karşı durdum. Bu tavrım sonucu andıçlandık.  Yakın tarihlerdeki andıçlar ise yine belli odakların bu kodlara ilişkin posizyonları ile uyuşmayan ve onlar nezdinde zararlı olan görüntümüz sebebi ile iki türlü öldürme yönteminiz vardır. Ya bizzat ya da kişilik katli ile yaparsanız.

Suç duyurusunda bulunacak mısınız?

Hayır, inanmıyorum adalete, mekanizmasının böyle çalıştığına inanmıyorum.  Akın Birdal suç duyurusunda bulunmuştu, o suç duyurusu dönemin bir takım askeri şahsiyetleri ki o zamanda emekliye ayrılmışlardı. Onları ilzam ediyordu. Fakat o dönem muvazzaflardı. Genel Kurmay Adli Müşavirliği süreci durdurmuştu.

Türkiye yine aynı durumda mı, aradan çok yıllar geçmedi mi?

Geçti. Genel Kurmay Adli Müşaviri değil de başka kurumların adli müşavirliklerinin benzeri etkileri oluyor gibi geliyor bana. Adalet mekanizması yargı ayağının çok düzgün ve kurallı çalıştığına dair bir izlenimim yok.

Artık askeriye değil de başka kurumlar mı müdahale ediyor?

Şahıslar belki kurumlar. Kurumlardan ziyade şahıslar. Bunun için savcılığa gitmek angarya gibi geliyor. Çok güvendiğim kaynaklarım bana Emniyet ve Askeri istihbaratın tetikçilerinin isimlerini verdiler. Kimin söylediğini ve hangi isimleri verdiklerini çok iyi hatırlıyorum. Kaynaklarım Devletimizin kamuoyumuzun da gayet iyi bildiği önemli şahsiyetleri bunlar.  Senle ilgili durum şu ile şu yapıyor, onlar da şuraya bağlı diyenler bu ülkenin mühim adamları. Ülkemizi yönetim bazı isimlerden bahsediyorum. Türkiye’yi bir cümlesi ile temsil eden adamlar bunlar.
 
Özal kendisine yapılan suikastın ardında kimler olduğunu Çandar’a nasıl ima etmişti?

Özal kendisine suikastı yapanları biliyor muydu? Biliyorduysa neden üzerine gitmedi?

Özal bir suikasta uğramıştı, başka bir suikast vesilesi ise arada bir konu geliyordu,  sohbet ediyoruz, efendim size de yapılmıştı falan diyorsunuz, konu açıldığında ‘ya şimdi bu denizlide yağmur yağdığında falan’, efendim bir soru sormuştuk ama. Zorladık, ettik ima yolu ile bize üstüne gittiğini, nereye gideceğini anladığı anda tamam anlaşılmıştır diye durduğunu,  ben devlet başkanı sıfatını taşıyorum bunda sonrası devlete zarar verir. Bu ne demek o sıradaki güçler dengesi Turgut beyi engellemişti.

bugün

Bu haber 1,165 defa okundu.