En Sıcak Konular

Taraf'ta Alper Görmüş'ten isyan bayrağı

9 Ekim 2012 12:28 tsi
Taraf yazarı Alper Görmüş, Taraf'ın AK Parti'ye yönelik muhalif haberlerini sert bir şekilde eleştirerek okura çağrı yaptı.

Taraf yazarları arasındaki, mealen “AK Parti günümüzde nedir” konulu tartışma iyice ele avuca gelmeye başladı...

Benim görebildiğim kadarıyla tartışma, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AK Parti) Kürt meselesini çözme iradesinin devam edip etmediği sorusu etrafında şekillenmeye başladı, oradan da buralara sıçrandı.

Tabii, Kürt meselesi Türkiye’nin geleceğinin nasıl şekilleneceğini dolaysız olarak belirleyecek önemde bir mesele olduğu için, AK Parti’nin onu çözme iradesinin devam edip etmediği sorusuna verilen cevap, ister istemez “AK Parti nedir” sorusuna verilen cevapları da belirliyor.

Dolayısıyla, AK Parti’nin Kürt meselesini çözme iradesinin devam edip etmediği sorusuna “ediyor” cevabını verenlerin (mesela Gürbüz Özaltınlı, Yıldıray Oğur, Melih Altınok) AK Parti değerlendirmesiyle, “etmiyor” cevabını verenlerin (mesela Ahmet Altan) AK Parti değerlendirmesi de farklı oluyor.

Ben bu tartışmada kendimi “ediyor” diyenlere daha yakın hissediyorum. Fakat bu “ağır” konuya şimdilik girmeyeceğim.

Bugün, “etmiyor” çizgisini benimseyen ve o nedenle bir süredir AK Parti’ye karşı sert bir muhalefet çizgisi izleyen Taraf’ın bu çerçevedeki haberleriyle ilgili bir şeyler söylemek istiyorum.

“Bu kadarı da olmaz” dedirten manşet

Açık söyleyeyim, ben ne zamandır bu tercih doğrultusunda şekillenen başlık ve manşetlerde, yıllardır eleştiregeldiğim bir “muhalif” yazıişleri anlayışının yansımalarını görüyorum: Haberi kâh abartarak, kâh kullanışlı bir tarzda yorumlayarak, haberin, kendisine muhalefet edilen gücü zor duruma düşürme kapasitesini arttırdığını sanmak!

Oysa bu “tarz” kesinlikle istenen sonucu doğurmuyor. Tam tersine, bir yandan özünde haklı olan muhalif pozisyonun inandırıcılığını törpülüyor, bir yandan da kendisine muhalefet edilen gücü “mağdur” konumuna taşıyor.

Ben aslında bu söylediklerimi örneklerle ele almayı planlıyor, bunun için de Balyoz dizisinin bitmesini bekliyordum. Fakat Taraf’ın 7 ekim tarihli manşetini görünce dayanamadım.

Manşet, çok ciddi bir iddiayı dile getiriyordu: “Hür Ordu’ya jandarma servisi... ”

Yani: Apaydın kampındaki muhalifler jandarma araçlarıyla Suriye sınırına taşınıyor, sonra da kampa geri getiriliyorlardı.

Bu dev iddia, Tuğba Tekerek’in, bölgede bir buçuk aydır akademik bir çalışma yürüten Koç Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Şenay Özden’le yaptığı söyleşinin şu bölümüne dayandırılıyordu:


Tuğba Tekerek: “Ben şöyle bir şey duydum. Jandarma aracı savaşmak için Suriye’ye gitmek isteyenleri Apaydın kampından alıyor, sınıra götürüyor. Dönerken de muhalifler sınırda silahlarını bırakıyor, yine jandarma aracıyla kampa götürülüyorlar. Sizin böyle bir tanıklığınız oldu mu?”


Şenay Özden: “Görmedim ama evet ben de duydum bunu.”

İşte hepsi bu kadar... Taraf yazıişleri, buradan “Hür Ordu’ya jandarma servisi... ” gibi bir manşet cümlesi ve “Yrd. Doç. Dr. Şenay Özden, Esed’e karşı savaşan Suriyeli muhaliflerin Apaydın kampından jandarma araçlarıyla sınıra götürüldüğünü doğruladı” gibi bir spot üretebilmiş!


Taraf okurlarına çağrı

Bu örnek, zannediyorum sorunun ne olduğunu ve ne kadar büyük olduğunu ortaya koymaya yeter.

Balyoz dizisinden sonra Taraf’ın endazeyi kaçırmış manşetlerine ve haber başlıklarına geniş bir biçimde geri dönmek üzere şimdilik burada kesiyorum.

Bitirirken bütün Taraf okurlarına sesleniyorum: Gelin, bu işi birlikte yürütelim... Siz de rahatsızsanız ve varsa böyle tesbitleriniz, lütfen örnekleriyle bana yazın, ki gazetemizin güvenilirliğini önemli ölçüde zedeleyen bu gidişatla ilgili olarak uyarı görevimizi yerine getirmiş olalım. (Medyaradar)

Bu haber 659 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,284 µs