En Sıcak Konular

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a Uludere tepkisi

7 Şubat 2012 16:25 tsi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak sınırında meydana gelen olayla ilgili ''Sen 34 kişinin başına bomba yağdırdın, sesin çıkmıyor, gıkın çıkmıyor. Korkuyorsun? Neden korkuyorsun? Çünkü, sen yabancı istihbarat örgütlerinin oyuncağı oldun. Bu ortay

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Konuşmasında grup toplantısına katılan sivil toplum örgütü temsilcileri ile ''Kuzey Ankara Kentsel Dönüşüm Mağdurları''na hoş geldiniz diyen Kılıçdaroğlu, mağdurların sorunlarını parlamentoya taşımanın CHP'nin görevi olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, sağlıklı yapılan ve yaratılan rantın hakça bölüşüldüğü kentsel dönüşüm projelerinden yana olduklarını, ancak bunun tersi uygulamalara karşı çıkacaklarını söyledi.

''Yargının AK Parti'nin denetimine girdiğini'' ve buna en çok karşı çıkan kişilerden biri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, görevini yapan, vicdan sahibi olan hukukun üstünlüğüne inanan her savcı ve hakime de saygı duyduklarını vurguladı. Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde görev yapan Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç'ın silahlı saldırı sonucu yaşamını kaybettiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, Kılıç'a Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına başsağlığı diledi. Kılıçdaroğlu, ''Düzgün insanlar, hak arayan insanlar, hak arayan insanlara sahip çıkanlar, kamu adına kamunun çıkarlarını koruyanlar zaman zaman bu tür saldırılara muhatap olabilirler. Bu tür saldırılar, ne onları ne onların arkadaşlarını ne de bizi yıldıracaktır. Bildiğimiz yolda sonuna kadar devam edeceğiz. Bu ülkeye adaleti ve hukukun üstünlüğünü getirinceye kadar. O arkadaşımız bir hukuk şehididir. Onu saygıyla, rahmet anıyorum'' diye konuştu.

-''Başbakan'ın bana teşekkür etmesi lazım''-

Konuşmasında bir süre önce Irak sınırında yaşanan olaya da değinen Kılıçdaroğlu, olayda yaşamını yitirenlerden üniversite öğrencisi Selam Encü'nün annesi Semire Encü'nün okuma yazma bilmediği için kızı tarafından kaleme alınan ve bir gazetede yer alan mektuptan bir bölüm okudu. Encü'nün bir yurtsever olduğunu ve mektubunu anne duyarlılığı içinde yazdığını anlatan Kılıçdaroğlu, ''Bunları söylememin nedeni, Recep Tayyip Erdoğan'ın unutturmak istediği bir olayı ona hatırlatmak içindir'' dedi. Semire Encü'nün mektubunda ''Oğlumun hayalleri vardı, mühendis olacağım diyordu. Son bir sınav kalmıştı, parası yoktu, borç almıştı. Selam'ım onun için gitmişti. 'Annem' diyordu bana, 'okul yapacağım, cami yapacağım, sana ev yapacağım' diyordu. Selam'ımla birlikte hayallerimi yıktılar'' ifadelerini kullandığını aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Defalarca söyledim yine söylüyorum, o bölgeye olayın hemen arkasından arkadaşlarımızla birlikte gittik. Ben gitmeyeyim diye 50 dereden su getirdiler. 7 saat değil 77 saat de olsa ben oraya gidecektim. Nedeni bu ülkenin birliğinden, dirliğinden, bağımsızlığından hepimiz sorumluyuz. Anamuhalefet partisi olarak benim, Başbakan olarak Recep Tayyip Erdoğan'ın sorumlulukları vardır. Ama Başbakan hala oraya gitmiş değil. Bakanlarını gönderdi, askerlerin gözetiminde bir çadır tiyatrosu kurdular. Bir adamı çağırdılar sanki bütün orası taziye çadırıymış gibi rol yaptılar. İnsan biraz utanır, insanda biraz ahlak olur, erdem olur. Türkiye'yi aldatıyorsunuz siz, milleti aldatıyorsunuz. Taziye çadırı var o çadıra gidemiyorlar. Neden gidemiyorlar? Çünkü, verilecek hesapları var. Hesap vermekten korkuyorlar. Ama biz gittik, kimse de engel olmadı. Oturduk başsağlığı dileklerimizi ilettik.

Normalde Başbakan'ın teşekkür etmesi lazım bana. 'Ben gidemedim. Anamuhalefet partisi başkanı olarak sen gittin. Seni kutluyorum. Türkiye'nin birliği, dirliği, düzeni için gittin, bayrağı için gittin. Seni yürekten kutluyorum' demesi lazımdı. Dedi mi ? Hayır. Ağzına ne geldiyse, küfür dahil, bölücülük dahil her şeyi söyledi. Niye söyledi bunu? Çünkü, kendisine yakışan budur. İftira atıyorsun, yalan söylüyorsun, ondan sonra kalkıyorsun bizi suçluyorsun. İftira atmak doğru bir olay değildir, insana yakışmaz. Ama onlar iftira atarak bizim üstümüze geldiler.''

-''İstihbaratı CIA'den mi, MOSSAD'dan mı aldın? Çık söyle''-

Olayın ardından Genelkurmay Başkanlığı'nın istihbaratın dışardan geldiği, MİT'in de kendilerinin vermediği yönünde açıklama yaptığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Şimdi diyorlar ki 'dört koldan soruşturma, inceleme yapıyoruz'. Çok basit istihbaratı kimden aldığını açıkla her şey ortaya çıkar zaten. Açıklayabiliyor mu? Açıklayamıyor. Madem dışardan geldi istihbarat o zaman soruyorum, Amerika'dan mı, İsrail'den mi aldın. Hadi biraz daha öze indirelim, sen bu istihbaratı CIA'den mi, MOSSAD'dan mı aldın kardeşim, çık söyle bunu? Söylemiyor, konuşmuyor, unutturmaya çalışıyor. Seksen yıl önceki olaylara gidersin de 2012'de yaptığın olayların hesabını vermezsin. Sen hesabını vereceksin bu olayların'' şeklinde konuştu.

A.A.



Bu haber 578 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,625 µs