Güneydoğu'da petrol toprağı kirletiyor
23 Temmuz 2012 15:25 tsi
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki topraklarda petrol sızıntılarından kaynaklı olarak demir ve alüminyum metalleri yüksek çıktı.
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki topraklarda petrol sızıntılarından dolayı demir ve alüminyum gibi metallerin yüksek çıktığı çözüm bulunmaması halinde bölge topraklarının gittikçe verimsizleşeceği bildirildi.
Dicle Üniversitesi (DÜ) Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hamdi Temel, Yrd. Doç. Dr. Orhan Kavak ve yüksek lisans öğrencisi Kıvılcım Önen ile birlikte Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Mardin, Kilis, Siirt ve Şırnak'taki çeşitli yerlerden alınan katı hidrokarbon sızıntı örneklerinde, sızıntı kirliliği ve kirletici kaynakların etkisini ölçmek ve türlerini tanımlamak amacıyla analizler yaptıklarını söyledi.
Temel, bölgenin hidrokarbon sızıntılar yönünden zengin olmasının, hidrokarbon sızıntılarının organik madde miktarı, organik madde tipi, olgunlaşma düzeyi gibi parametrelerin belirlenmesinin yanı sıra çoğu ekolojik sistem için zararlı olan eser elementlerinin ve bunların zararlı etkilerinin neler olduğunun tespit edilip üründen ayrıştırılması konularında yol gösterici olduğunu kaydetti.
Güneydoğu'daki metal analizi sonuçlarına göre toprakta demir, alüminyum, mangan, bor, kurşun ve nikel miktarlarının yüksek çıktığına dikkati çeken Prof. Dr. Temel, ''Bölge topraklarında petrol sızıntılarından dolayı demir ve alüminyum metalleri çok yüksek çıkmış ve çözüm bulunmaz ise bölgenin toprakları gittikçe verimsizleşecektir'' diye konuştu.
ZARARLARI
Prof Dr. Temel, hidrokarbon sızıntılarında tespit ettikleri metaller içerisinde toprak için demir ve alüminyumun yüksek derecede, kurşun ve nikelin orta derecede, bor ve manganezin ise düşük derecede zehirli kimyasal etki gösterdiğini kaydetti.
Toprakta biriken bu maddelerin birçok kaynağı olduğunu dile getiren Temel, ''Maddeler önce toprağa daha sonra da bitkilere geçerek neticede, kirletilmiş su ve toprak gibi önemli çevre, tarım ve sağlık problemlerine yol açmaktadır. Bitki, hayvan ve insana etkisi yönünden incelediğimizde hepsinin zararlı olduğu, kirletici olup olmadığı yönünden incelediğimizde; mangan dışında hepsinin zararlı olduğu bulgularına ulaşılmıştır" dedi.
Alınabilecek önlemlere de değinen Temel, bunların başında halkın bilinçlendirilmesinin geldiğini söyledi.
Bu sızıntıların çok yakınındaki topraklarda tarımsal etkinliklerin yapılmamasının bu konuda alınabilecek önlemlerden biri olduğuna işaret eden Temel, ''Bu konuda çalışmalar yapan MTA gibi kurumlarla iş birliği yapılarak verimsizleşen topraklar verimli hale dönüştürülebilir. Ayrıca çevreye zarar veren maddeleri yok etmek veya bunların tesirini azaltmak için bitkilerin kullanılması da alınabilecek önlemlerden biridir. Bu metoda 'bitkilerle iyileştirme metodu' denir. Kirletilmiş toprağın mühendislik gerektiren teknolojilerle temizlenmesi oldukça maliyetli bir işlemdir ve görüntü kirliliğine yol açmaktadır. Bazı bitki türlerine, topraktan bünyelerine gelen metalleri gövde, filiz ve yapraklarda biriktirme kabiliyeti bahşedilmiştir. Birikmenin olduğu bitki kısımları toplanıp hacimce küçültülmekte ve yeniden değerlendirilmek üzere depolanmaktadır'' dedi.
Prof. Dr. Hamdi Temel, metal kirliliği olan toprakların temizlenmesinde topraktaki ağır metalleri biriktirme özelliğine sahip bilimsel adı ''Thlaspi caerulescens'' olan bitkinin kullanılabileceğini sözlerine ekledi.
Bu haber 802 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle