En Sıcak Konular

Mavi Emzikli çocuğun annesi konuştu

25 Haziran 2007 09:47 tsi
Mavi Emzikli çocuğun annesi konuştu İsrail'in 34 gün süren Lübnan saldırılarının üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Kana Katliamının simgesi haline gelen mavi emzikli bebeğin annesi ise ilk kez konuştu...

Minik Haşim'in annesi: Yavrumun kokusu hâlâ burnumda

İsrail'in 34 gün süren Lübnan saldırılarının üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Dünya kamuoyu, İsrail bombalarıyla hayatını kaybeden bini aşkın sivili ve kendi vatanında mülteci konumuna düşen bir milyon Lübnanlıyı çabuk unuttu. Ancak Güney Lübnan'daki Kana kasabasında, 29 sivile mezar olan binanın enkazından çıkartılan 'mavi emzikli bebeğin' yürekleri dağlayan fotoğrafı hafızalardaki tazeliğini hâlâ koruyor. Zaman, Lübnan vahşetinin simgesi haline gelen 9 aylık minik Abbas Mahmut Haşim'in annesini Kana'da buldu ve görüştü. Tarihe 'Kana katliamı' olarak geçen 30 Temmuz 2006'daki saldırıda 3 çocuğunu birden kaybeden kederli anne Mura Kamil Kemal'i (30), telafisi olmayan kayıplarına rağmen metanetli bulduk. Mura, Türk ve Müslüman olduğumuzu öğrenince samimi bir şekilde içini bize döküyor. Saldırılardan iki ay önce kocasını, Kana katliamında da 12 yaşındaki Cafer'ini, 10 yaşındaki Mehdi'sini ve minik yavrusu Haşim'i kaybettiğini söyleyen anne, "Her şeye karşı sabırlıyım. Allah verdi, Allah aldı." diyor. Evinin salonuna merhum eşinin ve çocuklarının fotoğrafını çerçeveleten Mura, "Biliyorum, onlar hâlâ burada. Kokularını alıyorum." diyor. Mavi emzikli bebeğin mezarı başına gidiyoruz. Mezar taşlarını, sanki yavrusunu okşar gibi şefkatle okşayıp gözyaşı döken anne Mura, Lübnan'daki katliama seyirci kalan dünyaya ve İsrailli annelere sesleniyor: "Tüm insanlar bunu görsün, özellikle İsrailli anneler. Ben tek çocuğumu değil, üç çocuğumu birden şehit verdim. Hangi anne buna katlanabilir ki?"

Katliam gecesi yaşananları sorduğumuzda Mura, o geceyi gözyaşları içinde şöyle aktarıyor bize: "Evim akrabalarımın evinden uzak. Arabamız da olmadığı için o akşam kocamın kardeşi bizi gelip güvenli olduğu için kendi evine götürdü. Gece, bodrum kat güvenli olur diye komşularla birlikte bodruma indik. Ben uçak seslerini fark etmiştim; ama yapacak bir şey yoktu. Allah büyük deyip kaldım. Bombardımanda ben ve çocuklarım enkaz altında kaldık. Sabaha kadar kurtarılmayı bekledim. 9 aylık yavrum kucağımdaydı. Ben kurtuldum; ama çocuklarım şehit oldu."

16 çocuğun hayatını kaybettiği Kana saldırısında, enkaz altından sağ olarak kurtulan tek çocuk olan Hasan Şelhub'u da buluyoruz. Hasan, mahallenin göz bebeği. Katliamda çocuklarını kaybeden aileler onu, kaybettikleri çocuklarının yerine koymuşlar. Birinci sınıfı bu yıl bitiren Hasan ise kaybettiği 6 yaşındaki ablasının hasretini çekiyor. "Yatağa yatıp ablam Zeynep'in duvarda asılı resmine baktığımda onu çok özlüyorum." diyen Hasan, baba Muhammed Şelhub ve anne Rabab Yusuf 'un tek tesellisi. Oğlu Hasan'ın başını okşarken gözyaşlarını tutamayan anne Rabab, ilk göz ağrısı olan Zeynep için, "Onu, şehit verdik, ama hâlâ bizimle gibi, hâlâ odasında oyuncakları ile oynuyor, sesini duyuyor, kokusunu alıyor gibiyiz." diyor. Hizbullah'ın verdiği parayla geçimlerini sağladıklarını söyleyen baba Muhammed Şelhub ise gelecekten ümitvar. Şelhub, "İsrail'i burada bozguna uğrattık. Şimdi ülkemizi refah günleri bekliyor." diye konuşuyor.

Beyrut'a dönüş yolu üzerinde saldırılar sırasında bize evinin kapısını açan Ermeni bir ailenin en küçük kızı olan Laila Hyait'e (Leyla Anne) uğruyoruz. Geçtiğimiz yıl evinde bizleri yaklaşık bir ay büyük bir konukseverlikle ağırlayan Laila anne, yine içtenlikle karşılıyor bizi: "Çok zayıfsın, hemen yemek hazırlayayım." O mutfağa yemek hazırlamaya giderken eşi Antoan Hyait (73) savaş sonrası sıkıntılarını anlatıyor. Turist olmadığı için Sur şehri merkezindeki büfelerini kapatmak zorunda kaldıklarını söylüyor. Evden dışarı adımını attığında kendini hâlâ savaşta gibi hissettiğini söyleyen oğlu Danny ise "Sanki hâlâ tepemizde uçaklar dönüyor gibi hissediyorum. Savaş sırasında nasıl korkmadan dışarıda gezmişiz hayret ediyorum. Yaptıklarım anormal şeylermiş. Akıllı birisi bunu yapmazdı." diyor.

Zaman

 



Bu haber 764 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,690 µs