Yeni oyunun adı: 'The Fitne'

8 Mart 2012 09:23 tsi
"Bir güç ısrarla Başbakan Erdoğan'ı hedef alıyor."

İlginç şeyler oluyor.

Bir güç ısrarla Başbakan Erdoğan'ı hedef alıyor.

Başbakan'ın ilk ameliyatını PKK'nın internet sitesinden öğrenmiştik.

Stratfor ise Başbakan'a 2 yıl ömür biçti.

Onlara fırsat verilse Başbakan'ın yaşamasına 2 yıl değil 2 dakika bile izin vermeyecekleri belli.

Stratfor öylesine iştahla yazmış, Taraf gazetesi de şehvetle vermiş ki, insanlığın sükut ettiği nokta orası.

Üstad Necip Fazıl, şer erbabı için, alçak demeyi hafif bulurdu.

"Çukur adam" derdi. Çünkü alçaklık bile bir seviye ister.

Eğer düşmanınız civanmertse ondan korkmayın. Kahpelik yapmaz. Pusu kurup, alçaklığa tenezzül etmez, sırtından vurmaz.

Stratfor'un kaynağı olarak gösterdikleri de bizce malum insanlar. Ayışığı ve Sarıkız darbe planlarının yapıldığı dönemlerde Şener Eruygur ve Levent Ersöz'ün kapısını aşındıran isimlerdi.

"Enerjik" elemanların İran konusunda ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'ne neler taşıdıkları, darbe yapması için askeri ve Amerikalıları nasıl kışkırttıkları biliniyor.

Başbakan Erdoğan ikisi yakın mesafeden olmak üzere çok sayıda suikast girişimine maruz kaldı. Savaş uçakları evinin yakınındaki caminin minaresinin ucundaki, "Alem"i yıktılar. Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan subayların içinde yer aldığı, "Atabeyler" çetesinden Başbakan'ın evinin krokileri çıktı. Özel kuvvetlerde atış talimi yaptıkları hedef kağıdında 12'den vurulan yere Başbakan Erdoğan'ın fotoğrafı yerleştirilmişti.

Merhum Özal'ın dediği gibi bu ülkede siyasetçinin iki gömleği oldu. "Biri idamlık, diğeri bayramlık."

Başbakan idamlık gömleğini sırtından çıkarmadığı için, bu tehditlere pabuç bırakmadı.

"Bu canın sahibi Allah'tır. Emanetini geri alacak olan da sadece ve sadece Allah'tır. Biz tehditlere boyun eğmedik. Bize ömür biçecek olan sadece Allah'tır" sözleri de Başbakan Erdoğan'a ait.

Eğer bir insanda bu iman ve imandan gelen teslimiyet varsa sorun yok demektir.

Erdoğan'ın Başbakan olmasını, millet iradesini temsil eden, askeri vesayeti gerileten, Ergenekon'a karşı mücadele eden birisi olmasını da bir kenara bırakın. İki ameliyat geçirmiş birisi için hangi insani değer, 2 yıl ömrü kaldı diye hüküm verebilir. Bu nasıl bir kindir, nasıl bir ruh halidir anlamak mümkün değil.

İnsanlığın tefessüh ettiği nokta desek yeridir.

Ama bu bir proje.

Yeni dönemin enstrümanı kaos.

Bunun en önemli silahı ise, fitne.

Bu ülkede Cumhurbaşkanlığı seçimleri hep sancılı oldu. 12 Eylül'den 28 Şubat'a, 367 kararından 27 Nisan e-muhtırasına kadar hepsinin temelinde Çankaya hesabı vardı. Artık Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilecek olması nedeniyle bu tehlikenin atlatıldığını düşünüyordum. Ama yanılmışım. Hatta bu kez planlarını daha öne çektiler, parlamento içi oyunlar yerine doğrudan Başbakan Erdoğan'ı hedef aldılar.

Önce Türkiye'den birileriyle görüşüp bir takım raporlar yazıyorlar. Sonra o raporları haber yapıyorlar. Bu bir proje. WikiLeaks belgeleri ile Arap Baharı'nın fitilini ateşleyenler, Stratfor'la siyasi iradeyi bombardımana tâbi tutuyorlar.

İlk gün doğrudan Başbakan Erdoğan'a taarruz ettiler. Çünkü biliyorlar ki Erdoğan birkaç dönem daha Türkiye'nin en güçlü siyasi iradesi olarak devam etmeye aday. Partisini bölmek, darbeyle devirmek, askere ezdirmek, İsrail'in karşısında korkutmak, Amerika'yı üstüne salmak gibi yöntemlerin hepsini denediler. Başarılı olamadılar.

Erdoğan hepsinden güçlenerek çıktı. Şimdi en adice olana sarıldılar. Bunların altında 2014 hesabı ve 2023 planı yatıyor. 2014'te Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını engellemek ve Cumhuriyetin yüzüncü yılı olan 2023'e Türkiye'nin yönetiminde girmesinin önünü kesmeye çalışıyorlar.

2014 Çankaya ve AK Parti açısından çok önemli. Ama daha da önemlisi Türkiye açısından bir Take-Off noktası. 3 Kasım 2002'de kaldırılan uçak yere de çakılabilir,

Türkiye'yi 2023'e de taşıyabilir.

12 Haziran seçimlerinden önce başlayan, 2014'e kadar devam edecek olan bu mücadelede;

1-Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasını önlemeye

2-Erdoğan sonrası AK Parti'yi dizayn etmeye

çalışıyorlar.

Bunun için de ilk gün doğrudan Başbakan'ı hedef alanlar dün de yakın çevresine çevirdiler namluyu. Yakın halkadan Ahmet Davutoğlu ile İbrahim Kalın'ı hedef seçtiler.

Bir yandan Erdoğan'ın önünü kesmeye çalışıyorlar. İrade sahiplerine, Erdoğan'ın 2 yıllık ömrü kaldı onun üzerinden hesap yapmayın mesajını vermeyi amaçlıyorlar.

Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah'ı var.

Tevfik Fikret ne güzel söylemiş:

"Zulmün topu var, güllesi var, kal'ası varsa,

Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır;"

Onların WikiLeaksi, Stratfor'u varsa, milletimizin de feraseti var.

Onların bir hesabı varsa, Allah'ın da bir hesabı var.

Biz yeter ki merkezi Washington olan, "The Fitne"nin farkında olalım.

Abdülkadir Selvi / Yeni Şafak

Bu haber 2,295 defa okundu.