En Sıcak Konular

35'te evlendim 40'ta doğurdum

9 Mart 2012 14:11 tsi
35'te evlendim 40'ta doğurdum Ayşe Arman: O kadar çok mail aldım ki Canan Karatay Röportajıyla ilgili, kısıtlamadan geri kalanını da olduğu gibi yayınlıyorum.

İngiltere Milli Sağlık Kurumu (NHS) bu yıl, diyabet hastalarına uygulamak ve diyabete bağı ölümlerin sayısını azaltabilmek için benim Karatay Diyeti’nde anlattıklarıma benzer önerileri 2012 yılında uygulama kararı aldığını bildirdi. İngiltere’de 75 bin şeker hastası bulunuyor. Bu önlemlerle şeker hastalığına bağlı 24 bin ölümün önlenebileceği var sayılıyor. 76-78 arası dünyada ilk kalp nakli ameliyatını gerçekleştiren doktor Barnard’ın ekibinde çalışıyorsunuz…

Ne kadar heyecan vericiydi?
- Çok. Mesleğimde hep ilerlemek istedim. Cape Town’da bulunmak da bana çok şey öğretti. Bu arada o ülkeyi ve doğayı da sevdim, dağlara tırmandım, yüzdüm, her şeyi yaptım. 78’de doçentlik imtihanlarını için döndüm.


Ufukta evlilik filan görünmüyor muydu?
- Yok görünmüyordu. Bana, “Evde kaldın!” diyorlardı, 35’tim çünkü, umurumda bile değildi, ben deli gibi ders çalışıyordum. Annem bir gün, “Senin çalışmanı böleceğim diye korkuyorum ama emekli öğretmen arkadaşlarım bana yarım çaya gelmek istiyorlar!” dedi. Ben de, “Gelsinler, gelsinler, ben size hizmet ederim” dedim. Nasıl dedim ben de bilmiyorum, üzerime bir iyilik geldi. Annem de çok şaşırdı. Gerçekten de o gün elimden geleni yaptım. İşte o emekli öğretmenlerin arasında kaynanam da varmış, beni pek bir beğenmiş, oğluyla tanışmamızı sağladı. Annem ve kaynanam Ankara’da Gazi Terbiye Enstitüsü’nde yatılı olarak birlikte okumuşlar, o zamandan arkadaşlar. Anlaştık, kaynaştık. 33 yıldır evliyiz.


Peki hangi arada çocuk yaptınız?
- Çocuğu da düşünmüyorduk ama sonra trenin kaçacağını fark edince, 40 yaşında doğurdum. Oğlumuz şimdi 28 yaşında, liseyi de, üniversiteyi de İngiltere’de okudu. Sonra Edinburgh Üniversitesi’nde doktora yaptı.


99’da Gölcük depreminde gönüllü çalışmışsınız…
- Sadece ben değil, eşim ve oğlum da. Sahra Hastanesi ve Gölcük Devlet Hastanesi'nin civarında kurulan çadırlarda çalıştık. Ben orada en kıdemli doktor olarak diğerlerini idare ediyordum. Günde 250- 300 hasta bakıyorduk…


Eşiniz ile oğlunuz?
- Onlar tuvalet kazdılar, yemek yaptılar. İş gücü anlamında destek oldular. Gece olunca ateş yaktılar, çorba kaynattılar...


Siz rektörlük de yaptınız ve hala aynı üniversitede öğretim üyesisiniz değil mi?
- Evet.


Öğretmek, uygulamaktan daha mı keyifli?
- O da çok keyifli. Öğrencilerle olmak müthiş...



