En Sıcak Konular

Kozmik operasyon

13 Nisan 2012 09:58 tsi
Kozmik operasyon Bu soruşturma ile 28 Şubat'ın birçok bilinmeyenine ulaşılacak...

28 Şubat sürecinde Genelkurmay Başkanı Karadayı'nın yakasına yapışabilecek kadar kudretli bir general olan Çevik Bir'in yakasına yapışıldı.

 Sincan'da tanklar yürütülünce, "Demokrasiye balans ayarı yaptık" demişti Çevik Bir. 15 yıl sonra bu kez demokrasi, darbeye karşı balans ayarı yapıyor.

 28 Şubat'a yönelik başlatılan operasyonun anlamı bu.

 12 Eylül'ü sanık sandalyesine oturtan Türk demokrasisi, 28 Şubat için düğmeye bastı. Operasyon haberini alınca ilk iş olarak Bülent Orakoğlu'nu aradım.

Çünkü Orakoğlu, ordu içindeki Batı Çalışma Grubu cuntasını tespit eden Emniyet İstihbarat'ın başındaydı.

 Cuntayı deşifre ederek yaptığı hizmetin bedelini, 28 Şubatçılar tarafından 56 gün tutuklu kaldığı Mamak'ta ödemişti. Nazlı Ilıcak rahatsız olmasın, rövanşist bir duygu içinde görmedim. "Bu süreç aydınlatılırsa Türkiye bir daha darbe süreçlerini yaşamaz" dedi.

 Bir de Meral Akşener'i unutmamak gerekiyordu. Çünkü 28 Şubat'la yiğitçe mücadele eden kadındı o.

 Çetin Doğan, "Onu İçişleri Bakanlığı önünde kazığa oturturum" diye haber gönderdiğinde, "Ben tarih hocasıyım. Tarihi bilirim. Kazıklı Voyvoda tarihe ib.e olarak geçmiştir" diye mesaj göndermişti.

 Şimdi yapılan, o kazığın hesabının sorulmasıdır.

 12 Eylül'ün karargahında görevliydi Çetin Doğan. 28 Şubat'ta BÇG'nin başındaydı. Darbelerin böyle bir usta-çırak ilişkisi oluyor. Çevik Bir de 12 Eylül'de Kenan Evren'in yanında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanı'ydı.

 Çetin Doğan da, Çevik Bir de, diğer darbeciler de böyle yetişti. Küçük rütbelerde darbe dönemlerinin kudretini keşfedip, üst rütbelere gelince darbe yapmak için fırsat kolladılar. Çankaya'nın yolu darbeden geçiyor ya...

Ama o ayıplı mesajın sahibi Çetin Doğan Balyoz darbe sanığı olarak Silivri'de. O Meral Akşener demokrasinin simgesi olarak Meclis'te. Darbenin ustası olan Kenan Evren sanık sandalyesinde, çırağı olan Çevik Bir gözaltında.

 Düşünebiliyor musunuz devletin memuru, bağlı olduğu hükümetin bakanına karşı, küfredebiliyor. Ha diyeceksiniz ki, devletin bir generali de Başbakan Erbakan'a, "Pe.venk" diyebilmişti. Patagonya da dahi böyle bir olay olmaz ama, 28 Şubat'ta yaşandı bunlar.

 Asker Sincan'da tankları yürütüyor. Genelkurmay Başkanı darbe mi oldu diye korkudan panikliyor.

Sincan'da tankları yürüten İzzettin İyigün Paşa'nın aktardığına göre, "Karadayı Paşa olayı ilk duyduğunda darbe zannedip korkmuş"

Çevik Paşa'nın verdiği teminat üzerine rahatlamış.

 Ne ordu ama...

 "Bir Asker Bir Diplomat" isimli kitapta Güven Erkaya, ihtilal fikrini, "Genelkurmay Başkanı'nın odasında", konuştuklarını belirterek, "İhtilal için ortam hazırlanana kadar beklensin isteniyorsa, o zaman nasıl tayin edilecek?" diyordu. Bu söz size tanıdık geliyor mu? Canım Bedrettin Demirel Paşa, 12 Eylül için," Şartlar olgunlaşsın diye bekledik ama, çok kan aktı" dememiş miydi?

