Erdoğan'ın bu uyarısı kime?

7 Şubat 2012 12:06 tsi
"Kendi halklarına aslan kesilen diktatörler topraklarını işgal edenlere seslerini çıkaramadı. İran-Irak Savaşı'nda 1 milyon Müslümanı yabancılar mı öldürdü? Hayır modern firavunlar yaptı."

Başbakan Erdoğan, AK Parti grup toplantısında milletvekillerine hitap etti. Konuşmasından satır başları, şöyle:

30 yıl önce Hama'da katliam yaşandı. Yaklaşık 30 bin masum öldürüldü. Bugün bile tam olarak kaç kişinin öldüğü bilinmiyor. Uluslararası toplum meselenin üzerine gitmedi. Aynı yıl Sabra ve Şatilla'da 4 bine yakın Filistinlinin öldürülmesine sessiz kalan uluslararası toplum seyirci kaldı. Çünkü ölenler Müslümandı.

Hama'da katliamları yapanlar tarihe isimlerini zalim olarak yazdırdı. Kendi halklarına aslan kesilen diktatörler topraklarını işgal edenlere seslerini çıkaramadı. İran-Irak Savaşı'nda 1 milyon Müslümanı yabancılar mı öldürdü? Hayır modern firavunlar yaptı. Bu zorbalar hak ettiklerini buldu. Bugün babalarının izinden gidenler de hak ettiklerini mutlaka bulacaklardır. Babası Esed işlediği cinayetlerin hesabını bu dünyada vermedi ama bütün dünyanın vicdanında yargılandı ve diktatör olarak tarihi geçti. Hama'nın hesabı sorulmadı ama er yada geç Humus'un hesabı sorulacaktır. Beşar Esad ölene kadar savaşırım diyor ama neden Golan Tepeleri için ölene kadar savaşmadın.

Hiçbir zulüm karşılıksız kalmaz. Mazlumun ahı er yada geç mutlaka ama mutlaka çıkar. Irak'ta, Libya'da, Mısır'da çıktı, Suriye'de de çıkar. Biz Suriye'de olup bitene karşı sessiz kalmayız, kalamayız. Biz anamuhalefet partisinin, diğer muhalefet partilerinin yaptığı gibi kendi halkını katleden zalimlerin sırtını sıvazlayamayız. CHP, Baas Partisi'ne destek versin, biz Suriye halkının yanında olacağız. Babanızın izinden yürümediğinizi Suriye halkına gösterin dedik ama Beşar Esad döndü dolaştı, silahların namlusunu kendi halkına çevirdi. 3 Şubat akşamı tıpkı babasının yaptığı gibi bir şehri kuşatarak yüzlerce masum insanı katletti. Bir daha hatırlatıyorum, gittiğin yol yol değildir. Ya Beşşar, men dakka dukka. Ey Beşşar, eden bulur.

Birleşmiş Milletler'de yaşanan süreç medeni dünya açısından bir ibret vesikasıdır. Hiçbir devletin hangi çıkarlar için olursa olsun zalimin eline öldürme vesikası veremez. Veto yetkisine haiz olmanın sorumluluğu büyüktür. Bu yetki kullanılırken zulmün devam etmesine yeşil ışık yazılamaz. Esad rejimi kanlı politikaları daha da çeşitlendirmek için açık çek olarak yorumlarsa bunun hesabını kim verecektir. Akan kan onların da üzerine sıçrıyor. Kan akmasın diye büyük çabalar sergiledik ama sorunun tanımlanmasında başlıyor. Eğer Suriye'de yaşanan insanlşık ayıbı uluslararası güç mücadelesine kurban edilemez. Biz kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Diplomasinin bütün imkanlarını kullanıyoruz, dünya kamuoyunun gündeminde tutuyoruz. Suriye hükümetinin değil halkının yanında yer alacak ülkelerle yeni bir girişimi başlatıyoruz.

