"Sınır tanımazlara haddini Bildiririz"

29 Haziran 2012 17:18 tsi
"Bağımsızlığımız söz konusu olduğunda, sınırlarımız söz konusu olduğunda, 'Kükremiş seller gibiyim bendimizi çiğner aşarız"...

AK Parti Erzurum 4. Olağan Kongresi'ne katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Erzurum Stadyumu'nda partililere seslendi. Suriye'ye yüklenen Erdoğan, "Kendi halkına vahşice zulmeden, çevre ülkelere hukuk dışı saldıranlara hiç tereddüt etmeden haddini bildiririz." dedi. Erdoğan, "Bağımsızlığımız söz konusu olduğunda, sınırlarımız söz konusu olduğunda 'Kükremiş seller gibiyim bendimizi çiğner aşarız.' ifadelerini kullandı.

Bir yıl önce Erzurum'da olduğunu hatırlatan Erdoğan, 12 Haziran seçimleri öncesinde son iki mitingini Erzurum ve Ağrı'da gerçekleştirdiğini söyledi. Erzurum'un 3 Kasım seçimlerinde de kendilerini mahcup etmediğini aktaran Erdoğan, "Yüzde 69.2 oy oranıyla Türkiye'de bize en büyük desteği veren illerimiz arasında yer aldı." diye belirtti. Erdoğan, kendilerine destek veren Erzurumlulara şükranlarını sundu. Birlik ve beraberliğine önemine dikkat çeken Erdoğan, "9 buçuk yıl boyunca Erzurumlu bizi mahcup etmedi, biz de onları mahcup etmedik. Erzurum'u büyütmeye bundan sonra da devam edeceğiz." şeklinde konuştu. Erzurum'un yakın tarihte çok büyük zulümler çektiğini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Katliamlara işkencelere maruz kaldı. Ama Erzurumlu dadaşlar, yiğitçe, kahramanca vatanı savundular. Unutulmaz bir bağımsızlık destanı yazdılar."

Kazım Karabekir Paşa, Nene Hatun, Kafkas Cephesi Şehitleri, mezalime uğrayan dadaşları da anan Erdoğan, "1915'te Erzurum işgal edildiğinde sadece Erzurum değil Türk İslam dünyası gözyaşı dökmüştür. Erzurum'un yiğit, mert, dadaşlarıyla hasret gidermeye dertleşmeye geldim. Bugün tüm dünyaya Erzurum'dan barış mesajlarımızı en güçlü şekilde bir kere daha haykırmaya geldim." diye konuştu.

Alvarlı Muhammed Lütfü Efe'nin 'Hazer kıl! Kırma kalbin kimsenin canını incitme! / Esir-i gurbet-i nalan olan insanı incitme! / Tarik-i ışkda biçare-i hicranı incitme! / Sabır kıl her belaya, Hane-yi Rahman'ı incitme!' dizelerini okuyan Başbakan Erdoğan, "Bu topraklarda bizim anlayışımız budur. Hacıbektaş gibi incinsen de incitme anlayışına inanıyoruz." sözlerini kaydetti.

Bayrağı, vatanı, kutsal değerleri korumak için çalıştıklarını ifade eden Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Tarihin her döneminde dostluğu, barışı ve kardeşliği savunmuş bir milletiz. Ancak hiç kimse bizim sağduyumuzu, yumuşak başlılığımızı sınamaya kalkışmasın. Tıpkı Akif'in dediği gibi, 'Yumuşak başlıysam kim demiş uysal koyunum/ Kesilir belki fakat, çekmeye gelmez boynum'. Bağımsızlığımız söz konusu olduğunda, sınırlarımız söz konusu olduğunda 'kükremiş seller gibiyim bendimizi çiğner aşarım."

Erdoğan, "Bu milleti halen sınamaya kalkanlar, gelsinler Erzurum'a baksınlar. 12 Mart'ta bu Erzurum'un nasıl kükrediğine baksınlar. Çanakkale'de, Dumlupınar'da, Sakarya'da kanla yazılan destana baksınlar." diye konuştu.

Türkiye'de Esed ve Baas rejiminin sevdalıları olduğunu söyleyen Erdoğan, muhalefete şu eleştirilerde bulundu: "Açık açık sesleniyorum: Burada Baasçılar var. Daha yakın zamanda CHP Genel Başkanı'na bir tavsiyede bulunmuştum. Suriye konusunda eteğinizde taşları döküp, ağzınızdaki baklayı çıkartın dedim. Pazar günü ağırladık. Soru varsa sorun dedik. Bütün çalışmalarımızı kendisine anlattık. Tavsiyelerinize de açığız dedik. Pilotların akıbeti dışında ciddi bir sorusu olmadı. Toplantı sonrası ise kendi hükümetinin eleştirisini yaptı. Böyle bir şey olur mu? Sen Suriye'nin Baas partisi misin? Türkiye'nin CHP'si misin? Ama bunlarda incelik, nezaket söz konusu değil. Salı günü çıktı, grup toplantısında hükümete, askere nasıl fatura keseriz bunun gayreti içinde oldu. Bir TV programında aynı şekilde sorumsuzca, pervasızca aynı durumda oldu."

