En Sıcak Konular
Kandil'i söndürmek?
21 Haziran 2012 11:34 tsi
Barış yoksa, bir gece ansızın gelebiliriz... iyibilgi Ankara
iyibilgi Ankara
Kandil’e bayrak dikmek fikri, Türkiye’nin terörle mücadele ile geçen 27 yılı içinde en sık zikredilen “çözüm” yollarından biri. Dağlıca saldırısı henüz tazeyken Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’yi kabulü sırasında bu minvalde söyledikleri şimdi Türkiye’nin gündeminde.
Kandil’in tasfiye edilmesinin pratiği Türk Silahlı Kuvvetleri’nin işi. Ama bunun için önce ve siyaseten genişçe düşünmek gerekiyor. Genelkurmay’a göre Kandil’e girilir, mesele yok ama 3 şart var… 1) Devlet kararı, 2) ABD’nin onayı, 3) Ağır kayıplar olma ihtimali için halkın hazırlanması.
Bu şartların hepsi tek tek ve uzun uzadıya tartışılabilinir. Hele ikinci maddenin Türk kamuoyu nezninde hayli yazılıp çizileceği (!) şimdiden söylenebilir.
Peki ama “askeri açıdan” mümkün görünen Kandil’in söndürülmesi neden şimdiye kadar hiç denenmedi?! Geçmişte olmadıysa neden şimdi yapılmıyor? Ve en önemlisi, Kandil ele geçirilse terör örgütü bitecek mi?
Sondan başlayalım: Kandil’in Türkiye tarafından ele geçirilmesi, bayrak dikilmesi ve söndürülmesi gerçekleşirse, terör örgütünün bugüne kadar başına gelen en büyük felaket/darbe olacağı rahatlıkla söylenebilir.
Terör örgütünün bugüne kadar yaşam bulmasının en birincil ve en güçlü nedeni, sınır dışı bir yaşam alanına sahip olması ki, son 30 yıl içinde yerli yabancı tüm uzmanlar tarafından ilk söylenen konu bu. Yeni tek başına yeterli bir gerekçe ve sonuç üretebilir.
Diğer taraftan ve ilk kazanıma göre tali sayılsa bile önemli konular: örgütün askeri varlığının çok büyük çoğunluğunu, lojistik tüm varlığını, silah-mühimmat birikimini, maddi yeteneğini ve istihbari arşivini yitirecek ve gizli herhangi bir noktanın kalmayacak olması.
Bunların hepsi olası bir Kandil’e üfleme girişiminin sonuçları. Peki bu zamana kadar niye yapılmadı? Aslında Genelkurmay Başkanı Özel’in bugün söylediği şartların hepsi son 30 yıldır ortada duruyor da ondan!
Bir çok iktidar ağır kayıplar verme riskini üzerine almak istemedi. Elbette böyle bir operasyonda illa ağır kayıplar olacak diye birşey de yok ama işin başından tam kestirilemeyeceği açık bir risk bu.
Buna karşı Kandil’e gidilmesini isteyen kamuoyu kesitinin yanıtı ise hep şu oldu, “zaten her gün kayıplar vermiyor muyuz, böyle daha çok olmuyor mu?"
İlk maddeyi oluşturan “devlet kararı” da elbette önemli. Çünkü konuyla ilgili tarafların hepsi her zaman uyumlu değildi!
Ve nihayet uluslararası konjonktür! Basit ifadesiyle ABD. Bu konuda da çok şey söylenebilir ama acaba şimdi bu madde değişmiş olabilir mi?
Bu haber 4,282 defa okundu.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle