En Sıcak Konular

Albay faili meçhulleri açığa çıkarttı

30 Haziran 2007 11:02 tsi
Albay faili meçhulleri açığa çıkarttı AİHM'in Türkiye'yi tazminata mahkum ettiği davada vicdan azabına dayanamayan Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Albay Oğur'un kendi isteğiyle ifade verdiği belirlendi

Hakkâri'de Yüksekova Çetesi'ne adı karışan aralarında bir binbaşı ile korucu ve itirafçıların bulunduğu çeteyle ilgili Albay Kamber Oğur'un verdiği şok ifadeler ortaya çıktı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Türkiye'yi tazminat ödemeye mahkûm ettiği cinayetin öyküsü 1995'te başladı.
 
Yüksekova ilçesinde, Dağ Komando Tabur Komutanı Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul komutasındaki bir birliğin, Ağaçlı ve Karlı köylerinde düzenlediği operasyonlarda iddiaya göre Abdullah Canan'ın evini yıkıp, akrabalarından Şemsettin Yurtsever, Mulmat Özteke ve Münir Sarıtaş'ı da gözaltına aldı. Ve o günden sonra kendilerinden bir daha haber alınamadı. Abdullah Canan olaydan sonra operasyonu komuta eden Yurdakul ve askerlerini savcılığa şikâyet etti.
 
İddiaya göre tabur komutanlığına çağrılarak tehdit edilen Canan aracıyla Yüksekova'dan Van'a giderken bir kontrol noktasında durdurularak gözaltına alındı ve 45 gün sonra işkence edilmiş ve kurşunlanmış cesedi bulundu. Kayseri Jandarma Bölge Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Albay Kamber Oğur, olaydan 2 yıl sonra itirafçı Kahraman Bilgiç'in Yüksekova Çetesi ile ilgili anlattıkları ortaya çıkınca, Canan'ı öldürülmeden önce tabur revirinde başı sarılı olarak gördüğünü belirterek ifade vermek istediğini söyledi. Oğur ifadesinde şu bilgilere yer verdi:

12 BİN MARK ÖDENDİ

"Şubat 1996'da tabur karargâhında Abdullah Canan isimli şahsı başı sarılı vaziyette revirde otururken gördüm. Durumu anlattığım Esat Canan, Dağ Komando Alayı'nın olduğu Hakkâri'ye gitmiş. Konuyu paşa ile görüşmek istemiş. Kapıda karargâhta çalışan astsubayla karşılaşmış. Şahıs sorunu çözebileceğini söyleyip bir otelde randevu vermiş. Buluşmada Abdullah Canan'ın teslimi karşılığı 20 bin mark istemiş. 12 bin markı peşin almış. Tesliminde de 8 bin markı almak üzere anlaşmış."

TAYİNİ ÇIKTI
Oğur ifadesine şöyle devam etti; "Şubat ayının sonlarına doğru Abdullah Canan'ın cesedi Esendere mıntıkasında, otomobili de Van istikametinde bulunmuş. Esat Canan ve ailesi cesedin bulunmasından sonra kanuni yollara başvurdu. Temmuz aylarında aynı tabur beni şikâyette bulununca Şırnak'a tayinim çıktı. Yani sürüldüm."
 
Kaymakam da sürgüne gitti
 
Albay Kamber Oğur'un ifadelerinde para pazarlığının dışında da çarpıcı ifadeler yer alıyor. Bunlardan biri de dönemin Yüksekova Kaymakamı Aydın Tetikoğlu ile ilgili. Oğur, 1998'de Kayseri'ye tayin edildikten sonra Mersin'de Yüksekovalı Tahir Baskın'ı ziyaret etti. Yüksekova Kaymakamı Aydın Tetikoğlu ile Baskın'ın evinde karşılaşan Albay Kamber Oğur daha sonra ifadesinde şunları anlattı: "Aydın Tetikoğlu'nun tayini de Sakarya Karasu'ya çıkmıştı. 'Yüksekova Çetesi'nin ortaya çıkarılmasıyla adalet yerini buldu. Kimsenin ahı kalmaz' diye konuşurken, Kaymakam Aydın Bey, Abdullah Canan'ın öldürülmesi hadisesi ve köylülerin öldürülmesi ile ilgili ilçe idare kuruluna şikâyet olduğunu, dosyanın idari tahkikat için kendilerine gönderildiğini ancak delil bulamadıkları için Men-i Muhakeme kararıyla olayı kapatmak zorunda kaldıklarını anlattı. Kaymakama 'Mahkemede şahitlik yapalım' dedim. Benim fazla bilgim yoktur' deyip konuyu değiştirdi. Ben de bunun üzerine dilekçe verip bunları anlatmayı görev bildim."
 
Canan: Pazarlık görüşme içindi

 
Hakkâri Milletvekili Esat Canan Albay Oğur'un ifadelerini doğruladı. Yeğeninin gözaltına alındığı ispatlandığı halde sorumlu askerlerin beraat ettiğini hatırlatan Canan, şunları söyledi: "Subayım diyen bir kişi bize otelde randevu verdi. Çok rahattı. Pazarlık yaptık. Bize gözaltında olduğunu ve görüştürebileceğini söyledi. Sivil olduğu için şüphelendik. Sonra yeğenim Mehmet Canan ile bu kişiyi askeriyenin kapısına kadar götürdük. Nizamiye kapısında tanınıyordu. Askerler selam verdi. İçeri girdi. İstediği 20 bin markın 12 binini verdik. Tamamen teslim edilmesi için de pazarlık yaptık ama bize 'ekibimizle konuşmamız lazım' dedi. Sonra yeğenimin cesedi bulundu." 
 
Sabah



Bu haber 1,664 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,351 µs