6 SİHİRLİ FORMÜL

Sizinki sağlık diyeti mi, zayıflatma diyeti mi?
- Aslında “sağlıklı kalma diyeti.” Nasıl sağlıklı kalınır ve uzun yaşanır? “Bunları yerseniz, bu şekilde yaşarsanız sağlıklı kalırsınız, hastaysanız, hastalıklarınız geriler” diyorum.
6 sihirli formül şunlar değil mi: Ekmeği kes, yumurtadan vazgeçme, kuruyemişi ihmal etme, ara öğünü kaldır, hareket et, her gün en az yarım saat yürü ve akşam 8’den sonra ağzına bir şey koyma…


- Evet böyle özetleyebiliriz. Ancak “hareket etmek” en başta geliyor. Bütün dünyada kanıtlandı ki, insülin direnci en büyük sağlık sorunlarının başında geliyor ve her geçen gün artıyor. Bunun sebebi de hareketsizlik! Türkiye’de de besin endüstrisinde gıdaların doğallıkları kayboluyor, içlerine katkı maddeleri ilave ediliyor ve bu da insülin direncini artırıyor. İnsanlarımız artık yürümüyor. Yürümek çok önemli. Bacak kasları, vücudumuzda en çok enerjiyi ve şekeri yakan yerler. Bunları yapmadığımızda ve tembelliğe alıştığımız zaman işte o zaman bitti. Kullanılmayan kaloriler de insülin hormonunun sayesinde yağ olarak depolanıyor. 8’den sonra bir şey yememenizin sebebi de Leptin hormonu. O hormon da ayılarda keşfedildi. Ayılar enteresan hayvanlar. Bizim metabolizmamızın çok üstünde metabolizmaları var. Kış uykusu için inlerine girdiklerinde bayağı yağlı ve iriler. Kış uykusunda doğum yapıyorlar, bebeklerini emziriyorlar. Baharda çıktıklarında bir deri bir kemik kalmış oluyorlar. Bilim adamları sebebini merak ediyorlar araştırıyor. Ortaya çıkıyor ki Leptin diye bir hormon var. 1994’te keşfediliyor, insanlarda da olduğunu görüyorlar. Bu hormon, yağları yakan hormon. Bir şey yedikten 3-4 saat sonra salgılanıyor. Onun salgılanmasına izin verirsek yağlarımız da yakılmış oluyor…


O yüzden mi ara öğüne karşısınız…


- Evet. Sık sık yediğimizde habire insülin salgılanıyor. İnsülin fazlası enerjiyi yakmadığımız için yağ olarak depolanıyor.  İbni Sina diyor ki; “Günde iki öğün sağlıklıdır, üçüncü öğün hastalıktır!” Yeni bir şey değil yani benim söylediklerim. Ben de iki öğün yiyorum. Ama öğle vakti burada az miktarda bir cevizim oluyor.

İNGİLTERE’DE KARATAY DİYETİ

İngiltere Milli Sağlık Kurumu (NHS) bu yıl, diyabet hastalarına uygulamak ve diyabete bağı ölümlerin sayısını azaltabilmek için benim Karatay Diyeti’nde anlattıklarıma benzer önerileri 2012 yılında uygulama kararı aldığını bildirdi. İngiltere’de 75 bin şeker hastası bulunuyor. Bu önlemlerle şeker hastalığına bağlı 24 bin ölümün önlenebileceği var sayılıyor.


İngiltere Milli Sağlık Kurumu (NHS) bu yıl, diyabet hastalarına uygulamak ve diyabete bağı ölümlerin sayısını azaltabilmek için benim Karatay Diyeti’nde anlattıklarıma benzer önerileri 2012 yılında uygulama kararı aldığını bildirdi. İngiltere’de 75 bin şeker hastası bulunuyor. Bu önlemlerle şeker hastalığına bağlı 24 bin ölümün önlenebileceği var sayılıyor.  

Ayşe Arman'ın Canan Karatay'la yapmış olduğu röportajların tamamına aşağıdaki linklerden ulaşabilirisniz:

Karatay'dan sağlıklı yaşam reçetesi 1. bölüm

Kitabımı okumadan karşı çıktılar  2. bölüm

 



Bu haber 2,020 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,058 µs