Amerikalı bir yazarın, edebiyatçının bir ifadesi yayınlandı.O yazar yanlış yönlendirilmiş. Bu Amerikalı yazarın sözleri cımbızlandı, iç politika malzemesi haline getirildi. Biz de bu yazarın ifadelerine dikkat kesildik. Türkiye'yi antidemokratik olmakla suçlayan yazar, 2010'da İsrail'e gitmiş. Biz bunu hatırlatınca İsrail'de tutuklu gazeteci yok dedi. Kılıçdaroğlu da bunu papağan gibi tekrarladı. Mavi Marmara katliamından sonra bizim sözlerimize Keşan'dan yanıt vermişti. Adına tarihe altın harflerle yazdırmıştı ama teneke. Sayın Kılıçdaroğlu'un kendi cümlelerini kurabilsin isterdik. O yazarı CHP olarak Türkiye'ye davet etmiş. Birlikte Türkiye'den sonra İsrail'e gitsinler. Gazze'yi gören bir tepede birlikte piknik yapsınlar. İsrail'de tutuklu gazeteci ve yazar yok desinler. Bunu söylemek en hafifiyle yalancılıktır. Bunu söylemek Gazze'ye Batı Şeria'ya haksızlıktır, şehitlere haksızlıktır. Öyle Filistinli yazar ve şairler var ki, sürgündeler, hapishaneye bile razılar.

Onlarca gazeteci, yazar, şair Filistin topraklarında vurulup ölürken şanslıydı, çünkü Filistin'de şehit oldular. İsrail'deki tutuklu gazetecileri İsrail Sansür Kurulu'na sorsun. Cebinden gazeteci kimliği çıkan polis katilini savunuyorsun da Roj TV'yi niye savunmuyorsun? Batı'da darbeye zemin hazırlamak için kitaplar, haberler yazdırılmıyor. Bu andan itibaren kara propagandaya karşı mücadelemizi sürdürüeceğiz ve ağırlık vereceğiz. Tüm dünyada gazetecilerin, yazarların değil darbe hazırlığı içinde olanların değil, terör eylemi yapanların yargılandığını anlatacağız. Türkiye'de öyle bir ifade özgürlüğü var ki, yıllardır içine attığın Dersim meselesini sen hariç herkes tartışıyor. Bırakın Türkiye'yi CHP bile böyle bir genel başkanı hak etmiyor.

Dindar nesil, dindar gençlik kampanyasına geliyorum. 31 Mart Vakası ile başlayan irtica kampanyaları milli iradeye müdahale edildi. Başlatılan kampanya bayat bir kampanyadır. Türkiye hiçbir zaman iriticaya prim vermedi. Biz bu oyuna gelmeyiz, siyasi hayatımız boyunca bu kampanyalardan geçtik. Milletimizden başka bir istikamet tanımayız. Televizyonlarda veryansın ediyorsun, sizin değil milletimin veryansını önemli, bunun yeride bellidir, sandıktır.

Anaysa'nın 24. Maddesi'ni okuyun dedim. Bir dindar insan çağdaş olamayacak mı?Birisi çıkmış AK Parti iktidarı müteahhitler yetiştirdi diyor. Biz işi ehline veririz. Yen iyatırımcıları, girişimcileri teşvik ederiz. Sermayenin belli ellerdfe toplanmasına müsade etmeyiz. Sizler faizle insanları sömürttünüz. Hiç kimse çok bilmiş iddiasıyla bize efendilik taslayamaz. Bizim efendimiz millettir. Bu hükümetin gizli ajandası var diyerek ensemizde boza pişirilmesine müsade etmeyiz. Bizim iktidarımızda ikna odaları yok, Sayın Kılıçdaroğlu. Dindarlara ikinci sınıf insan muamalemesi yapıldı. İkna odalarında genç kızlara işkence edenler CHP tarafından ödüllendirildi, milletvekili yapıldı. Elinizde dindarlık ölçecek alet mi var diyorlar. Bizim öyle bir iddiamız yok. Sizin elinizde laiklik ölçecek alet mi var? İmam hatiplerle, meslek liseleriyle ne sorununuz var? Öğrenci formatlama gayretinde değiliz.

Biz toplum mühendisliğine de, siyaset mühendisliğine de karşıyız. Devletin zihinleri tek tipleştirmesine de karşıyız, çocuğunu ateist yetiştirmek isteyenlerin dayatmasına da karşıyız.

Bu haber 1,289 defa okundu.