Kılıçdaroğlu'nu, CHP'nin bugüne kadar başına gelmiş en büyük talihsizlik olarak niteleyen Erdoğan, "Halen siyasetçi olamadı. Böyle bir milli meselede kendi ülkesinin yanında olmalı. Suriye'ye üzeri kapalı bir eleştiri yapıp, hükümeti, dış politikayı eleştirmesi milli bir duruş değil. Sorumlu bir genel bir başkan kendi ülkesine şamar oğlanı benzetmesi yapamaz. Kusura bakmasın, ondan ders alacak değiliz. Haritada Şam'ın yerini bile gösteremeyecek biri bize dış politika dersi veremez. Suriye, Mavi Marmara meselesi karşısında tavrı pısırık dış politika meselesidir. 9 şehidimizin olduğu yerde sesi çıkmadığı gibi İsrail'in yanında gidip yer aldı. Bizim tavrımız da İsrail'in karşısında yer almaktır. Bugün aynı şekilde düşürülen uçağın karşısında Suriye yönetiminin yanında yer almaya çalışıyor." şeklinde konuştu.

Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Büyük devletleri çekemeyen çok olur, sizin büyüme iddianız yoksa herkese ve her şeye göz yumar, ama olduğunuz yerde sayarsınız. CHP'nin dış politikası her zaman budur. Hiçbir zaman aktif dış politika üretmedi. Hatta kimi zaman da destek verdi. Kusura bakmasınlar bugün böyle bir Türkiye yok. Bizim büyük hedeflerimiz var. İnşallah 2023'te Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 büyük ülkesinden biri yapma gayretindeyiz. İstemeyenlere rağmen bu hedeflere ulaşacağız."

TERÖR ÖRGÜTÜ HAİN OLDUĞUNU İSPATLADI

Dadaşlara seslenen Erdoğan, gelinen noktada terör örgütünün, destekçilerinin neye hizmet ettiklerini çok iyi anlama fırsatı yakaladıklarını söyledi. Erdoğan, "Düşürülen uçağımızı milli mesele haline getirirken, terör örgütü alçakça planlarına devam etti. Terör örgütü hain olduğunu, büyük bir ihanet içinde olduğunu bu saldırılarla şüpheye mahal bırakmayacak şekilde bir kere daha ispat etti." dedi.

Terör örgütün Kürtleri savunmadığını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi: "30 yıldır bir yandan Kürtlerin hakkını savunuyoruz derken, bir yandan da en büyük acıları yaşattılar. Bu kanlı terör örgütü, 30 yıldır acıdan, kandan başka bir şey yapmadı. Bunlar taşeron. Türkiye'nin düşmanları için çalışıyor. Bunlarda her türlü kötü alışkanlık var. Kısaca ne ararsanız var. Bugün açık ve net şekilde söylüyorum. Kimlerin elinde oyuncak, kimlerin taşeronluk yaptığını gayet iyi, hangi çevrelere uşaklık ettiğini çok iyi biliyoruz. Kimi devletlerin onlara nasıl silah sağladığını çok iyi biliyoruz. Terör örgütünün Türkiye aleyhine bir maşa olduğunu biliyoruz."

"SELAHATTİN EYYÜBİ'NİN TORUNLARI MAŞA ÖRGÜTE GEREKEN CEVABI VERMELİDİR"

Kürtlerin artık terör örgütüne karşı sesini yükseltmesi gerektiğini kaydeden Erdoğan, "Terör örgütünün nasıl bir ihanet içinde olduğunu görün. Kürt kardeşlerimin değerleri ile uzaktan yakından ilgisi yoktur. Bunlar Zerdüşt'tür. Bunun bizim dinimizle hiçbir alakası yoktur. Selahattin Eyyübi'nin torunları bu maşa örgüte gereken cevabı vermelidir. 'Yeter artık' demelidir." şeklinde konuştu.

Egemenliğe yönelik bütün saldırılara karşı koymaya, toprakları fedakarca savunarak kardeşliği büyüteceklerini söyleyen Erdoğan, "Saldırılara en sert şekilde gereken cevabı vereceğiz. Tarihte olduğu gibi hangi milletten olursa olsun, yaratılanı, Yaratan'dan ötürü sevdik ve seveceğiz." ifadelerini kullandı.

Kimsenin bu topraklar üzerinde bir operasyon sevdasına düşmemesi gerektiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Bizler kararlı şekilde asla ayrım içinde olmayacağız. Milleti oluşturan unsurlar da bu değerlerdir. Bu bayrağın kanında bu milletin her bir ferdinin kanı var. Kürt kardeşlerim bunlara cevabı vermeli. Bu ülkenin batısı ile doğusu bir birinden farklı olmayacak. Hep birlikte tek vatanız. Batı'ya hangi hizmet yapılıyorsa, doğuya bunlar gerekecek. Yapılan yatırımlar bizim buraya verdiğimiz önemin en güzel ifadesidir. Bizden önce Erzurum'a yatırım var mıydı? 450 trilyonluk yatırımın açılışını yapacağız. Türkiye'yi hep birlikte büyütmeye devam edeceğiz. Dadaşlar hiç endişe etmesin; Türkiye emin ellerde, Türkiye hedeflerine doğru kararlılıkla yürüyor."

cha

Bu haber 1,214 defa okundu.