En Sıcak Konular

Atatürk, "Git o gazeteciyi alnından vur" dedi mi?

25 Haziran 2007 21:10 tsi
Atatürk, "Çeteler karşısında bu kadar sessiz kalan, Yasemin Çongar gibi pek çok gazetecisi azarlanırken suspus olmayı maharet sayan Türk basınına, herkes gözdağı verebilir." Ekrem Demirli bugünkü yazısında Kuvvacı emeklilerin "halka gözdağı" verirken Atatürk'

Hatırlayacaksınız; bir süre önce emekli bir albayın (Fikri Karadağ) görüntüleri yayınlanmıştı televizyonlarda. Bayrak ve silah üzerine yemin töreni yaptıran Kuvvacı emekli "ölmek-öldürmek" üzerine and içtiriyordu. Görüntüler yayınlandı; ama bazı medya kuruluşları bu törene çok da kulak asmadı. Ücra bir köşede "irtica faaliyeti" buldu mu kıyameti koparanlar da sessiz kaldı. Savcılıklar harekete geçmedi, dava açılmadı, soruşturma yapılmadı; bütün bunlar olduysa da kamuoyuna yansımadı...

Akşam Gazetesi'nde yer alan bir habere göre malum Kuvvacı "basına gözdağı" vermiş. Karadağ'ın anlattığına göre Atatürk'ün Selanik'te görev yaptığı sırada bir yüzbaşı kendisine gelir ve Yunanlı bir gazetecinin Türklerin aleyhine yazılar yazdığını nakleder. Atatürk de yüzbaşıya "Eğer kahramansan gider o gazeteciyi alnından vurur, sonra da gidip Yunan polisine teslim olursun" demiş. Akşam, buna "Meçhul hikâye" diyor ve "basına gözdağı" yakıştırması yapıyor. Doğrudur. Çeteler karşısında bu kadar sessiz kalan, Yasemin Çongar gibi pek çok gazetecisi azarlanırken suspus olmayı maharet sayan Türk basınına, herkes gözdağı verebilir. Maalesef, yargı da bu işlerle pek uğraşmıyor; en azından öyle görünüyor. Vaziyet böyle olunca geriye tek şey kalıyor; yemin törenine tepki yükselince "Aslında o bir mantar tabancasıydı" diyen emekliye, "Hakikaten Atatürk öyle bir emir verdi mi?" demek. Onu da meslektaşlarımız sormuş. Karadağ, hık mık ettikten sonra "Şevket Süreyya'nın Tek Adam kitabında olabilir." diyerek "vur emri"ni yuvarlamış. Konu tarihçilere kalmış anlaşılan. Bir de şu sorunun sorulması gerekmiyor mu: "Ne alakası var kardeşim; Yunan gazeteciyle, çete haberleri yaptığı için kızdığın bu ülkenin gazetecilerini nasıl kıyaslıyorsun?" İşte o zaman duyacaklarımız, ulusalcılık denen azgın görüşün milletle, ülkeyle, vatanla ne kadar ters düştüğünü ortaya koyacaktır. Bunların cesareti medyanın sükûtundan kaynaklanıyor; bunu Türk medyası fark etmediği sürece daha çok tehditler savrulacak. Yazık!

 



Bu haber 456 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,066 µs