Mete Tunçay, hoş geldin!

26 Haziran 2007 18:04 tsi
Yarın tarihçi Mete Tunçay'ın 70. doğum yıldönümü. Ben bugünden "İyi ki doğdun" diyorum, "hoş geldin" diyorum. Niye bir gün önceden diyorum? Taha Akyol duayen tarihçi Mete Tunçay'ı yazdı. İşte o yazı...

Taha Akyol'un yazısı:

Mete Tunçay, hoş geldin

YARIN tarihçi Mete Tunçay'ın 70. doğum yıldönümü. Ben bugünden "İyi ki doğdun" diyorum, "hoş geldin" diyorum. Niye bir gün önceden diyorum? Çünkü siz bu satırları okurken ben, bir grup gazeteci arkadaşımızla birlikte, Genelkurmay'ın davetlisi olarak Isparta'da Eğirdir Dağ Komando Tugayı'nda olacağım ve tabii yarınki yazımda bunu yazacağım.
Mete Tunçay'a bir gün önceden "İyi ki doğdun" demenin imtiyazına sahip olmak, doğrusu, hoşuma da gidiyor. Fakat dostlarının Tunçay için hazırladığı "sürpriz"de yer alamayacağım için de üzgünüm.
Elimde Tunçay'ın 70. doğum yıldönümü için hazırlanmış, 760 sayfalık "Mete Tunçay'a Armağan" adlı kitap var; geçen hafta yayımlandı. Otuz iki akademisyen yazarın Mete Tunçay'ın tarihçiliği ve yakın tarihimiz hakkında yazdıkları makalelerden oluşuyor. (İletişim Yayınları)
Yayına hazırlayan Mehmet Ö. Alkan'ı, Tanıl Bora'yı, Murat Koraltürk'ü tebrik ediyorum.
İletişim Yayınları'nın ikinci "Armağan Kitabı"nın konusu psikoloji kürsüsünün kurucusu Muzaffer Şerif olacakmış.
Üniversiteler ya da güçlü yayınevleri, bu şekilde, Şerif Mardin, Halil İnalcık, Kemal Karpat, Ergun Özbudun gibi sosyal bilimlerde uluslararası yüz akımız olan bilim adamlarımız hakkında da "Armağan Kitabı" yayımlamalıdır.

Tunçay'ın eserleri
"Mete Tunçay'a Armağan" kitabında yer alan listede, teker teker saydım, Tunçay 489 tane kitap, makale ve sempozyum konuşmasına imza atmış!
Kitaplarından bilhassa ikisi 'olmazsa olmaz'dır. Bunlardan "Türkiye'de Sol Akımlar", İstiklal Savaşı'nda Atatürk'ün izlediği Sovyetler'le ittifak siyasetini, Ankara'da kurdurduğu resmi Komünist Partisi'ni, Meclis'teki Yeşil Ordu ve Halk Zümresi gibi sol gruplar hakkında uyguladığı siyasi taktikleri öğrenmek için en önemli kaynaklardan biridir. Piyasada mevcudunu bulmak zor, yeniden basılmalıdır.
Son derece önemli diğer eseri, "Türkiye Cumhuriyeti'nde Tek Parti Yönetiminin Kurulması, 1923-1931"dir. Bu kitabın değeri sadece akademik kalitesinden ve eleştirel bakışından gelmiyor; kitabın başında siyaset sosyolojisi açısından çeşitli "tek parti" tiplerini inceleyen teorik bölüm fevkalade önemlidir.
Tunçay'ın Liberte Yayınları'ndan geçen yıl çıkan "Eleştirel Tarih Yazıları", çeşitli ilmi makale ve polemiklerinden oluşuyor; değerli bir kitaptır.

Çığır açtı
Tunçay'a sadece "tarihçi" demek, eksiktir. Bilim felsefesi alanında Karl Popper'i, siyaset biliminde Martin Lipset'i, kültür tarihçiliğinde Peter Burke'ü bize tanıtan odur. Felsefi ve siyasi düşünceler tarihine ilişkin çevirileri kültürümüze büyük katkıdır.
Merhum Tarık Zafer Tunaya "hocaların hocası" idi. Atatürk devrimlerine Osmanlı bağlantısı ile "tarihsel devamlılık" açısından ilk bakan ve bu yönde akademik bir çığır açan oydu.
Mete Tunçay da tarih yazıcılığımıza felsefe ve siyaset bilimi perspektiflerini getirdi, bu yönde bir çığır açtı muhakkak.
Bu geniş ufku ve metodik kafası sayesinde bütün fikir akımlarını eleştiri süzgecinden geçirdi, herkesle tartıştı, "Türkiye'de bütün fikir akımları dogmatiktir" diye yazdı.
Doğrusu da bu değil mi?
Sevgili Tunçay, iyi ki doğdun. Daha nice yıllara; senin de söylediğin gibi, "Yapman gereken işler var."

Milliyet

Bu haber 444 defa okundu.