Karayılan'ı kemiren şüphe: İsrail falan..?

18 Haziran 2012 12:55 tsi
Nereden nereye...Kuzey Irak'ta dengeler çok hızlı değişiyor. Esas soru, neden? iyibilgi özel

Görüldüğü kadarıyla PKK / KCK ile İsrail'in arası son zamanlarda pek limoni. İşin başlangıcı Eylül 2011'e kadar gidiyor. Bundan bir sene önce İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın PKK ile temas kuracağı yönündeki iddialara KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'dan zehir zemberek bir açıklama gelmişti:

"Eğer İsrail devleti PKK ile ilişki kurmak istiyorsa önce PKK önderliğini uluslararası bir komployla teslim alıp, Türkiye’ye verilmesinde oynadığı rolden dolayı PKK ve Kürt halkından özür dilemesi gerekmektedir"

Bununla da yetinmeyen Karayılan, İsrail devletinden Kürt sorununun barışçıl yöntemlerle çözümüne ilişkin herhangi bir çaba görmediklerini belirtmiş, "Bu açıdan bizi taktik bir araç gibi görmelerini de esefle karşılıyoruz. Kürt sorunu bölgede ciddi bir sorundur. Öyle taktik bazı manevralar için kullanılacak bir sorun değildir. Bölgenin en temel ve en ciddi sorunudur. Bu açıdan herkesin bu soruna daha ciddi yaklaşması gerekiyor. Çeşitli çevrelerin de böyle sanki PKK de hemen kullanmalık bir vaziyete yakınmış gibi bir tutum almaları doğru değildir" demişti

İsrail'e karşı bu sert açıklamadan bir sene sonra BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, 21 Mayıs tarihinde düzenlediği basın toplantısında Uludere olayıyla ilgili bir soru üzerine “Bu olayın içerisinde ABD'nin de İsrail'in de olduğunu çok iyi biliyoruz. Türkiye'nin ABD ve İsrail işbirliği ile insanlarımızı katlettiğini ve hatta emrin Başbakan tarafından verildiğini çok iyi biliyoruz. Başbakan, istediği kadar başkalarını suçlasın” diye cevap vermişti.

Gelelim bugüne... Taraf gazetesinden Neşe Düzel'in "Karayılan Oslo görüşmelerinin belgelerini kimin sızdırdığını düşünüyor?" sorusu üzerine, geçtiğimiz hafta PKK lideri Murat Karayılan ile gerçekleştirmiş olduğu röportajı yayınlanan Avni Özgürel, Karayılan'ın görüşünü bakın nasıl aktarıyor:

Önce acaba İsrail falan olabilir mi diye düşündük ama sonra polis, 'biz bunu BDP'lilerin çekmecesinde bulduk' dedi. 

Bundan iki sene önce yapılmış olan 'Türkiye ortak düşmanımız, silah satmayın' çağrısından beri derenin altından çok sular akmışa benziyor. BDP-PKK hattında İsrail'in adının bir ay içersinde bu kadar "olumsuz" şekilde telaffuz edilmesi pek alışagelmiş bir durum değil. Kuzey Irak ile Türkiye arasında işbirliği her geçen gün artarken, bölge üzerindeki İsrail nüfuzunun akıbeti merak konusu. PKK ve BDP'nin yönetici kadrosundan yapılan açıklamalar, belli ki İsrail'e karşı "dostane" bakışın yerini "şüphenin" aldığını gösteriyor.

Peki, bu değişikliğin sebebi ne?

www.iyibilgi.com  özel

Bu haber 2,545 defa okundu.