''Her türlü öğrenci eylemi meşrudur''
11 Kasım 2012 14:35 tsi
YÖK Başkanı Çetinsaya, ''Şiddet içermedikçe her türlü öğrenci eylemi meşrudur, yapılmalıdır da'' dedi.
YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, eğitim muhabirleriyle bir araya geldiği sohbet toplantısında, YÖK yasa taslağının hazırlanma sürecine ilişkin bilgi verdi.
Taslağın hazırlık sürecinde öğrenciden rektöre, üniversitenin idari personelinden eğitim muhabirleri ve editörlerine, kamu kurum ve kuruluşlarından sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine kadar tüm tarafların görüşlerine başvurduklarını hatırlatan Çetinsaya, devam eden süreçte de her öğretim elemanı grubu için toplantı yapmaya karar verdiklerini söyledi.
Araştırma görevlileriyle yarın, yardımcı doçentler ve bir grup rektörler 4. grupla 13 Kasım'da, doçentlerle 14 Kasım'da, profesörlerle 15 Kasım'da, üniversite genel sekreterleriyle 16 Kasım'da ve rektörler 5. grupla 20 Kasım'da toplantılar yapılacağını belirten Çetinsaya, toplantıların kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve öğrencilerle süreceğini vurguladı.
Tasarıda yer alan 4-5 maddenin Anayasa'yla ilgili olduğunun altını çizen Çetinsaya, ''Ama neden bu yeni yasayla birlikte 130 ve 131 değişmesin. Bence burada uzlaşılabilir diye düşünüyorum'' ifadelerini kullandı.
YÖK'e tepki gösteren öğrencilerle görüşmeyi düşünüp düşünmediğine ilişkin soru üzerine Çetinsaya, şunları kaydetti:
''Bu arkadaşlarımızdan böyle bir talep gelirse neden olmasın? Bizim kurduğumuz sistem o kadar açık ki 'bize görüşünüzü iletin, web'den yayınlayalım' diyoruz.
Son protestoların barışçıl geçmesine en çok ben sevindim. O kavga ve gürültüyü gördükçe içim burkuluyor. Bunu her yerde tekrarladım; şiddet içermedikçe her türlü öğrenci eylemi meşrudur, yapılmalıdır da. Ama YÖK karşıtı hareketin YÖK'ün ara rejimlerdeki rolü dolayısıyla bir tepki olduğunu düşünüyorum. Yoksa kendi halinde işleyen YÖK kurullarının ve kararlarının dışında arkadaşlarımızın şikayet ettiği konularda çok da fonksiyonu yok. Onlar daha çok geçmişteki uygulamalara tepki duyuyorlar. Şu anda bütün ideolojik vasıtalardan arındırılmış şartlarda üniversitelere bölüm açıyoruz, dekan atıyoruz, yaz okullarını düzenliyoruz.
Bunu saygıyla karşılıyorum. Aslında YÖK'ü protesto ederken başka bir şey söylemeye çalışıyorlar. Bunu anlıyorum ama söyledikleri YÖK bugün yok. Küreselleşmenin yol açtığı sorunlara tepki gösteriyorlar.
Yükseköğretim sistemi içinde bir regülatöre ihtiyacımız var. Bunun adı YÖK olur, başka bir şey olur. Regülatör olmadan sistemi yönetemezsiniz. Biz de bir planlama, denetleme kurulu olmasını hayal ediyoruz.''
aa
Bu haber 729 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle