En Sıcak Konular

Davutoğlu'ndan MİT'e açık destek

8 Şubat 2012 13:05 tsi
Davutoğlu'ndan MİT'e açık destek
Davutoğlu, bir televizyonda verdiği demeçte soru üzerine MİT ile ilgili son gelişmeyi değerlendirdi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan, eski Müsteşar Emre Taner ve eski Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş'in ifade vermek üzere savcılığa çağrılması ile ilgili olarak, "Bu ekibe destek vermemiz önemli çünkü küresel rol oynayan, küresel iddia taşıyan, bölgesel anlamda bu kadar çetin mücadele sathından geçtiğimiz bir süreçte, bizim çok kuvvetli ve donanımlı istihbarat teşkilatımızın faaliyetinin yürütülmesi devletimizin bekası açısından büyük önem taşıyor" dedi.

Bakan Davutoğlu, Hakan Fidan ve ekibinin başarılı olduklarını söyleyerek, son dönemde MİT'in her açıdan çağdaşlaştırılması yönünde de çok ciddi çalışmalar başlatıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Bu konuda da Sayın Fidan ve ekibinin yürüttüğü çalışmaların da başarıya ulaşmasının, biz devletimizin içerde ve dışarda istihbari güvenliği bağlamında çok önemli olduğunu düşünüyoruz. O bakımdan ben hukuki süreci dediğim gibi tablo netleşmediği için o bağlamda değerlendirmekle birlikte, bu iki hususun yani kurumsal özelliğin ve Fidan ve ekibinin yürüttüğü son derece başarılı çalışmaların bu süreçten bağımsız olarak göz önünde bulundurulmasının elzem olduğu kanaatindeyim. Bu ekibe bu anlamda destek vermemiz önemli çünkü küresel rol oynayan, küresel iddia taşıyan, bölgesel anlamda bu kadar çetin mücadele sathından geçtiğimiz bir süreçte bizim çok kuvvetli ve donanımlı istihbarat teşkilatımızın faaliyetinin yürütülmesi devletimizin bekası açısından büyük önem taşıyor."

Bakan Davutoğlu, soru üzerine Oslo görüşmesini de şu şekilde değerlendirdi:

"Bunun hukuki çerçevede değerlendirmesini benim yapmam doğru olmaz ama o görüşmeler basına yansıdığı zaman da söyledim şimdi de söylemek isterim. İstihbarat teşkilatları devletin ve halkın güvenliği için gerekli bütün yöntemleri kullanarak istihbari faaliyet toplamak ve bu süreci yönetmekle görevlidir. Dolayısıyla o zaman basına yansıyan görüşmeler bağlamında da Sayın Fidan ve o dönem bu görevi yürüten ekibi doğru bir çalışma yapmışlardı. Bunun dışarıya yansıtılmış olması yanlıştı. Bu çalışmalar her gün yürütülmesi gereken çalışmalardır. Tek bir bağlamda değil bütün dünyada bu çalışmalar belli bir gizlilik içinde, herkesle temas edilerek yürütülür ki o ülke mümkün olan en doğrudan bilgiyi ve yöntemi elde edebilsin ve doğru değerlendirme yapabilsin."

aa

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin şu anda Suriye halkıyla kurduğu iletişimin Suriye Başbakanı Beşar Esed yönetimindeki ilişkilerden daha önemli olduğunu söyledi. Halkına yabancılaşmış hiç bir rejimin kalıcı olamayacağını belirten Davutoğlu, "Biz insanlığın ve bölgenin vicdanından kopmadıkça, Suriye halkının vicdanını korudukça, inanınki ileriki zamanlarda daha güçlü Türkiye- Suriye ilişkileri doğacaktır." dedi.

NTV televizyonuna konuşan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin Suriye halkının haklarını korumaya yönelik bir politika izlediğini ifade etti. "Muhatabımız liderler ve siyasi yöntemler değil." diyen Davutoğlu, "Muhatabımız insanlığın genel vicdanı ve bizim bölgemizde hep beraber oluşturduğumuz vicdandır. Her ikisi de bize diyor ki Esed yönetiminin uyguladığı bu yönetim bu şekilde meşruiyetini kaybetmiştir. Biz insanlığın vicdanından ve bölgenin vicdanından kopmamalıyız. Buna bağlı kaldığımızda kendi içimizde huzur içerisinde doğru olanı yapıyoruz dediğimizde konjenktürel türbülanslar yaşansa da uzun dönemde mutlaka çok daha köklü ilişkiler kurulur." ifadelerini kullandı.

Halkına yabancılaşan hiçbir rejimin kalıcı olamayacağını dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti: "Esed,eğer halkıyla barışırsa ki -bu saatten sonra ona güvenimi büyük ölçüde kaybettim- o halkın belirlediği otorite Türkiye ile her zaman iyi geçinir. Şu anda Türkiye'nin Suriye halkıyla kurduğu iletişim Esed yönetiminin kurduğu ilişkiden daha önemlidir. Geçen sene bu aylarda Libya konusunda benzer tartışmalar yaşıyorduk. Kaddafi sözümüzü dinlemediği için Libya halkının yanında en net tavrı sergilediğimiz için bugün başbakanımız Libya'ya gittiğinde binlece kişi Türk bayraklarıyla kendisini karşılanmaktadır. Biz insanlığın ve bölgenin vicdanından kopmadıkça, biz Suriye halkının vicdanını korudukça inanınki ilerki zamanlarda daha güçlü Türkiye Suriye ilişkileri doğacaktır."

"MUHALEFETİN OLMADIĞI BİR ÜLKEDE DEMOKRASİ OLAMAZ"

Suriye yönetimiyle yaptığı görüşmeler sırasında Suriye'deki muhalefetinin görüşlerine değer verilmesi gerektiğini sürekli Esed yönetimine ilettiğini belirten Ahmet Davutoğlu, şu ifadeleri aktardı: "Geçen sene olaylar başladıktan sonra ben Nisan ayındaki gittiğimde gerek Ağustos ayında gittiğimde hatta çok açık bir şekilde Suriye muhalefetinin başka yerlerde toplanmasından dolayı duyduğum rahatsızlığı ilettim. Kendilerine şunu söylemiştim. Eğer siz bir gün demokrasiye geçmeyi düşünüyorsanız ki öyle olduğunu söylüyorsunuz. Bir muhalefetin oluşması lazım. Muhalefetin olmadığı bir demokrasi olmaz. Suriye için bu muhalefetin oluşmasına izin vermiyorsunuz. Biz bu muhalefetin Suriye dışındaki bir ülkede oluşmasını istemeyiz. Biz bu muhalefetin Suriye halkının kaderini kendi kaderimiz olarak gördüğümüz Türkiye'de oluşmasını isteriz. Eğer niyetiniz iyiyse zaten biz bu muhalefetle sizi bir araya getiririz."

Tüm bu çabalara rağmen Suriye yönetiminin muhalefetle temasa geçmeyeceğini kendilerine söylediğini kaydeden Davutoğlu, "O zaman daha bu kadar kan dökülmemişken muhalefet görüşmeye hazırdı. Fakat şu anda Suriye yönetimi muhalefetin güvenini tamamiyle kaybetmiştir. Dolayısıyla Suriye'de her gün bu kadar kan dökülen halkın temsilcileri olan muhalefetin yönetimle psikolojik ve siyasi olarak görüşmeye hazır olduğunu düşünmekte çok zor." diye konuştu.

"Suriye yönetimiyle diplomasi trafiği bittiği an itibariyle Suriye'ye bir askeri operasyon olası mıdır siz bunu ne kadar gerekli görüyorsunuz? Eğer böyle bir operasyon gündeme gelirse Türkiye nerede olur?" şeklindeki bir soruya Ahmet Davutoğlu, şöyle cevap verdi: "Açıkçası biz bu senaryoları konuşmak istemeyiz. Gönül böylesi bir döneme geçilmesini istemiyor. 9 ay önce ikili olarak 5 aydır bölgesel olarak son iki aydır da küresel olarak gece gündüz bunun için çalıştık. Ümit ederiz ki bu sefer daha geniş bir platform içinde bunu ele alma süreci içerisinde, Suriye, gittikçe yalnızlaştığını anlar. Ve bu yöntemi devam ettirmesi durumunda Kuzey Kore'den çok daha izole bir durumla ve dünyanın merkezinde olan bir yerde geleceğini açıkca görür. Bütün bu yanlış uygulamalardan çekilir. Suriye halkının kendi geleceğini tayin etmesine saygı göstererek oylama taktikleri ile ilgili yöntemlerle değil. Arap ligi kararlarını kabul eder. Arap liginin son deklere ettiği planı kabul etmesi durumunda Suriye halkına bir güven oluşur. Biz istiyoruz ki bu kanlı sürece destek veren ülkeler de kendi düşüncelerini bir kez daha gözden geçirsin."



Bu haber 811 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,815 µs