Yeni anayasada mola

11 Temmuz 2012 08:33 tsi
BDP'nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndaki krizi gerekçe göstererek 20 Temmuz'a kadar mola verilmesi talebi kabul gördü. CHP kurultayını da dikkate alan komisyon 1 Ağustos'a kadar ara verdi

TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda BDP'nin Kürtçe ifade ve düşünce özgürlüğü talebine diğer partilerin yeşil ışık yakmaması nedeniyle gerilen ipler, müzakerelerin 1 Ağustos'a kadar ertelenmesiyle sonuçlandı. Bu gelişme anayasa yazım sürecinin, beklenen takvimin üzerine çıkacağını ortaya koydu.

Uzlaşma Komisyonu'nda geçen hafta 'tutuklu ve hükümlülere tecrit politikası' uygulanmamasını isteyen BDP, bu hafta da düşünce ve ifade özgürlüğü maddesinde Kürtçe'nin önünü açmak için 'Herkes düşünce ve kanaatlerini tercih ettiği dilde ifade etme ve yayma özgürlüğüne sahiptir' önerisini sundu. Diğer partiler karşı çıkınca oturumu yöneten Ahmet İyimaya, 'Parantez içine alalım' dedi.  Bu yaklaşıma sinirlenen BDP'li Sırrı Süreyya Önder, 'Artık yeter. Tüm özgürlük taleplerimizi parantez içine alamayız. Bu gelişmeleri tabanımıza anlatmak için 20 Temmuz'a kadar izinli sayılmamızı istiyoruz' resti çekti.

OLUMSUZ  ANLAM ÇIKMASIN
TBMM Uzlaşma Komisyonu dün TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında toplanarak, bu talebi masaya yatırdı. Alınan kararı basın toplantısı ile açıklayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 'CHP'nin de önümüzdeki hafta kurultayı var. Bunu da hesaba katarak şöyle bir karar aldık; 25 Temmuz akşamına kadar 4 siyasi partimiz 'temel hak ve özgürlükler' ile ilgili görüşülmemiş tüm maddelerle ilgili olarak görüşlerini Meclis Başkanlığı'na vermiş olacaklar. Bu gelen görüşleri, diğer partilere dağıtacağız. 1 Ağustos saat 11.00'de toplanmak üzere çalışmalarımızı bu şekilde sürdüreceğiz. Uzlaşma Komisyonu bu şekilde çalışmalarına devam ediyor.'
Çiçek, uzlaşılamayan her konunun parantez içine alınmasına ilişkin bir soruya, 'Bir veya iki parti farklı düşünüyorsa, onu da paranteze alarak sonradan tekrar görüşmek üzere, mesafe katetmek için bulduğumuz bir yöntemdir. Bunlar üzerinden hemen olumsuz anlamlar çıkarmak doğru olmaz.  İşin zor kısmı zaten yazım sürecidir' yanıtını verdi.

BDP'siz devam etmek etik olmaz
AK Partili Ahmet İyimaya, Kürtçe ifade özgürlüğü talebinin reddedilmesi nedeniyle BDP'Lİ Sırrı Süreyya Önder'in 'Artık gına geldi' açıklamasını talihsizlik ve konjonktürel bir tepki olarak değerlendirdiğini belirterek, 'Süreçler en büyük öğretmenlerdir, en büyük düzelticilerdir. Sürecin aktörlerden daha akıllı olduğunu düşünüyorum' dedi. CHP'li Komisyon üyesi Süheyl Batum, BDP olmadan çalışma yapmalarının ne etik ne meşru olacağını açıkladı. AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, 15 maddeden oluşan çalışma usul ve esaslarını hatırlatarak, '3 kere mazeretsiz katılmayan masadan kalkmış sayılır' dedi. MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural da BDP'nin, Uzlaşma Komisyonu'nda 'önerilerin yeterince dikkate alınmaması' gerekçesiyle gösterdiği tepkiye ilişkin soruya 'Bu tür komisyonlarda görüş ayrılıkları olabilir' karşılığını verdi.

Akşam

Bu haber 601 defa okundu.