''İran'dan izahat istedik''

4 Nisan 2012 18:34 tsi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran Meclis Başkanı Laricani'nin Türkiye'yle ilgili açıklamaları üzerine Ankara Büyükelçisi'nden izahat istendiğini söyledi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'la nükleer müzakereler konusuna ilişkin, Türkiye'nin bu konularda hiçbir zaman bir prestij peşinde olmadığını belirterek, her iki tarafın da halen arzularının Türkiye olduğunu ifade ettiklerini bildirdi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Didier Reynders, bakanlıkta yaptıkları görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, İran'la nükleer müzakerelerin nerede yapılacağı konusundaki bir soru üzerine, önemli olanın bu görüşmelerden netice alınması olduğunu belirtti.

Davutoğlu, "Türkiye'de yapmak isterlerse buyursunlar başımızın üzerinde yerleri var ve her türlü katkıyı her zaman olduğu gibi yaparız. Başka bir yerde yapmayı arzu ederlerse yine elimizden gelen katkıyı yaparız. Türkiye bu konularda hiçbir zaman bir prestij peşinde olmamıştır. Her iki taraf da halen arzularının Türkiye olduğuna dair bize ifadede bulundular. Ama kendi aralarında istişarelerini yapacaklar ama ne karar alırlarsa alsınlar, dediğim gibi önemli olan neticenin alınması" dedi.

Nükleer müzakerenin güven artırıcı bir zemininin olması gerektiğine işaret eden Davutoğlu, bunun hemen uygulanabilecek bazı adımlardan oluştuğunu söyledi. Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Ama daha önemlisi kalıcı bir çözüm oluşması için karşılıklı olarak iki parametre önemli. Bu iki parametre her türlü müzakerenin ana esasıdır. Bir, barışçıl nükleer teknoloji önünde bir engel olamaması, Türkiye için de bu önemlidir. İki, herhangi bir şekilde askeri mahiyet taşıyan nükleer çalışmaların da denetim altında olması ve engellenmesi. Bu iki parametreyi de her iki taraf da kabul ettiğini söylüyor. Bu iki parametreyle eğer siyasi irade olursa çok kısa bir sürede netice alınabilir. Bölgemiz de dünya da büyük bir krizden kurtulur ve bunu aşar. Ümit ederiz çalışmalar bu yönde sürer" diye konuştu.

-İran'dan izahat istendi-

Bir basın mensubunun İran İslami Danışma Meclisi Başkanı Ali Laricani'nin Türkiye'yi eleştiren açıklamalarının hatırlatması üzerine de Davutoğlu, açıklamalarla ilgili kapsamlı bir notun kendisine iletildiğini ve açıklamalar üzerine yapılan yorumları tetkik ettiklerini belirtti.

Kendisinin dün İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi'yi aradığını bildiren Davutoğlu, İran'da her düzeyde karşılıklı anlayış ve saygı içerisinde çok güzel görüşmeler yapılmasının hemen akabinde yapılan bu açıklamaların İran'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve heyetine gösterilen saygı ve anlayışla bağdaşmadığını ifade ettiğini kaydetti.

Davutoğlu, Salihi'nin ise İran İslam Cumhuriyeti adına yapılan bütün açıklamaların sadece Dışişleri Bakanı, Cumhurbaşkanı ve dini lider tarafından yapıldığını, diğer açıklamaların bir bağlayıcılığının bulunmadığını söylediğini ifade etti.

Salihi'nin, açıklamaların resmi bir açıklama olarak değerlendirilmemesini istediğini belirten Davutoğlu, bugün de İran'ın Ankara Büyükelçisi'nin Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak konu hakkında kendisinden izahat istendiğini bildirdi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'da bazı yetkililerin Türkiye hakkında yaptığı açıklamalara ilişkin, "İran içinde farklı kanaatlerin bu şekilde, Türkiye ile İran ilişkilerini zedeleyecek şekilde gündeme getirilmesi kimseye fayda getirmez. Bunun bilinmesinde fayda var" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Didier Reynders, Bakanlık'ta yaptıkları görüşmenin ardından basın toplantısında soruları yanıtladı.

