Bu bir komplo!
0 0 0000 00:00 tsi
İsrail, iki askerinin Hizbullah tarafından kaçırılmasının ardından Lübnana girdi. Çatışmalarda yedi İsrail askeri öldürüldü. Olmert, Hizbullah gerillalarının İsrail'e düzenlediği saldırının 'savaş nedeni' olduğunu söyledi. Ortadoğuda savaş çanları çalıy
Başbakan olacakları biliyordu
Başbakan Erdoğan, sanki olacakları daha önceden biliyormuş gibi endişeliydi. İki İsrail askerinin ölümü ve birisinin kaçırılması ile başlayan olaylar, Başbakanı harekete geçirdi. İsrail, hava destekli kara birliklerini Gazzeye sokarken, Erdoğan, Bush, Olmert ve Abbas ile telefon trafiği yaşıyordu. Amacı bölgede tansiyonu önemli derecede yükselten bu olayın bir an önce sona ermesiydi. Evet, Başbakan Gazzede masum insanların ölmesine içerliyordu, fakat ağzından sık sık şu sözcükler dökülüyordu: Bu olaylar bölgede daha büyük gelişmelere neden olabilir.
Başbakan olacakları önceden görmüş müydü, bilmiyorum. Fakat Başbakanın, olayların sadece bir devlet ile bir örgüt arasındaki çatışmanın ürünü olmadığını bildiğinden eminim.
Rusya Suriyede üs kuruyor
Peki, çatışmalar, bir devlet ile bir örgüt arasındaki sürtüşmenin ürünü değilse ne?
Biraz geriye gidelim.
Pek de uzun olmayan bir zaman önce, aslında çok önemli olan bir haber, gazetelerin dış haberler sayfalarında küçük bir duyuruymuş gibi sunuldu. Haber şuydu: Rusya, Sovyetler dönemindeki gibi, Suriyede üs edindi. Bu haber çok önemliydi. Rusya ilk kez, uzun dönemli bir geri çekilme sonrasında, öncelikle Akdenize doğru açılıyordu. Üstelik üs kurmak için seçtiği ülke bir hayli garipti. Suriye yönetimi, son bir yıldır, Lübnan Başbakanı hariri suikastı yüzünden baskı altındaydı. Putin ise ABDnin tecrit edilmesini istediği bir ülkeye askeri üs kuruyordu. Bu kol kanat germe anlamına gelebilir mi?
ABD, Irakta can çekişiyor
Putin Rusyası artık toparlanıyordu. Ukraynada bile, bundan üç yıl önce iktidara gelmiş turuncu devrimciler, yerlerini Rus yanlısı Yanukovitche bırakıyordu. Tam da bu esnada, ilginçtir, ABD Irakta kan kaybediyordu. ABD, bir bir müttefiklerini kaybediyor, Japonya resmi olarak askerlerini Iraktan çekerken, İngiltere 18 ay içerisinde tamamıyla çekilmeyi planladığını belirtiyordu. Dahası kulislerde, ABDnin Kürtler ile yollarını ayırabileceği ve Iraktan çekilebileceği konuşuluyordu.
Irak ajanlar cenneti
Irak elbette kaosun hakim olduğu bir ülke. ABD istikrarı sağlayabilmiş değil. Uzmanlar, kaosun hakim olduğu bölgelerin istihbarat faaliyetlerinin hedefi haline geldiğini belirtiyorlar. Bir güvenlik uzmanı, Irakın ajanlar cenneti olduğunu belirtmişti.
Bombanın pimi çekiliyor
İşte bu kaotik ortamda, belki de tüm bölgeyi derinden etkileyebilecek bir bombanın pimi çekildi. Dört Rus diplomat, Irakta kaçırıldı ve öldürüldü.
Bu bölgede hareketlenmenin başlangıcı için çok önemli bir tetiklemeydi. Putin hemen kolları sıvadı ve Rus Meclisi Dumadan, sınır dışında operasyon yapabilmek için yasal izin aldı. Böylece Rusya, yurtdışında yaptığı ve yapacağı operasyonları resmileştirmiş oluyordu. Bu arada Putin, öldürülen diplomatlarının katillerinin hemen bulunup öldürülmesi için emir veriyordu.
