'CHP askerin ve yargının partisi'

22 Haziran 2007 09:54 tsi
ABD Yasama Organı’nın üyeleri için rapor hazırlayan servisin ilginç Türkiye analizi... Seçimi kim kazanır? Kaç parti Meclis'e girer? MHP barajı aşar mı? Erdoğan nerede hata yaptı?

"Erdoğan Türkiye’deki siyasi krize katkıda bulundu. Türkiye’deki ana partiler tutarlı demokrat değil. Sivilleri 4 kez deviren TSK hálá en saygın kurum. Baykal ve Erdoğan, otokratik stile eğilimli liderler."

ABD Yasama Organı’nın üyeleri ve komiteleri için analizler hazırlayan Kongre Araştırma Servisi’nin (CRS) son raporunda, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın muhalefetle ilgili yanlış değerlendirmesinin, Türk yakın tarihinin en büyük siyasi krizlerinden birine katkıda bulunduğu belirtildi. Raporda, AKP’lilerin içlerinden birini Cumhurbaşkanı yapmaya çalışmasının, krizi tırmandırdığı, seçimlerden sonra aynısını denediği takdirde ikinci bir gerilim yaşanacağı kaydedildi. Seçimler öncesinde Türkiye’nin durumunun analiz edildiği 13 sayfalık Kongre raporunda şunlar yer aldı:

MECLİS’E 3 İLE 5 PARTİ GİREBİLİR

Seçim sonucu belirsiz. 3 ile 5 arasında parti, TBMM’ye girebilir. AKP, ezici çoğunluk elde edebilir veya çoğunluğu olarak bir koalisyon kurabilir. Birinci durumda, eğer AKP cumhurbaşkanlığına oynarsa, bu bir krize daha neden olabilir. İkinci senaryo ise uzlaşı getirir. İktidardaki AKP’nin, cumhurbaşkanını kendi başına seçmek istemesi krize neden oldu.

ERDOĞAN DESPOT DAVRANIŞ İÇİNDE

Bazı gözlemciler, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Türk partilerinin ve hükümet liderlerinin özelliği haline gelen despot yaklaşımlara sahip olduğunu düşünüyor. Gazetecilere yönelik kavgacı tavrı, onun ifade özgürlüğünü anlamadığını ortaya koyuyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde herkesin görüşünü almaması ya da Anayasayı hiçbir tartışmada bulunmadan değiştirmek için acele etmesi de rahatsız edici.

AKP, SÜNNİYE AVANTAJ SAĞLIYOR

Karşıtlarının iddialarının aksine AKP, şeriat istemediğini savunuyor, ancak Sünni kesimin avantajına olacak şekilde hareket ettiği görülüyor. AKP iktidara geldiğinden beri Diyanet İşleri Başkanlığı 25 bin imamı işe aldı. Bu büyük sayının nedeni hakkında fazla bir açıklaması da olmadı.

PARTİLER TUTARLI DEMOKRAT DEĞİL

Türkiye, demokratikleşmekte, ama henüz önde gelen partilerin hiçbiri tutarlı bir şekilde demokrat değil. AKP, İslamcı başlangıçları olan, muhafazakár-demokrat. CHP, devletçi ve milliyetçi. Baykal da Erdoğan da otokratik stile eğilimliler.

TABANA ULAŞAN ÖRGÜT AKP’DE

Partiler arasında, tabana ulaşan en iyi örgüt mekanizmasına AKP sahip. AKP, doğrudan askere karşı tutum alamaz, ancak şeriat gibi korkuların yersiz olduğunu halka anlatacaktır. AKP’nin başarısızlıkları arasında, Aleviler gibi Sünni olmayanlara eşit davranmaması, Kürt sorunu konusunda daha fazla demokrasi vaadini yerine getirmemesi, TCK’nın 301. maddesiyle ilgili adım atmaması, yüzde 10 barajını aşağı çekmemesi var.

CHP, ASKERİN YARGININ PARTİSİ

CHP, AB ve ABD’ye kuşkuyla yaklaşıyor. Bu ülkelerden gelen dini ve etnik azınlıkların insan haklarına ilişkin talepleri, ülkeyi bölme yönünde tehdit olarak görüyor. CHP, silahlı kuvvetlerin, bürokrasinin, yargı sisteminin, akademisyenlerin AKP’ye karşı yitirdiği gücünü geri almak isteyenlerin partisi.

MHP YÜZDE 10’U AŞACAK GİBİ

Anavatan Partisi’nin geleceği kuşkulu. Artan ulusalcılık ile aşırı milliyetçi sağ MHP’nin yüzde 10 barajını aşması bekleniyor. DP, merkez sağda. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, ateşli bir laiklik savunucusu.

EN SAYGIN KURUM YİNE DE ORDU

Türk Silahlı Kuvvetleri, modern Türk Cumhuriyeti’nin kurucusu. Asker, kendisini Cumhuriyetin ve laik karakterinin bekçisi olarak görür ve 1960 yılından beri 4 defa hükümetleri iktidardan uzaklaştırdı. Ancak halen Türkiye’deki en saygın kurum. AKP hükümeti, geçirdiği kanunlarla hem askerin gücünü kısıtladı, hem de Avrupa Birliği’nin sivilin asker üzerindeki etkinliği kıstaslarına uyum sağladı.

Hürriyet 

Bu haber 494 defa okundu.