Davutoğlu, İranlı yetkililerin yaptığı açıklamalara ilişkin soruya verdiğe yanıtta Avrupa'da bazen iç siyasetin dış politikada kullanıldığına çok şahit olduklarını kaydederek, "İran gibi dost ve kardeş ülkede seçimler gündemdeyken ve yaklaşırken bu konuların bir iç mesele haline getirilmesini hem yadırgadık hem bu konu ümit ederiz tekerrür etmez. Yani İran içinde farklı kanaatlerin bu şekilde Türkiye ile İran ilişkilerini zedeleyecek şekilde gündeme getirilmesi kimseye fayda getirmez. Bunun bilinmesinde fayda var" dedi.

Davutoğlu, bu konuda "Türkiye'nin iradesini ve bağımsız karar alma konusunu sorgulayan" açıklamalar için de, Türkiye'nin belli değerler ve ilkeler etrafında kendi stratejisini belirlediğini ve bunu başka bir unsur gözetmeksizin uyguladığını ifade etti.

Davutoğlu şöyle konuştu:

"2010 yılında İran'a yönelik ambargolar konusunda BM Güvenlik Konseyi'nde hayır oyu verirken ne kadar vicdanımızla ve bağımsız irademizle hareket etmişsek, Suriye konusunda da aynı şekilde sadece vicdanımızla ve bağımsız irademizle hareket ederiz. Türkiye kimsenin talepleri yönünde dış politika geliştirmez. İster doğudan ister batıdan nereden gelirse gelsin talepler değil bizim için önemli olan kendi koyduğumuz ilkeler ve değerlerdir. Bunun bilinmesinde fayda mülahaza ediyoruz. Hele hele İsrail'le ilişki kurulması kesinlikle kabul edilemez. Türkiye Cumhuriyeti devletinin son yıllarda İsrail'in yaptığı saldırılarda ne kadar net bir tutum aldığını dünya alem ve en önemlisi de kardeş İran halkı ve Ortadoğu'daki bütün kardeş halklar bilirler. Ama şunu da herkesin bilmesi lazım: Gazze'de kadınlar çocuklar, siviller İsrail'in ağır silahlarıyla öldürülürken nasıl vicdanımızla hareket edip en sert tepkiyi vermişsek Suriye'de dini, mezhebi, etnik kökeni ne olursa olsun bizim kardeşlerimiz, Suriyeli kardeşlerimiz ağır tank ve top atışıyla şehirlerde öldürülürken de aynı tepkiyi veririz. Çünkü bizim dış politikamızda esas olan stratejik çıkar değildir, esas olan ilkelerdir insan canına verdiğimiz değerdir."

Türkiye'nin dış politikasında çifte standart olmadığını kaydeden Davutoğlu, vicdanlarının ve bağımsız iradelerinin her zaman dış politika referansı olacağını söyledi.

-Vize muafiyeti-

Davutoğlu, AB ülkeleri içişleri bakanlarının 26 Nisan'da yapacakları Zirve'de Türk vatandaşlarına vize muafiyeti için yetkilendirme yapılması yönündeki beklentilerinin sorulması üzerine,bu konuyu Reynders ile birlikte ele aldıklarını dile getirdi. Davutoğlu, 26 Nisan'daki toplantıda Türk vatandaşlarına vize muafiyeti konusunda ve diğer vize iyileştirmeleri konusunda müzakere yürütecek bir yetkilendirme yapılmasını beklediklerini kaydetti.

Böyle bir yetkilendirme yapılması durumunda da eşzamanlı olarak kendilerinin de Geri Kabul anlaşmasını paraf edeceklerini ifade eden Davutoğlu, "Şimdiye kadar görüştüğümüz bakan arkadaşlarımızdan bu konularda olumlu tepkiler aldık. İnşallah 26 Nisan'da bu konuda bu yetkilendirme yapılır ve Türkiye ile AB arasındaki vize müzakereleri yeni bir aşamaya gelir" diye konuştu.

aa


Bu haber 870 defa okundu.