Darbecilerin usta çırak ilişkisi böyle oluyor.

 28 Şubat için dönemin simge isimlerinden Erol Özkasnak, "Post modern darbe" deyimini kullanmıştı.

 Hasan Cemil'in, "Türkiye'nin Asker Sorunu" isimli kitabında aktardığına göre Çevik Bir, "Darbenin modernini yaptık. İlkelini arıyorlar" demiş.

 Modern darbe neydi?

 Refahyol'un gitmesi.

 Güven Erkaya, "Bunların çekip gitmesinin yolu bunları korkutmaktır" diye açıklamıştı sihirli formülü. Gerçekten de 28 Şubat bir korku yönetimiydi. Çankaya'da Demirel, Genelkurmay'da asker, sokakta 5'li çete, Meclis'te muhalefet partileri ve karargah basını elbirliği ile bu korku yönetimini oluşturdular.

 Ne de olsa darbeciler bu kez, "Silahsız Kuvvetler İşbaşına" demişti.

Sabah Gazetesi'nin sahibi Dinç Bilgin, "Işılay'ın (Devlet Bakanı -DYP İzmir milletvekili) istifasını aldım. Gazetede yazıldı partiden istifa mektubu" diye anlatacaktı.

 Genelkurmay'da brifingler dönemi başladı. Brifing değil, hükümete bir muhtıra. İrtica gündemin birinci maddesi, irticanın adresi ise Refah Partisi. İlk brifingi Çetin Doğan vermişti, "Genelkurmay'da düşman değişti" manşetiyle çıktı bir gün sonra şanlı Türk basını.

 "Türkiye'nin savunma anayasası yeniden yazıldı. Tarihte ilk kez dış düşmanın yerini, 'irticai faaliyetler' aldı"

 İç tehditte PKK ikinci sıraya gerilemiş, irtica başa yerleşmişti. Ama bu irtica öylesine büyük bir tehditti ki, dış tehditte de ilk sıraya yükselmiş, Yunanistan'ın bile önüne geçmişti.

 Seçilmiş hükümeti yıkmak için her yol denendi.

 Hasan Cemal aktarıyor: "Genelkurmay İstihbarat Dairesi tarafından hazırlanan bir dosyanın içinde yer alan ve 'Türkiye dinsiz, laik bir memleket haline gelmiştir, hayatımı Mustafa Kemal dinsizliğiyle savaşa adayacağıma' diye başlayan Kur'an Kursu yemininin büyük bir haber yapılması istenmiş"

 Emriniz olur. Öyle olmuş zaten. 5 Mart 1997 tarihli Sabah Gazetesi'nde manşet: "Ürperten yemin"

 Erbakan'ın istifasına giden süreç böyle oluşturuldu. Erbakan henüz istifa etmemiş, Mesut Yılmaz'ın ataması yapılmamıştı.

 Güven Erkaya, "Erbakan seçime gidilecek diye Çiller'e devretmek üzere görevi bırakır. Demirel'de hükümeti kurma görevini Çiller'e değil, Mesut Yılmaz'a verir. Hükümeti kurar" diyordu.

 Öyle oldu. Hani Demirel, Meclis'i açık tutabilmek ve askeri kışlanın kapısından çevirmek için bu operasyonu yapmıştı? Güven Erkaya bunu BÇG cuntasının ortaya çıktığı gün söylüyor. Cunta istemiş, Demirel yerine getirmiş.

Bu soruşturma ile 28 Şubat'ın birçok bilinmeyenine ulaşma imkanımız olacak.

 Çünkü dünkü operasyonla, doğrudan cuntanın karargahının hedef alındığı gözleniyor.

 Kozmik bir operasyon...

Abdülkadir Selvi / Yeni Şafak

Bu haber 1,870 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,297 µs