Öldürülen ve kaçırılan İsrail askerleri
Tam da bu esnada Ortadoğudan kötü bir haber geldi. Hamas ya da Hizbullah, geçtiğimiz hafta plajda eğlenirken öldürülen Filistinli çocukların intikamını almak için, İsrailli askerlere saldırı düzenledi. İkisini öldürdü, birisini kaçırdı. Aslında bu garip ve yeni bir olaydı. Nitekim Ortadoğu meselesiyle ilgilenen herkesin de hatırlayacağı gibi, Filistinliler şu ana kadar birçok kez, İsrailli askerleri öldürme girişiminde bulunmuş fakat her defasında bu girişimleri başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Fakat bu kez militanlar başarılıydı. Tek kayıp vermeden İsrailli askerleri tankın içerisinde öldürmeyi başarmışlar ve birisini de kaçırmışlardı. Bu olsa olsa çok profesyonel bir örgütün işi olabilirdi. Hangi profesyonel örgüt? Hizbullah mı, Hamas mı?
İsrail saldırısı şiddetli oldu
İşte ne olduysa bundan sonra oldu. İsrail intikam almak için saldırdı. Amacı, esir düşen askerin bırakılmasıydı. İsrail tank ve askerleri Gazzeye girdi. Gazzedeki altyapı ve bakanlık binaları vuruldu. Bakanlar ve milletvekilleri tutuklandı.
Başbakan harekete geçti
İsrailin saldırılarını arttırması üzerine, Başbakan Erdoğan harekete geçti. Başbakan, Bush, Olmert, Abbas, Blair ve Putin ile görüştü. Etkin bir telefon diplomasisi yürüttü. Elbette sadece telefona bağlı kalmadı. Başdanışmanı Ahmet Davutoğlunu apar topar Suriyeye, devlet Başkanı Esad ile görüşmeye gönderdi. Davutoğlu, Esad ile görüştükten sonra, Hamas siyasi kanadı lideri Halid Meşal ile gizlice görüştü.
Suriye önemli!
Türkiyenin tercihi önemliydi. Zira Suriyenin baskı altına alınacağı bekleniyordu. İsrail uçakları çoktan Esadın konutunun üzerinde gözdağı uçuşları yapmışlardı. Bu arada Rusya'da ilginç gelişmeler oluyordu. Rusya'da ardı ardına uçaklar düşmeye başladı. Birçok insan kazalar sonucu hayatını kaybetti. İlk düşen uçak yolcu uçağıydı. Bir diğeri, zorunlu iniş yapmak zorunda kaldı. İçinde Rusya Deniz Kuvvetleri komutanı vardı. Bugün, bir Rus askeri uçağı düştü. Ölü veya yaralı sayısı hakkında bir bilgi verilmedi. Çok ilginç... İki gün önce, Çeçen direnişçi Şamil Basayev Ruslar tarafından öldürüldü.
Bu sadece bir komplo!
Tüm bunlar yetmiyormuş gibi, bugün İsrail-Lübnan sınırında çatışma çıktı. Çatışmada yedi İsrail askeri öldürüldü, ikisi de kaçırıldı. Olacak iş değildi. Nasıl oluyor da, daha önce hiç kayıp vermeyen İsrail ordusu patır patır dökülüyordu. Hem de finansal kaynağının nerden geldiği belli olmayan küçük bir örgüt karşısında.
İsrail bunu hazmedemedi. Ve Lübnana girdi.
Hedef Lübnan mı yoksa Şam mı bilinmez. İsrail askerlerinin çarpıştığı birlikler, milisler mi yoksa başka kuvvetler mi bilinmez.
Fakat bir şeyden şüphe edilebilir. Bu çatışmalar bir devlet ile bir örgüt arasındaki çatışmalar mıdır? Yoksa birileri, nerde bulunursa öldürülüyor mu? Yo, hayır. Bu sadece bir komplo!
Bu haber 288 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle